“Her şirket bir ekosistemin parçası olmalı”

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR EKONOMİ GÜNLÜĞÜ [email protected]

Yeni nesil yatırım iş modeli ile Letven Capital’i kuran Kamil Kılıç, girişim sermayesi yatırım fonları ile 3.2 milyar liralık değerinde ekosisteme ulaştı.

Servetin sermayeye, ticari modelin iş modeline dönüştüğü yeni dönemde müşterinin de aynı zamanda oluşan değerden pay sahibi olduğunu belirten Kılıç, “Yani bir şirketin pazarlama, satış departmanı olmasına çok da gerek yok. En iyi satabilecek değer zincirinde veya ekosistemindeki organizasyovna verebilmek” diyor.

Yakın zamanda şirketleri borsaya açmak artık yeterli olmayacak. Şirketler büyümek için bir ekosistemin parçası olması gerekiyor.

İyi satan şirket ile ona katma değer yaratan şirket bir araya getirilmeli.” Bu sözler Kamil Kılıç’a ait. Kılıç, 2014 yılında profesyonel hayatı bırakarak 12 ülkede araştırmalar yaparak modellediği ve bugün 3.2 milyar liralık fon büyüklüğüne sahip Letven Capital’in kurucusu ve genel müdürü.

Kılıç’a göre, artık şirketler bir platformun, ekosistemin parçası olması gerekiyor. “Firmalara yatırım yapıp onları yukarı çıkartmak artık trend değil” diyen Kılıç’a göre, bunu ancak paranın bol olduğu dönemde yapabilirsiniz.

“Bunu şu an yapamazsınız. Şu an bir ekosistem oluşturmanız gerekiyor, çünkü parasız ekonomi geliyor. Paranın, malın kendi başına bir değeri üretmediği bir döneme girmek üzereyiz. Dünya artık tek tek şirketlerin yatırım aldığı bir yere gitmiyor” diyor.

Değer zinciri içerisindeki tüm sektörlerin birbirine entegre olabilecek şekilde çalışması gerektiğini ifade eden Kılıç, “Artık bir yerde uzmanlaşmış ve birbirini tamamlayan şirketlerin dünyası geliyor.

Bunu yapabilmemiz için de şirketlerimizi doğru etiketlememiz lazım. Yapmamız gereken serveti sermayeye çevirmek. Şu an serveti sermayeye çevirmek isteyen aileleri de bu işin içine katmamız gerekiyor. Servetler üçüncü ve dördüncü nesilde dönüşüme girmezse o paralar onlardan uçacak” diyor.

Letven Capital, bugün 3.2 milyar liralık fon büyüklüğüne sahip. Tarım gıda ve teknolojileri, robotik teknolojiler, otomasyon, savunma sanayi, insansız teknolojiler, gayrimenkul teknolojileri, finansal teknolojiler, mobilite, yenilenebilir enerji ve yenilenebilir enerji teknolojileri, endüstride verimlilik teknolojileri, eğitim teknolojilerine yatırım yapıyor.

Toplamda tarım, gıda ve teknolojileri fonu TARS, mobilite, robotik ve otomasyon teknolojileri fonu MİLRES, finansal teknolojiler fonu CODE, endüstri de verimlilik ve yeşil teknolojiler fonu GENIUS, gayrimenkul teknolojileri fonu RETINA ve yenilebilir enerji ve teknolojileri fonu PREO olmak üzere 6 adet girişim sermayesi yatırım fonu ile doğrudan 23 şirkete, iştirakleri ile toplamda 31 şirkete yatırımları bulunuyor.

Peki şirket yatırım yaparken neye dikkat ediyor?

Yatırımların, ekosistem içerisinde tamamlayıcı bir role sahip olabilmesi gerektiğinin önemini vurgulayan Kılıç, “Start-up’lar ekosistemimiz içerisindeki bir noktayı tamamlaması ya da değer zincirinde bir katma değer yaratması bizim için çok önemli” ifadesini sözlerine ekliyor.

