Hazine borcunda 4 ayda 554 milyarlık artış
Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre merkezi yönetim borç stoku, yılın ilk dört ayında 553,9 milyar lira büyüyerek 4 trilyon 588,1 milyar liraya çıktı. Nisan sonu itibarıyla 2,3 trilyon liralık iç borç stokunun 556,2 milyar lirayla yaklaşık dörtte birlik bölümü, döviz cinsi kamu kâğıdı ihracına dayalı borçlanmalarından oluşuyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığının ödemekle yükümlü olduğu yurt içi piyasalarda ihraç edilmiş tahviller ve bonolardan kaynaklı nakit ve nakit dışı borçlar ile yurt dışı krediler ve uluslararası piyasalarda ihraç edilmiş tahviller kaynaklı borçların toplamından oluşan merkezi yönetim borç stoku, yılın ilk dört ayında 553,9 milyar lira büyüyerek 4 trilyon 588,1 milyar liraya ulaştı. Bakanlık tarafından açıklanan verilere göre söz konusu borç stokunun nisan sonu itibariyle 2 trilyon 295,2 milyar lirasını dış, 2 trilyon 292,9 milyar lirasını ise iç borçlar oluşturuyor.
Ocak-nisan döneminde iç borç stokunda yüzde 20,3 oranında net 387,6 milyar lira, dış borç stokunda ise kur artışlarının da etkisiyle 166,3 milyar liralık net büyüme yaşandı.
Nisan sonu itibariyle iç borç stokunun 1 trilyon 291,6 milyarı sabit, 598,3 milyarı değişken faizli, 403 milyarı ise TÜFE’ye endeksli. Dış borç stokunun ise 1 trilyon 964,2 milyar liralık bölümünü sabit, 331 milyarlık bölümünü ise tahvil ihraçları kaynaklı değişken faizli borçlar oluşturuyor.
Büyük bölümü döviz borcu
2023 yılı itibarıyla ekonomide TL kullanımını artırmaya yönelik “liralaşma” stratejisi başlatan ekonomi yönetimi, bütçeye getirdiği ağır yük pahasına uygulamaya koyduğu “Kur Korumalı Mevduat” (KKM) ile mevduat cephesinde bunu önemli oranda sağlarken, kamunun kendi iç-dış borçlanmasında ise yüksek oranda “dolarizasyon” göze çarpıyor.
Nisan sonu itibariyle iç borç stokunun 556,2 milyar lira ile yaklaşık dörtte birlik bölümünü döviz cinsi kamu borçlanma kâğıdı ihracı kaynaklı borçlar oluştururken, aynı tarihte 2 trilyon 295,2 milyar lira olan dış borçlarla birlikte toplam dövizli borç stoku 2 trilyon 851,4 milyar liraya ulaşıyor. Buna göre merkezi yönetimin toplam borç stokunun nisan sonu itibariyle yüzde 62,1’ini dövize dayalı borçlar oluşturuyor.
TL-döviz dengesinde dramatik dönüşüm
Merkezi yönetimin toplam borç stoku içinde TL-döviz dengesi son yıllarda dramatik biçimde döviz lehine döndü. 2014’te toplam borcun yüzde 32,3’ünü oluşturan döviz borçlarının payı, özellikle Hazine’nin yeniden dövizle iç borçlanmaya başladığı son üç yılda hızla büyüyerek 2020’de yüzde 50’yi aştı, 2022 sonunda da yüzde 65,5’e kadar ulaştı. Buna göre 2014 sonunda TL borçların yüzde 67,7 olan payı 2022 sonunda yüzde 34,5’e geriledi.
2019’dan sonraki döneme pandemi, bölgesel savaş, jeopolitik riskler gibi küresel olumsuzlukların ardından Türkiye’nin dış kaynak temininde zorlaşma, maliyetlerinde yükseliş sürece damga vurdu. CDS’te aşırı yükselme, dış finansman imkanlarında daralmaya ve paralelinde dış borçlanma maliyetinde aşırı yükselişe yol açarken, dövize dayalı borçlanma hız kesmekle birlikte bu yıl da devam etti. Söz konusu borçların toplam stoktaki payı ilk dört ayda 3,4 puan düşerek nisan sonu itibariyle yüzde 62,1 oldu.
Son üç yılda rekor döviz borçlanması
Dövize dayalı borçlarda özellikle son üç yılda rekor bir artış yaşandı. Hazine ve Maliye Bakanlığının ödemekle yükümlü olduğu TL ve dövizden oluşan toplam merkezi yönetim borç stokunda, 2019 sonundan bu yılın nisan sonuna kadar olan dönemde yaşanan yüzde 245,2’lik büyüme daha çok dövize dayalı iç borçlanmadan kaynaklandı. Merkezi yönetimin TL cinsi iç borç stokunun net yüzde 159,8 büyüdüğü bu dönemde, dövize dayalı iç borçlarının TL cinsinden tutarı ise yüzde 543’lük rekor bir artış kaydetti. Bu dönemde merkezi yönetimin dış borcunun TL karşılığı da yüzde 300 büyüdü. Böylece dövize dayalı toplam iç-dış borç stokunda anılan dönemde yüzde 331,7 oranında bir büyüme kaydedildi.