Her 100 gençten 28'i ne çalışıyor, ne okuyor

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Önceki gün bu köşede işsizlik oranında nasıl rekorlar kırdığımızı yazdık. İşsizlik oranı, geçen yılın ekim ayında son 80 ayın rekorunu kırarak yüzde 11.8'e tırmanmıştı. Ekimde bu düzeye çıkan işsizliğin, mevsimsel etkenler yüzünden kasım ve aralıkta daha yükseleceği, hele hele içinde bulunduğumuz ocak ayında rekor düzeye çıkacağı kesin gibi görünüyordu. Kaldı ki bu etkenlere bir de ekonomide yaşanmakta olan sıkıntılar eklenecekti.

Bütün bu gelişmeleri göz önünde bulundurarak işsizlik oranının ocak ayında yüzde 13 dolayına çıkabileceği tahmininde bulunmuştuk. Yani işsizlikte gidişat hiç de iyi değildi. Ama iyi olmayan yalnızca genel işsizlik oranı mıydı ki sanki...

Boşta gezen 5 milyon genç

TÜİK'in işgücü istatistikleriyle ilgili veri setine dönelim ve başka detaylara bakalım. TÜİK, birkaç aydır genç nüfusla ilgili bazı önemli veriler açıklıyor. Bu verilerde 15-29 yaş arası genç nüfus "sadece eğitimde olanlar, sadece istihdamda olanlar, eğitimde ve istihdamda olanlar, ne eğitimde ne istihdamda olanlar" şeklinde dört grupta toplanıyor.

İşte "ne eğitimde ne istihdamda olanlar" grubundaki nüfus, dramatik bir duruma işaret ediyor.
Geçen yılın ekim ayı itibariyle 15-29 yaş grubundaki nüfus 17 milyon 954 bin. Bu nüfusun 5 milyon 335 bini sadece eğitim görüyor, 5 milyon 573 bini sadece istihdamda, 1 milyon 971 bini ise hem eğitim görüyor, hem çalışıyor.

Geriye kalan 5 milyon 75 bin kişi mi; onlar ne eğitim görüyor, ne çalışıyor. Bu 5 milyon 75 bin kişi, içinde bulunduğu 15-29 yaş grubundaki toplam nüfusun yüzde 28.3'ünü oluşturuyor. Yani 15-29 yaş grubundaki her 100 kişiden 28'i ne eğitim görüyor, ne çalışıyor; bir başka ifadeyle bu 28 kişi boş boş geziyor.

25-29 yaş arasında oran yüzde 36

15-29 yaş grubunda yüzde 28 olan ne eğitim gören ne de çalışanların oranı, yaş grubu daraltıldığında daha çarpıcı bir hal alıyor.

Söz konusu oran 15-19 yaş grubunda yüzde 16.6, 20-24 yaş grubunda yüzde 32.9 düzeyinde.
25-29 yaş grubu esas alındığında ise ne eğitim gören ne de çalışanların o yaş grubuna oranı yüzde 36'ya fırlıyor. Bu yaş grubundaki toplam nüfus 6 milyon 79 bin düzeyinde. Ancak, 25-29 yaş grubundaki nüfusun yüzde 36 oranında 2 milyon 187 bini ne eğitim görüyor, ne de çalışıyor.

Kadınlarda durum çok daha vahim

15-29 yaş grubundaki nüfusun yüzde 28'inin ne okuduğunu, ne de çalıştığını belirttik. Oranın böylesine yukarı taşıyan kadınların durumu.

Söz konusu yaş grubundaki erkeklerin yüzde 15'i ne eğitim görüyor, ne de çalışıyor.

Ama kadınlarda bu oran yüzde 42'ye dayanıyor. 15-29 yaş grubundaki 8 milyon 937 bin kadının 2 milyon 757 bini sadece okuyor, 1 milyon 841 bini sadece çalışıyor, 620 bini hem okuyor, hem çalışıyor, 3 milyon 719 bini ise ne okuyor, ne çalışıyor. İşte bu 3.7 milyon da, 15-29 yaş grubundaki kadın nüfusun yüzde 41.6'sını oluşturuyor.

25-29 yaş arası kadın nüfusta ise ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı yüzde 55.9'a kadar çıkıyor.

15-24 yaş arası 2.9 milyon genç ne yapıyor?

15-24 yaş arası toplam nüfus 11 milyon 875 bin kişi. Bu nüfusun 2 milyon 889 bini ne eğitim görüyor, ne çalışıyor. Oran, yüzde 24.3 düzeyinde.

Eğitim görmeyen, aynı zamanda çalışmayan 2.9 milyon gencin 1.6 milyonu lise altı eğitimlilerden oluşuyor. Söz konusu 1.6 milyon genç, o yaş grubundaki lise altı eğitimli 7.2 milyon içinde yüzde 22.4 paya sahip.

Eğitimini tamamlamış, ama henüz istihdamda olmayan yüksek öğretim mezunu genç sayısı ise 427 bin. Bu 427 bin kişi, o yaş grubundaki üniversite mezunu 1 milyon 238 bin kişinin yüzde 34.5'ini oluşturuyor. Yüzde 34.5, üniversite mezunlarındaki işsizliği bire bir yansıtan bir oran değil. Üniversite en erken 22 yaşında bitirilmiştir, ilk bir-iki yıl iş bulma açısından çeşitli zorluklar yaşanmaktadır, ayrıca iş konusunda seçicilik söz konusudur ve tüm bunlar bir araya geldiğinde üniversite mezunlarının üçte biri işsiz gibi görünmektedir. Üniversiteyi bitirdiği halde çalışmayı belki bir süreliğine düşünmeyen de vardır. Dolayısıyla yüzde 34.5'i biraz böyle okumak gerekir.

Bu yüzden belki de, 15-24 yaş arası yaklaşık 2.9 milyon kişiyi değerlendirirken, hemen hemen tümü işgücü piyasasına girmek isteyecek durumdaki 427 bin yüksek öğretim mezununu biraz farklı düşünmekte yarar bulunmaktadır. Ama içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda bu 427 bin üniversitelinin kaçı iş bulabilecektir, kaçı işsizler arasına katılacaktır, bilemeyiz. Kaldı ki bu 427 bin kişinin tümü çalışmak istese ve bunların hepsi iş bulsa bile üniversite mezunlarının sayısı her geçen gün artmakta ve toplamı oluşturan 2.9 milyon kişi neredeyse hiç değişmemektedir.

Dolayısıyla başlıktaki soru geçerliliğini hep koruyacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar