Herkes işini yapmalı…
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak dün Davos’ta, Merkez Bankası ile ilgili soruyu yanıtlarken, iyi niyetiyle, “Herkes işini yapmalı..." dedi…
* * *
Herkes işini yapıyor mu?
* * *
Resmi verilere göre, 33 milyon vatandaşımız, toplam işgücümüzü oluşturuyor…
Yani…
81 milyon vatandaşımızın 48 milyonu çalışmıyor…
Öğrenci, yaşlı ve sağlık sorunu olanları çıkardığımızda, 15 milyonun üstünde ‘çalışabilir vatandaşımız’, iş dahi aramıyor…
* * *
Yetmiyor…
Almanya, Norveç (Nüfusu 5.5 milyon), İsveç (Nüfusu 10 milyon), Finlandiya gibi ülkelerde, ‘staj’ gibi yöntemlerle iş hayatına dahil edilen lise ve üniversite öğrencileri, bizde atıl bırakılıyor…
7.5 milyonu üniversite, 5 milyonu lise öğrencisi 13 milyon gencimiz, pratik yapmadan, gerçeklerden uzak, kamu ya da bin büyük şirketten birinde, ‘masa başı’ iş bulacak havasıyla yetiştiriliyor…
Ve bu hava sayesinde, bugün, işgücüne dahil ‘çoğu genç’ 4 milyon vatandaşımız iş arıyor…
İş bulan gençlerimizde de ‘memnuniyetsizlik’ dolayısıyla ‘verimsizlik’ tavanda dolaşıyor!
* * *
Yetmiyor…
Çalışır görünen 1 milyona yakın vatandaşımız, İŞKUR’un uzun süredir devam ettirdiği toplum yararına çalışma programından yararlanıyor…
Bu durum, ‘kalifiye eleman’ açığı bulunan sanayi tesislerimiz dikkate alındığında, faydadan çok zarar veriyor…
Kaynak israfı anlamına da geliyor…
* * *
Yetmiyor…
Mesela 2018’de toplam 578 bin ‘çalışabilir vatandaşımız’ işsizlik maaşı alıp oturabiliyor…
* * *
Kısacası:
Sanayi, tarım ve turizmde çalışan 16 milyon kişi (Çok ve iyi yaşasınlar) 81 milyonu besliyor…
* * *
Sonuç mu?
İhracata çalışan sanayici ‘kalifiye eleman’ bulamadığı için, sipariş alamıyor…
Pamuğu, domatesi, portakalı, nohutu tarlada kalıyor, toplatılamıyor…
Kullanabildiğimiz arazi kadar arazi boşken, örneğin 4.5 milyar dolarlık yağ bitkisi ithal ediliyor…
Kullanabildiğimiz orman kadar ormanlık alan boşken, milyarlarca dolarlık orman ürünü ithal ediliyor…
Ve faiz, enflasyon, döviz fiyatı, ihracat, istihdam, cari açık gibi tüm parametreler SOS veriyor!
* * *
Bakan Albayrak’ın, yine dün dikkat çektiği, “Sadece büyümek değil, kaliteli büyümek istiyoruz” hedefine de, bu sayede yaklaşılamıyor…
Eğitimde, kolaycılığı özendiren yapıyı değiştirecek, ciddi bir reforma, acilen ihtiyaç duyuluyor…