Hayır kurumlarına yazık ediyoruz

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Geçen hafta gazetelerde "Kurban bağışı yolsuzluğu soruşturması" ile ilgili haberler yer aldı.

Vatan Gazetesi'ndeki haber şöyle idi: Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "Kurban bağışı kesim ihalelerinde yolsuzluk" iddiasına ilişkin soruşturma sonucunda, aralarında,

LÖSEV Yönetim Kurulu Başkanı Üstün Ezer,

Deniz Feneri Derneği Başkanı Mehmet Cengiz ve

Mehmetçik Vakfı Genel Müdürü Salih Güloğlu'nun da aralarında bulunduğu 45 sanık hakkında dava açtı.

İddianamede, sanıklardan Güloğlu'nun 1 milyon 94 bin 338, Ezer'in 364 bin 70, Cengiz'in ise 44 bin 590 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Cumhuriyet Savcıları Mehmet Tamöz ve Hüseyin Kocabey tarafından açılan davanın iddianamesinde vakıf sorumluları, "Vakıf veya dernek tüzel kişiliğini araç olarak kullanıp, dini inanç ve duyguları istismar etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık  yapmakla "   suçlanıyor.

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulan iddianamenin kabul edilmesi halinde, sanıkların yargılanmasına önümüzdeki haftalarda başlanacak.

Yargılamanın sonuçları belli olmadan kişileri ve hayır kurumlarını kötülemek imkansızdır. Ancak bir gerçek var. Bu tür haberler ve olaylar insanların hayır kurumlarına güvenini yok ediyor.

Bizim eski hayır kurumlarımız vardı:

Hilal-i Ahmer (Kızılay)

Himaye-i Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu)

Tayyare Cemiyeti (Türk Hava Kurumu)

Bu 3 kurum çok hem de çok saygın güvenilir kurumlardı. İnsanlarımız ellerinden geldiği kadar bu kurumlara bağışta bulunurdu. Çocuklarımız (bir dönem) boyunlarında kumbara bu 3 kuruma bağış toplardı.

Şehirleşme hareketi sonucu yaşam yerleri kalabalık hale gelince, insanlar yardıma muhtaç kimseleri şahsen tanıma ve izleme imkanını kaybedince bu kurumlara kurban bayramlarında ve diğer dini günlerde daha çok bağış yapılır oldu.

Derken bu 3 kurumda da yolsuzluk söylentileri ve iktidar çekişmeleri kamuoyunu şaşkına döndürdü.

O arada Mehmetçik Vakfı ve LÖSEV alternatif hayır kurumları olarak öne çıktı. Deniz Feneri belli çevrelerin desteğini sağladı. Ne yazık ki son kurban bayramında bu 3 kurumda da yanlış işlemler yapıldığı tesbit edildi.

Yöneticiler yanlış yapmış ise tabii ki cezalandırılacak. Fakat olan kurumlara oluyor. Kurumlara güven yitiriliyor. İnsanlar kime güveneceğini şaşırıyor. Yardım etmek isteyen ne yapacağını bilemiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018