“Tarımdaki fırtınayı gördük”

Fonu ilk kurduğunda dünyada 12 ülkede bulunan tarım gıda ve teknoloji fonlarını bu alanda bulunan thinktank raporlarını yaklaşık 19 bin sayfa okuma yaparak tarımın öne çıktığını gören Kılıç, bu süreci şöyle anlatıyor: “Çünkü tarım sektörünün önümüzdeki 10 senenin içerisinde fırtınalı geçeceği görülüyordu. Dünyada verimli topraklar ve çiftçi aileler azalıyor ama nüfus artmaya devam ediyor. Bu sebeple buranın doğru yönetilmesi gerektiğini, iş modellerinin, yatırımın buraya girmesi gerektiğini gördüm.”

2025’de 25 milyar büyüklük, 250 bin yatırımcı

 Böylece ilk olarak TARS fonunu kuran Letven Capital’in bugün 6 tane fonu bulunuyor. 23 şirkete yatırım yapan şirketin sektördeki payı yüzde 5.5’i buluyor. “Buraya bir finans grubunun iştiraki olmadan geldik” diyen Kılıç, 2025 yılı hedeflerini de açıklıyor: 25 milyar liralık bir fon büyüklüğüne ve 250 bin yatırımcının olan bir yapıya dönüşmek.

Yabancı "odak sektör" istiyor

Letven Capital, bugün 3 ana sektörü içine alan bir ekosistem ve değer zincirine odaklanmış durumda; tarım gıda ve teknolojileri, yenilebilir enerji ve robotik ve otomasyon.

Bu üç ana sektörü finansal teknolojiler, gayrimenkul teknolojileri, mobilite ve endüstri de verimlilik teknolojileri ile destekleyerek pazarlanabilir ve değer yaratan bir ekosistem yatırım modeli inşa ediyor. Yatırım yaparken de bu sektörleri destekleyecek girişimleri tercih ediyor. Bu sektörlerin dışına çıkmayacaklarını söyleyen Kamil Kılıç, “Şu an PWC ile ekosistem çalışması yaptırıyoruz. Çünkü yurt dışından fonlar bizimle iletişime geçtikleri zaman neye odaklandığımızı soruyorlar” diyor.

Fon büyüklüğünü, 3 yıl içerisinde 8 katına çıkararak ve fonu 20 milyar TL daha büyüteceklerine değinen Kılıç, “Yatırımı nereye yaptığınız önemli. Günün sonunda üretim ekonomisinde güçlü olmamız gerekiyor. Önümüzde süreç inovasyonu, pazarlama inovasyonu ve sektör inovasyonunu doğru yöneterek akıl gücü, kas gücü, startup ve turuncu yaka organizasyonlar oluşturmak tabi bunları yeşil ekonomi platformunda yapmak var.

Türkiye’nin süreç inovasyonunu tamamlayabilmesi için iyi üreten şirketlere yatırım yapıp bunları pazarlama ve sektör inovasyonu ile rekabetçi hale getirmesi gerekiyor. Biz negatif bir durum olduğunda bile gerçek değere yakın şekilde exit (çıkış) edebilecek pozisyonda durmaya çalışıyoruz” dedi.

Fon büyüklüğünü 100 katına çıkartabiliriz

Türkiye’de girişim sermayesi yatırım fonu büyüklüğü 2022 Aralık sonu itibariyle 66 milyar TL. Türkiye’de son iki yılda SPK’da listelenmiş girişim sermayesi fonu sayısı 162.

Kılıç, sektöre yönelik şunları söylüyor: “Sektörün en az 1 trilyon lira seviyesine gitmesi gerekiyor. En azından 500 milyara çok hızlı bir şekilde ulaşabiliriz. Bunun için de Türkiye’ye 3-4 milyar dolarlık uluslararası girişim sermayesi fonu yatırımcı çekmeliyiz.

Buradaki yatırımcı sayısı yükseliyor ama bu sizi aldatmasın. 3 bin 758 yatırımcı var ama bunların çoğu bireysel emeklilik fonları veya şirketler mükerrer. Büyük çoğunluğu tekil yatırımcı değil. Girişim adedini, yatırımcı sayısını ve fon büyüklüğünü artırmamız gerekiyor. Türkiye bugünkü rakamların 100 katına rahatlıkla ulaşabilir.”

23 Kasım’da Yeşil Ekonomi zirvesi

2017 yılında yapılan "İnsani finans" kavramının ilk kez ele alındığı “Küresel Katılım Finans Zirvesi” (Global Participation Finance Summit - GPAS İSTANBUL) bu sene “Yeşil Ekonomi” temasıyla yapılacak. Kılıç, “23 Kasım 2023’te GPAS İstanbul’un ikincisini yapacağız. Adres İstanbul’da olacak. Bu geldiğimiz noktada artık İnsani Finans’tan sonra ikinci aşamaya geçmiş olacağız. Yeşil Ekonomiye yatırım adında bir zirve yapacağız” dedi.

Kitlesel fonlama şirketi kuruyoruz

Kitlesel Fonlama şirketi Ecofolio için SPK’dan onay beklediklerini söyleyen Kılıç, “Burada kitle fonlamaya ne bir soluk getirecek yatırım modellerine yatırım almayı sağlayacak, bireysel yatırımcıya, nitelikli yatırımcıya, kurumsal yatırımcıya hem büyümenin hem de temettü geliri sunacak iş modelleri çıkarıyoruz.

Yatırım yaptığımız şirketlerin ekosistemlerini biliyoruz. Nasıl değer yaratacağımızı ve kazanabileceğimizi gördüğümüz sektörlerdeki işleri de kitle fonlama ile bireysel yatırımcılara, nitelikli bireysel yatırımcılara, kurumsal yatırımcılara sunacağız.

Yatırımcının gelirini gördüğü, yada işe organik değer kattığı bir yapı oluşturmamız gerekiyor. Sermaye piyasalarını büyütebilmemiz için insanların belirli aralıklarla temettü alabilecekleri bir yapı oluşturmalıyız” dedi. Ecofolio’da hedef yıl sonuna kadar 340 milyon TL yatırım toplamak ve 70 bin kişiyi sistemde yatırımcı yapmak.

Belçika’da fon için başvurduk

Letven Capital Genel Müdürü Kamil Kılıç, Belçika’da 150 milyon euroluk bir fon kurmak için gerekli başvuruları yaptıklarını belirterek, “Belçika’da Avrupa Birliği fonlarından yararlanabilmek için olacağız. Türkiye’nin üretim kası ile Avrupa’nın inovasyon kasını bir araya getirmek istiyoruz. Türkiye’nin üretim ekonomisini güçlendirecek işler yapacağız” dedi.

Yeşil ekonomi 3 yıl sonranın normali olacak

“Bugünün trendi olan Yeşil Ekonomi, 3 yıl sonrasının normali olacak. 3 yıl sonra borsadaki şirketinin değer etmesini ya da katma değer oluşturmasını istiyorsan yeşil ekonomi içerisinde olman gerekiyor. İnsanların aklına genellikle enerji geliyor. Bunu genişletmeliyiz. Değer zincirinde ihtiyaç olan teknolojileri geliştiren start-up şirketlere yatırım yapan, ihracatta katma değer yaratan, müşterisi, yatırımcısı hazır bir ekosistem kurmak elzem.

Letven’in 6 adet fonu var

TARS, MİLRES, CODE, GENIUS, RETINA ve PREO olmak üzere 6 adet girişim sermayesi yatırım fonu ile doğrudan 23 şirkete, iştirakleri ile toplamda 31 şirkete yatırımları bulunuyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar