Haziran ve Sonrasında Sermaye Girişini Merak Ediyorum

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

 

Ekonomide koşullar değişiyor mu acaba diye düşünüyorum. Sanki bir dönüşümün ilk adımlarını atıyor gibiyiz. Henüz bunu tüm boyutlarıyla algıladığımızı söylemek zor.  Ön bilgilerden  hareketle bir eskiz bile oluşturmuş değiliz. Bu bağlamda mazeretimiz olduğu söylenebilir.  Siyasi iklimin hızla ısınması nedeniyle ekonomideki temel eğilimleri yakından izlemeyi geri plana attık galiba. Bu nedenle gelen işaretleri algılayıp, anlamlandırmaya çalışmak  yerine görmezden gelmeyi yeğliyoruz.

Aklımda böyle bir örnek var. Temmuz ayı başında Mayıs ayı ödemeler dengesi verileri açıklandı. Herkes alışılmış, rutin değerlendirmesini yaptı. Zaten olaylar da çok yoğundu. Sanki olağan koşulların devam ettiğini ima eden bulgular gibi algıladık Mayıs ayı verilerini.  Çok üzerinde durmadık. .

Bir de tabii alışkanlıklarımız var. Dış ödemelerimizdeki gelişmeleri  irdelerken çoğu zaman tek boyutlu davranma eğilimindeyiz. Genellikle salt  cari açıkla ilgili gelişmeleri izliyoruz..  Olağan koşullarda bu yeterli olabiliyor. Ama bunun  riski de var. Durumda olağan dışı bir gelişme olursa bunu gözden kaçırma, yeterince önemsememe gibi tuzaklara sürüklüyor bizi bu alışkanlık.

Mayıs ayı verilerinde önemli bir kırılma olasılığına işaret edebilecek işaretler vardı. Kendi adıma bunu ilk gördüğümde önemli ve üzerinde durmayı hakkeden bir bilgi olduğunu  düşündüğümü hatırlıyorum. Ama yaşanan olayların sıcaklığı bu işaretin üzerinde durmamı engelledi

                                                        *              *               *

Sanırım Mayıs ayı ödemeler dengesi verileri de bu kadere kurban oldu. Ben de dahil bir çok yorumcu sadece cari açık sayılarına baktık, bunun beklentilerin biraz üzerinde olduğunu tespit ettik, açıktaki artışın  bir ölçüde altın ithalatından bir ölçüde de gelir transferlerinden kaynaklandığını saptadık ve bu kadarını yeterli bulduk.

 Oysa ödemeler dengesi tablosunda belki daha önemliymiş gibi algılanması gereken bir bulgu daha var. Finans hesabı bakiyesi Mayıs ayında ekonomiye 563 milyon dolar net sermaye girişi olduğunu gösteriyor. Ne var bunda demeyin. Yılın ilk üç ayında   aylık sermaye girişleri  8.5 -10  milyar dolar  aralığında gerçekleşmiş.  Nisan ayında net sermaye girişi 16.8 milyar dolar olmuş.  Sonra,  Mayıs ayında,  aniden 563 milyon dolara geriliyor.

Bu durum size de ilginç gelmiyor mu?

                                                     *               *                 *

Bu tablo, ilk bakışta,   finansal krizlerin en önemli ateşleyicilerinden birisi olan “ani duruş” (sudden stop) olgusunu  andırıyor.  Belli boyutlarda akıp giden sermaye girişlerinin, genellikle risk algısındaki  bozulma sonucunda,  aniden  sıfıra indiği bir durumu anlatıyor bu deyim. Sermaye girişi durduğunda ticaret durmadığı için cari açık benzer boyutlarda gerçekleşiyor. Bir anda dış açık finansmanı sorunu çıkıyor ortaya. Bu finansman, ilk adımda, kaçınılmaz olarak,  rezervlerden yapılıyor.  Rezervle açık finansmanı sürdürülebilir bir süreç değil.  Sermaye girişi olağan boyutuna dönmezse, rezerv erimesinin  arkasından,  zorunlu olarak,  ulusal parada değer kaybı, faizin yükselmesi  ve ekonominin yavaşlaması geliyor.

Şimdi bizde durmasa bile Mayıs ayında sermaye girişinin durma noktasına yaklaştığı söylenebilir. Buna karşılık cari açık beklenenin bile biraz üzerinde gerçekleşmiş. Yani bir finansman  sorunu  doğmuş. Açığın bir kısmı net hata-noksan diye tanımlanan kimliksiz döviz girişi ile finanse edilmiş. Gerisi için de rezervler kullanılmış. İstatistikler  Mayıs ayında 4.1 milyar dolar düzeyinde rezerv kullanımı ( rezerv azalması)  olduğunu gösteriyor. Yani sermaye girişinin durması karşısında Mayıs ayında ilk adımda yapılacak olan yapılmış, açık finansmanı rezerv kullanılarak gerçekleştirilmiş.

Ekonomide bir dönüşün ilk işaretleri var dediğimde bu gelişmeyi kastediyorum. Bol bulamaç kullandığımız dış kaynak girişinden  kendi ölçülerimize  geri dönüş gibi bir şey bu. Benim izlenimim böyle  Bütünüyle yanlış da olabilir kuşkusuz. Ama ya doğruysa?

Haziran ve sonrasının  ödeme dengesi bulgularını çok merak etmekte haksızmıyım?  

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018