Her 100 TL'lik verginin 67 TL'sini tüketici ödedi

Naki BAKIR
Naki BAKIR MAKRO BAKIŞ [email protected]

Uygulanan ekonomik prog­ram kapsamında geçen yıldan bu yana çeşitli vergi düzenlemelerine gidilirken, esas olarak dar ve sabit gelirlilerden oluşan tüketicilerin vergi yükü giderek ağırlaşıyor. Yeni vergiler ve vergi artırımları ile kamu mali dengelerinde henüz ileri düzeyde bir iyileşme görülmezken, vergide sosyal kesimler arası adaletsizlik ise giderek kronikleşiyor.

Yılın ilk sekiz ayına ilişkin büt­çe gerçekleşmeleri vergide ada­letsizliğin geçen yıla göre daha da arttığını ortaya koydu. Bu dönem­de toplanan her 100 TL verginin 67,20 TL’sini KDV, ÖTV vb. adlar altında tüketiciler, 32,80 TL’sini gelir, kâr ve servet sahipleri öde­di.

Yasal yüklenicisi nihai tüke­ticiler olan ve devletin başlıca fi­nansman kaynağını oluşturan söz konusu “dolaylı vergiler”de­ki tahsilat, sekiz aylık dönemle­re göre doğrudan vergilere kıyas­la çok daha hızlı bir artış göster­di. Gelir düzeyine bakılmaksızın herkesten aynı tutarda alındığı için vergi adaletini bozan bu ver­gilerin payı geçen yılın aynı döne­mine göre 2,9 puan artarken, gelir vergisi mükellefleri, şirketler ve servet sahiplerinin ödediği tuta­rın payı 2,6 puan düştü.

Bütçe vergiden, vergi tüketiciden

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre ocak-a­ğustos döneminde geçen yılın eş dönemine göre yüzde 75,2 artış­la 5 trilyon 253 milyar liraya ula­şan toplam merkezi yönetim bütçe gelirlerinin yaklaşık yüzde 84’lük kısmı vergi tahsilatı yoluyla elde edildi. Bu dönemde kasaya giren vergi geliri yüzde 69,6 artışla 4 tril­yon 401,8 milyar lira oldu.

Vergi­deki artışın genel bütçe gelirlerin­dekinin altında kalması, doğrudan vergilerden kaynaklandı. Sekiz ay­da dolaylı vergi tahsilatı yüzde 77,2 artışla 2 trilyon 956,5 milyar liraya ulaşırken, aynı dönemde 1 trilyon 444,5 milyar lira olarak gerçekle­şen doğrudan vergilerdeki artış yüzde 57,3’te kaldı. Böylece doğ­rudan vergilerin geçen yıl ilk sekiz ayda yüzde 35,4 olan pastadaki pa­yı bu yıl yüzde 32,8’e geriledi; do­laylı vergilerin payı yüzde 64,3’ten yüzde 67,2’ye yükseldi.

KDV, toplam doğrudan vergiden fazla

Dolaylı vergiler içinde en yay­gını olan dahilde ve ithalde alınan Katma Değer Vergisinde (KDV) sekiz aylık tahsilatın toplam tu­tarı, gelir ve kurumlar vergisi ile mülkiyetten alınan vergilerin oluşturduğu doğrudan vergilerden elde edilen toplam geliri aştı.

Ocak-ağustos döneminde dahil­de üretilen mallar için 603 milyar, ithal ürünlere de 860,1 milyar lira tutarında KDV ödendi. Böy­lece toplam KDV tahsilatı 1 trilyon 463,1 milyar liraya ulaşarak ver­gi pastasının üçte birini oluştur­du. Geçen yılın aynı dönemine gö­re dahilde KDV tahsilatında yüzde 111,2, ithalden alınan KDV’de yüz­de 56,2 artış yaşandı.

Akaryakıttan alınan ÖTV’de rekor artış

Yılın ilk sekiz ayında ÖTV tah­silatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70 artışla 871,7 mil­yar liraya ulaştı ve toplam ver­gi gelirinin yaklaşık beşte birini oluşturdu. ÖTV tahsilatı tek ba­şına, ülke genelinde tahsil edilen toplam gelir vergisi ile yaklaşık başa baş olurken, kurumlar ver­gisindeki tahsilatın ise çok üze­rinde gerçekleşti.

ÖTV gelirinin en büyük bölü­münü oluşturan sıfır motorlu ta­şıt satışlarından alınan ÖTV’de ilk sekiz aydaki tahsilat, bu piya­sadaki yavaşlama dolayısıyla yüz­de 21,3’lük düşük artışına rağmen 311,3 milyar lira oldu. Benzin, ma­zot gibi akaryakıtlar ile doğal gaz­dan alınan ÖTV’de ise sekiz ay­lık tahsilat yüzde 220,8’lik rekor artışla 243,5 milyar liraya ulaştı. Aynı dönemde tütün mamulleri tüketenler geçen yıla göre yüzde 88,8 daha fazla olmak üzere 192,6 milyar lira ÖTV ödedi. Sekiz ayda alkollü içki tüketiminden 63 mil­yar, kolalı gazoz tüketiminden 7,5 milyar lira ÖTV geliri elde edildi. Dayanıklı tüketim malları ile di­ğer ürünlerin satışından elde edi­len toplam ÖTV geliri de 53,7 mil­yar lira oldu.

BSMV’de iki kata yakın artış

Ocak-ağustos döneminde di­ğer dolaylı vergilerden, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi’n­de (BSMV) 183,7 milyar, ehliyet, pasaport gibi resmi evraktan alı­nan harçlardan 118,5 milyar, Dam­ga Vergisi’nde 90,3 milyar, Şans Oyunları Vergisi’nde 23,2 milyar, Özel İletişim Vergisi’nde 18,2 mil­yar, dijital hizmet vergisinde 11,9 milyar, Konaklama Vergisi’nde 5,7 milyar liralık tahsilat gerçekleşti. İthal ürünlerden sekiz ayda alınan 142 milyar liralık Gümrük Vergisi de nihai tüketiciye yansıdı.

Geçen yılın eş dönemine göre BSMV’de yüzde 183,7, Dijital Hiz­met Vergisi’nde yüzde 111,6, Ko­naklama Vergisi’nde yüzde 90,8, Özel İletişim Vergisinde yüz­de 87,6, Şans Oyunları Vergisin­de yüzde 86,4, Damga Vergisinde yüzde 76,8, Gümrük Vergisinde yüzde 68,8, toplam harç gelirinde yüzde 51,8 artış yaşandı.

Gelir vergisinde şampiyon ücretliler

Doğrudan vergiler kapsamında ise Gelir Vergisi mükelleflerinden yapılan tahsilat sekiz ayda yüzde 124,9 artışla 875,8 milyar lira ol­du ve toplam pastanın beşte biri­ni oluşturdu. Ancak bunun 799,4 milyar lira ile tamamına yakınını, memur maaşları ve özel sektör ça­lışanlarının ücretleri üzerinden kaynağından yapılan Gelir Vergisi Tevkifatı oluşturdu.

Ticari kazanç, zirai kazanç, ser­best meslek kazancı, menkul ser­maye iradı ve gayrimenkul serma­ye iradı elde edenlerden beyana dayalı, basit usulde ve geçici ni­telikte tahsil edilen toplam Gelir Vergisi geliri ise sadece 76,4 mil­yar lira oldu ve bunun bütçedeki payı sadece yüzde 1,7 düzeyinde.

Kurumlarda artış sadece yüzde 5,7

Doğrudan vergilerden Kurum­lar Vergisinde sekiz ayda 500,6 milyar liralık tahsilat gerçekleşti­rilirken geçen yıla göre artış sade­ce yüzde 5,7 oldu. Kurumlar Ver­gisi tahsilatının toplam pastada­ki payı sekiz aylık dönemlere göre yüzde 18,2’den yüzde 11,4’e indi. Bu verginin mükelleflerini, ano­nim, limitet ve komandit niteli­ğinde kurulmuş sermaye şirketle­ri ile kooperatifler, iktisadi kamu kuruluşları, yabancı iktisadi kamu kuruluşları, dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler ve iş ortak­lıkları oluşturuyor.

Doğrudan vergiler kapsamın­da yer alan ve sahip olunan araçlar için ödenen Motorlu Taşıtlar Ver­gisinde sekiz aylık tahsilat yüzde 46,1 artışla 64,3 milyar lira oldu. Yine mülkiyet üzerinden alınan doğrudan vergilerden Veraset ve İntikal Vergisinde sekiz ayda sa­dece 3,7 milyar lira vergi alınırken, Değerli Konut Vergisinde tahsilat 83,1 milyon lira ile sembolik kaldı.

 Dolaylı vergi ile vergi adaleti ilişkisi

Bir gerçek ya da tüzel kişinin geliri veya sermayesi üzerinden değil, kişilerin mal ve hizmet tüketimi üzerinden alınan vergi türüne “dolaylı vergi” deniyor. İlk sekiz ayda yüzde 32,8’e yüzde 67,2 şeklinde oluşan doğrudan-dolaylı dengesi, vergi sisteminin esas olarak tüketimden alınan dolaylı vergilere dayandığını gösteriyor.

Fiyatın içinde yer alan ve tüketim harcaması yapıldığı anda ödenen dolaylı vergiler, idare açısından oldukça işlevsel. Bireyler harcama yaptığında fiyatın içindeki KDV ve ÖTV gibi vergileri de eş zamanlı ödüyor. Böylece fiyatın içine gizlendiği için “vergiye direnç” kırılmış oluyor. Vergi idaresi satıcıdan ücretsiz tahsildar olarak yararlanmış oluyor. İdare adına topladığı vergileri belirli bir takvime göre idareye aktaran satıcı ise aktaracağı süre içinde bunu işletme sermayesi olarak kullanıyor.

Ancak bu yönleri nedeniyle kamu otoritesince tercih edilen dolaylı vergiler, kazançla değil harcamayla orantılı olduğu için adaletsizliğe yol açıyor. Bireylerde gelir arttıkça harcama azalıp, tasarruf artarken, dar ve sabit gelirli kesimin harcamasının gelirine oranı yüksek gelirliye göre çok daha yukarılarda bulunuyor. Her ikisi de aynı mala aynı miktarda dolaylı vergi ödese bile düşük gelirli oransal olarak daha fazla ödemiş oluyor. Başka deyişle dolaylı vergilerin ağırlıkta olması, düşük gelirli kesimden nispi olarak daha çok vergi alınması anlamına geliyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar