Herkes kapısının önünü süpürürse mahalle temiz olur mu?
Kapı önü nasıl süpürülür?
“Herkes kapısının önünü süpürürse mahalle temiz olur” derler. Ama herkes kapısının önünü süpürürse mahalle her zaman temiz olmaz. Neden olmayacağını kapı önünü süpürenlere bakarak anlayabilirsiniz. Herkes kapısının önünü nasıl süpürür? Caddeye doğru süpürür. Belki kapının önü geçici bir süre temiz olur, ama mahalle temiz olmaz. Sadece pislik mekan değiştirmiş olur. Yine toz ve pislik olarak bir süre sonra süpürülen kapı önüne diğer kişilerin süpürdüğü pisliklerle birlikte geri döner.
En lüks evlerin olduğu semtlerde bile evlerin önünün nasıl temizlendiğine bir bakın. Kapıcılar apartmanları sabunlu sularla yıkarlar. Ama sular nereye akar? Yine caddeye akar. Halılar nereye silkelenir? Yine caddeye, yine sokağa.
Neden mahalle pis kalır?
Neden herkes kapısının önünü süpürünce mahalle temizlenmez diye hep düşünürüm. Bunun bir çok nedeni olabilir. Ama benim gördüğüm, olay mahalle bilincinin gelişmemiş olmasından kaynaklanır. Bırakın mahalleyi, sokak bilinci bile gelişmemiştir. Çünkü kişi sokağa, kendi sokağı gözüyle bakmaz. Bu nedenle, herkes kapısının önünü süpürürse sokak bile temiz olmaz. Kişi olaya bütünsel bakamaz. Bu nedenle, sadece kendi kapısının önünü bu anlayışla temizlerse, mahalle temiz olmaz.
Herkes kendi işini yaparsa
Peki “herkes kapısının önünü süpürürse...”
mantığı organizasyonlarda çalışır mı? Bu deyişin yönetim disiplininde karşılığı “herkes kendi işini yaparsa organizasyon iyi işler” olabilir. Acaba herkes işini iyi yaparsa organizasyon iyi işler
mi, iyi çalışır mı? Organizasyonların çalışmadığına çok kez tanık olmuşumdur. Neden çalışmaz? Yine aynı nedenden dolayı çalışmaz. İnsanlar tüm sokağı, tüm mahalleyi düşünmezler, sadece kendi “evlerini” düşünürlerse, sadece kendi işlerini düşünürse, kendi işlerini çok iyi yapsalar bile organizasyon çok iyi işlemeyebilir.
Herkes tüm sokağın, tüm mahallenin, daha doğrusu tüm organizasyonun kendisinin olduğunun farkına vardığı zaman. Organizasyon neden vardır? Bütün işi tek kişi yapamadığı için vardır. Bütün işi tek kişi yapamayacağından dolayı, birden fazla kişi ve iş bölümü denen şey ortaya çıkmıştır.
Ah bu görev tanımları
İş bölümü organizasyon şeması çerçevesi içinde resmi hale getirilir. Bu resmi çerçeve içinde herkese bir görev ve bu görevin resmi tanımı verilir. Görev tanımları, kimse birbirinin ayağına basmasın, ama hiç bir iş de ortada kalmasın diye yapılır. Fakat hiçbir görev tanımı mükemmel değildir. Ve de görev tanımlarına her şey yazılamaz. Görev tanımları kusursuz olamaz. Bazen organizasyonda insanlar görev tanımlarına sığınırlar. Söylemleri şöyledir: “Ben kendi işimi yapıyorum; herkes de kendi işine baksın, o zaman bak işler nasıl yürür”