Hızlandırma desteği ile girişimler başarıya taşınıyor

Yeni girişimlerin önemli bölümü, ilk başlardaki gelişme aşamasını geçmekte zorlanıyor. Bu dönemde sermayeden mentorluğa bu genç girişimlere verilen destek, sürdürülebilir başarılar yaratabiliyor. Garanti Bankası tarafından hayata geçirilen Garanti Partners Girişim Üssü ve Girişim Hızlandırma Programı bu konudaki iyi sonuçlara örnek oluşturuyor. 1.223 başvuru arasından seçilen 16 girişimin 5’i 3.5 milyon TL yatırım almış. Girişimlerden biri Londra’da BBVA’nın düzenlediği finallere katılmış. Kalanları banka ile hizmet ortaklığından farklı network temaslarına önemli iş fırsatları yakalamış.

Girişimcilik konusunda fırsat buldukça yazmaya çalışıyorum. Yazabildiğim kadar da yazacağım… Bu konudaki ekosistemi ne kadar geliştirebilirsek, Türkiye ekonomisinin sürdürülebilirliği için de bir şeyler yapmış olacağımızı düşünüyorum. Gerek ekonomide fark yaratma, rekabette ayakta kalma, gerekse gençlerin işsizlikten kurtulması için tek yol budur diye düşünüyorum. Bugün de Garanti Bankası’nın girişimcilik ekosistemine katkı sağlamak amacıyla hayata geçirdiği Garanti Partners Platformu’ndan, yeni merkezi Garanti Partners Girişim Üssü’nden ve Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcıları Nafiz Karadere ile Didem Dinçer Başer’in anlattıklarından bahsedeceğim. İnanıyorum ki buralardan da girişimcilere mesajlar çıkıyor. Fakat kurumların yaptıkları dışında devletin de daha organize olması ve ekosistem için daha fazla çalışması gerekiyor. Bu eğitimden başlıyor finansal ve yönetimsel desteğe kadar gidiyor.

16 Girişim portföye dahil oldu

Nafiz Karadere, Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği (BÜMED) tarafından kurulan BUMED Business Angels (BUBA) ile birlikte hayata geçirdikleri programla ilgili şu bilgileri veriyor: “2015 Haziran’da başlatılan programa, bugüne kadar 1.223 girişim başvuru yaptı. Bu başvuruların 16’sı Garanti Partners portföyüne dahil oldu ve destek almaya başladı. Bu girişimlerden 8’i halihazırda Garanti Partners Girişim Üssü’nde çalışmalarına devam ediyor.” Karadere ayrıca programın bir yarışma değil, yetiştirme programı olduğunu söylüyor. Başvuruların çokluğu girişimcilikte yeni fikirler konusunda Türkiye’deki hareketliliğin güzel ve umut verici bir göstergesi… Diğer platformlarda da yoğun ilgi var.

Hızlandırma programında neler var?

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcıları Nafiz Karadere, buralarda yaratılan etkiyi şöyle tanımlıyor: “Burada ‘Garanti Partners Girişim Hızlandırma Programı’nda girişimcilere verdiğimiz desteği gözünüzde küçük bir örnekle canlandırmak istiyorum. Yerçekimsiz bir ortamda havada süzülerek hareket eden bir obje düşünün. Bu objeye ileri itermiş gibi küçük bir dokunuş yaptığınızda, birden bire çok hızlanarak ileri gider. İşte yapmaya çalıştığımız tam olarak bu...” Herkes birkaç girişime dokunsa, ekonomimiz başka bir biçime bürünür… Karadere, başvuru şartlarını da şöyle anlatıyor: “Ölçeklenebilir bir iş modeline sahip, yüksek bir pazar ve güçlü bir gelir potansiyeli bulunan, asgari uygulanabilir bir ürün veya hizmeti içeren tüm girişimler Garanti Partners’a başvurabiliyor. Bu konuda internet sitemizden form doldurmaları yeterli. Burada seçilmeyenlere nedenlerini anlatıyoruz. Ayrıca tüm eğitim faaliyetlerimizden de yararlanmalarını sağlıyoruz.”

‘Onlara sermaye de buluyoruz'

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcıları Nafiz Karadere girişimcilere verdikleri desteği şöyle açıklıyor: “Burada, girişimcilere fiziki ofis imkânının yanı sıra mentorluk, özel eğitimler, Garanti ile işbirliği fırsatları, ticari referans, çeşitli danışmanlıklar, pazarlama ve PR destekleri, iş ağı kurma ve bulut hizmetleri gibi birçok alanda destek sağlıyoruz. Yeni girişimlerimizin, genç girişimcilerimizin en büyük sıkıntılarından biri, sermaye… Türkiye’de KOBİ’lerin de en büyük sıkıntısı sermaye eksikliği. Bu sermaye eksikliğinden dolayı, vahşi ekonomik şartlar içinde genç girişimler hayallerini gerçekleştiremeden eriyip gidiyor. Biz burada kendilerini melek yatırımcılarla da business angel’larla bir araya getirerek, sermaye almalarına şans yaratmaya çalışıyoruz. Bugüne kadar da 5 girişimcimiz 3.5 milyon TL civarında katılım elde etti. Bunun burada kısa sürede gerçekleşmesi önemli… Şimdi bu destekleri burada vermeye devam ediyoruz. Networking desteği de çok önemli… Buradaki girişimcilerimizden bir tanesinin de müşterisi olduk. Ortak yapacağımız projeler varsa hemen devreye giriyoruz. Kredi ihtiyaçları varsa hemen devreye giriyoruz. Bizim kontrolümüz altında zedelenmeden ilk bir yıllarını iyi şekilde geçirerek bir anlamda mezun olmalarını sağlamaya çalışıyoruz.”

‘Dijital dönüşümün formatı değişti'

KOBİ bankacılığında bir tüzel müşteri olarak destek verdiklerini belirten Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer ise “Dijital bankacılık olarak bizim niye ilgimizi çekiyor ve bu ortamı niye biz teşvik etmek istiyoruz?” sorusunu yanıtlarken aslında son dönemdeki gelişmelerin de önemli bir özetini yapıyor: “Dünya bu kapsamda öyle bir yere gidiyor ki açık inovasyon, açık işbirliği, yeni girişimlerin ortak paydalarda büyük kurumlarla çalışması, gerçekten katma değeri yüksek müşterilere çok daha iyi hizmetlerin sunulmasını sağlıyor. Böyle bir dünyada yaşıyoruz… Son 4-5 yıldır bir mobil dalga başladı… Bu mobil dalga akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle oluştu. Müşterilerimizin artık internete mobil kanaldan bağlanmaya başlamasıyla aslında dijital dönüşümün seyri değişti. Geldiğimiz noktada, dijitalin bankadaki önemi ve formatının yanı sıra müşterilerimizin farklı alanlarda yaşadıkları deneyimler, bankalardan beklentilerini değiştirdi.”

‘İşlemlerin yüzde 97'si dijitalde'

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer, müşteri kullanımlarında mobil dönüşümde gelinen son noktayı şöyle tanımlıyor: “Bugün 4.7 milyon aktif dijital bankacılık müşterimiz var, bunların 3.4 milyonu mobil bankacılığı aktif kullanıyor. 2.2 milyonu aşkın müşterimiz sadece mobil bankacılığı kullanarak ihtiyaçlarını çözüyor. Bu gösteriyor ki mobil ana kanal haline geldi… Nakit harici işlemlerin yüzde 92’si dijital kanallardan yapılıyor. Bu da dijital bankacılığın ve dönüşümün geldiği noktayı bize gösteriyor. Bankacılık ve finans sektörü mobil dönüşümden etkileniyor. Müzik, kitap, sağlık, medya gibi en çok etkilenen sektörlerden biri... Buradaki alternatif girişimciler sektörü etkiliyor. Önceleri Fintech’ler bankalar için tehdit mi dendi… İlk başta böyle örnekler çıksa da geldiğimiz noktada, bankalarla stratejik işbirliği yapılan bir dünyaya geldik.”

‘Türkiye'den de yatırımlar çıkabilir'

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer, bünyelerinde bulundukları BBVA’nın da çalışmalarının önemli sonuçları olduğuna değiniyor. Başer şöyle diyor: “Girişimcilik ekosistemi içinde Fintech’leri tanımak, işbirliği yapmak, onlara destek olmak istiyoruz. Dijital bankacılık ekosistemini geliştirme açısından BBVA dünyada ilk üç arasında bulunuyor. Bu konuda BBVA ile iç içe çalışıyoruz… Bazı konular çok global. Taramalar örneğin çok global.. Aynı eforu Türkiye’den yapmak çok anlamlı değil. BBVA içinde Compay isimli girişimimiz Londra’daki finallere katıldı. Gerçekten dünya çapındaki yeni girişimler ile birlikte oldu. BBVA açık platform yapıyor, Türkiye’deki API (Uygulama Programlama Arayüzü) ile bankacılıktaki işlemlerimizi, Fintech’lerin kullanabileceği hale getiriyoruz. Banka ile büyük entegrasyona girmeden karşılıklı bu hizmetlerden faydalanmak için… Bu önemli bir işbirliği yaratıyor. BBVA Fintech’lere doğrudan da yatırım yapıyor. Dünyada yaptığı Simple, Atom Bank gibi, yakında Türkiye’den de yatırımlar çıkabileceğine inanıyoruz.”