Hazar-Karadeniz ulaşım projesi için imzalar atılıyor
Türkmenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Romanya, bu yıl içinde Hazar Denizi-Karadeniz uluslararası ulaşım rotasının oluşturulmasına ilişkin anlaşma imzalanacağını duyurdu. Böylece “Dostluk” adı verilen yatağındaki petrol ve doğalgaz, biri Türkiye olmak üzere iki rota üzerinden Avrupa’ya taşınacak. Yatakta 60 milyon petrol ve 100 milyar ton metreküp doğalgaz var.
Geçen yıl eylül ayında Karabağ Savaşı’nın Türk dünyasına etkilerini kaleme aldığım yazı dizisinde en dikkat çekici gelişmelerden birinin Azerbaycan-Türkmenistan arasında 25 yıldır süren Hazar paylaşım sorununun çözülmesi olduğunu yazmıştım.
Sorun olan alanın ortak kullanılması kararlaştırılırken yatağa da “Dostluk” ismi verildi. Yatakta 60 milyon petrol rezervi ve 100 milyar ton metreküp doğalgaz rezervi olduğu düşünülüyor. İki ülke arasındaki anlaşma, Trans-Hazar Gaz Boru Hattı’nın inşasının önündeki tek engeli de ortadan kaldırıyor. Böylece hat, TANAP ile de entegre olabilecek.
Geçen hafta Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı; Türkmenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Romanya’nın bu yıl içerisinde Bükreş'te Hazar Denizi-Karadeniz uluslararası ulaşım rotasının oluşturulmasına ilişkin hükümetlerarası bir anlaşma imzalamayı planladığını bildirdi. Bu kapsamda 300 milyar euroluk yatırımın harekete geçirilmesi hedefleniyor.
Proje, Avrupa ile Orta Asya arasındaki işbirliğini daha da geliştirmeyi, mal ve enerji sevkiyatını kolaylaştırarak bölgesel ticareti canlandırmayı amaçlıyor.
Rotanın birinci ayağı Türkmenistan’dan çıkıp, Azerbaycan ve Gürcistan’ı kat edip Karadeniz’i geçerek Romanya’ya ulaşmayı hedefliyor. İkinci ayağı ise Türkiye’yi kat ederek Avrupa’ya ulaşıyor. Dolayısıyla proje, Türkmen gazının Azerbaycan ve Gürcistan üzerinden Türkiye'ye sevkine ilişkin daha önceki çalışmalarla örtüşüyor.
Ukrayna-Rusya çatışması nedeniyle enerji tedariki konusunda sıkıntı yaşayan Avrupa Birliği, Avrupa ve Orta Asya'yı birbirine bağlayacak Trans-Hazar Ulaştırma Koridoru'na 10 milyar euro yatırım yapma kararı aldı. Koridora yatırım, çok yakın zamanda Türkmenistan Meclisi tarafından onaylanan Avrupa Birliği ile Türkmenistan arasında “Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması”na ilişkin Protokol'ün bir getirisi olarak görülebilir.
Avrupa Birliği bir anlamda bu yatırıma mecbur. Keza, Birlik bölge ile ekonomik ve siyasi açıdan giderek azalan bir işbirliğiyle karşı karşıya. Bunun yanında enerji talep çeşitliliğini de artırmaya ihtiyacı var. Rusya’ya olan enerji bağımlılığı gerek güvenlik gerekse enerji tedariki açısından ABD’ye dönmüş durumda ve bu da rahatsızlık veriyor.
Trans-Hazar Gaz Boru Hattı Anlaşması ve Trans-Hazar Ulaştırma Koridoru bölge ülkeleri için önemli kazançlar getiriyor.
Koridor ve hat, Türkmenistan doğalgazının Rusya’dan bağımsız olarak satışını mümkün kılabilecek aynı zamanda Çin’e olan arz bağımlılığına da çare bulacaktır.
Azerbaycan, Türk dünyası projelerindeki kilit rolünü Trans-Hazar Ulaştırma Koridoru projesinde de devam ettiriyor. Azerbaycan, Güney Kafkasya’nın en güçlü devleti olmanın yanında Orta Asya’nın Batı’ya çıkış kapısı durumunda. Bu noktada Karabağ Savaşı sonrası Türk dünyasıyla yakaladığı diplomasinin karşılığını alması önemliydi.
Gürcistan ise bu tip projelerde Ermenistan’ın Türkiye ve Azerbaycan ile olan sorunlarından fazlasıyla yararlanıyor. Kaybeden ise barışın inşa edilme sürecini sürekli uzatan Ermenistan oluyor.
Türkiye ise coğrafyasının kendisine sunduğu stratejik avantajla bu projede de kilit rol oynuyor. Proje, Türkiye’nin yalnızca enerji merkezi olma değil aynı zamanda lojistik geçiş üssü olma stratejisine de hizmet edecek.
Genel anlamda bakıldığında bölge ülkeleri projelerle Batıya açılma imkânı bulacaktır ki bu da daha fazla dış ticaret ve daha bağımsız dış politika anlamı taşımaktadır.
Bunların yanında bu tür projeler Türk dünyasının birbiriyle olan ilişkilerini çok daha yakın hale getirebilecek etkiye sahiptir. Bu etki, Türk Devletleri Teşkilatı’nı yalnızca bölgede değil uluslararası anlamda da önemli kılacaktır.