Hatay dünyaya örnek olacak

Fikret ÇENGEL
Fikret ÇENGEL Bir Dünya Ekonomi [email protected]

Türkiye Tasarım Vakfı tarafından yürütülen “Hatay’ın Yeniden Canlandırılması” projesi, Hatay’ın tarihi ve yeni kent merkezinin yeniden hayat bulması, kültürel mirasının ve kent kimliğinin korunmasını amaçlıyor.

Türkiye Tasarım Vakfı, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokoller kapsamında, Hatay kent merkezlerinin ihyası için ihtiyaç duyulan tasarım ve planlama süreci tamamlandı. Projenin Antakya Merkez’de düzenlenen lansmanına Hatay Valisi Mustafa Masatlı, Türkiye Tasarım Vakfı Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Üyesi Mehmet Kalyoncu, Türkiye Tasarım Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Demirci, protokol ve davetliler katıldı.

Dayanışma ruhuyla çalıştık

 Hatay’ın Antakya başta olmak üzere, İskenderun, Kırıkhan, Defne ve Samandağ ilçelerinin merkezlerinde belirlenen pilot alanlarda, kentsel ölçekten detay ölçeğe kadar, farklı disiplinlerin yer aldığı tasarım süreçleri, TTV Hatay Tasarım ve Planlama İş Birliği Grubu liderliğinde 46 ulusal ve uluslararası ofis ile kolektif bir şekilde yürütüldü.

Bir hayalin hayata dönüşmesinin heyecanı içinde olduklarını vurgulayarak konuşmasına başlayan TTV Mütevelli Heyet Üyesi Mehmet Kalyoncu, lansmanın açılış konuşmasında, “Çok heyecanlıyız, çünkü sizlerle birlikte bir hayal kurduk ve sizler de bu hayali “hayata” dönüştürmemize izin verdiniz. İnşaat yapmak ile bir şehir kurmak çok farklı iki şey. İyi bir şehirleşmeyi herkesten önce başta Hataylılar istiyor ve hak ediyor.

Ve biz şuna inanıyoruz: Böylesine büyük bir yıkımdan sonra ülkemizdeki şehirleşmenin gidişatına yeni bir yön verebiliriz. Türkiye Tasarım Vakfı olarak gönüllülük ve sorumluluk bilinciyle vazife aldık. Bu projenin tamamını Bünyamin Derman Hoca’mız tek başına yapabilirdi ama 20’ye yakın mimarlık ofisi Türkiye Tasarım Vakfı çatısı altında buluştu ve birleşti. Dayanışma ruhuyla çalıştık ve en büyük saygıyı Hataylılara gösterdik” diye konuştu.

Bu proje bir “Rehber” olmalı

Hatay’ın Yeniden Canlandırılması Projesi’nin şehircilik tarihinde yerini aldığını da sözlerine ekleyen Kalyoncu, “Bu çalışma 1/100.000’ ve 1/25.000’lik planlarla ilişki kurup, 5.000, 1.000 ölçeğine kadar ve hatta pilot alanlarda en detaylı uygulama proje ölçeğine kadar tasarlandığı ve artık hayata geçmekte olan en somut örnek olarak şehircilik tarihinde yerini almıştır.

Yollarından, hastanelerine, yenilenebilir enerji kaynaklarından, havalimanlarına son 20 yılda büyük bir altyapı dönüşümünü tamamlamış olan ülkemizin artık odaklanması gereken üst yapı, şehirler ve kentsel yaşam kalitesinin artırılması olmalıdır. Bu proje depremden etkilenen diğer şehirlerimiz ve başta İstanbul olmak üzere deprem riski taşıyan şehirlerimiz için bir rehber niteliği de taşıyor” dedi.

Umutları ihya edecek

 TTV Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Demirci, tasarım odaklı yaklaşımı temel alarak Türkiye'nin sosyal ve ekonomik gelişimine katkı sağlama hedefiyle 2016 yılında kurulan Türkiye Tasarım Vakfı’nın, daha iyi bir dünya için tasarım farkındalığı oluşturmayı hedeflediğini söyledi.

Demirci proje hakkında şu bilgileri verdi: “Bir yandan bölgenin derin mirası korunurken, diğer yandan da bu şehirlerin gelecekteki doğal afetlere karşı da yanıklı olmasının temel alınması çok önemli. ‘Hatay’ın İhyası’ projesi, deprem sonrasında Hatay’ın tarihi ve kültürel mirasını korumayı, kent kimliğini yeniden canlandırmayı, daha güvenli, sürdürülebilir bir kentsel yapı oluşturmayı amaçlıyor.

Hatay'ın gelecek nesiller için dayanıklı, sürdürülebilir ve yaşanabilir olmasını sağlayacak bir vizyon oluşturmayı ve 50 hektarlık alanda yaklaşık 5 bin konutun tasarımını gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Önce biz umudun şehri Hatay’ı yeniden canlandıracağız, sonra o bizi ve umutlarımızı ihya edecek. Sunduğumuz bu projenin, Hatay’ın kıymetli tarihini koruyarak, gelecek nesillere aktarmak adına önemli bir adım olduğuna inanıyoruz.”

Proje ile sadece kent değil bir ekosistem kuruluyor

TTV Genel Müdürü Doç. Dr. Serhat Başdoğan ise “Hatay’ın Yeniden Canlandırılması” projesi ile, şehrin sahip olduğu potansiyeli ortaya çıkararak, kültürel ve ekonomik canlanmayı hedeflediklerini kaydetti. Doç. Dr. Başdoğan projeyle ilgili şu bilgileri verdi: “Antakya'nın yeni ve tarihi merkezinin kolektif kentsel belleğinin korunması gerekliliğine öncelik verdik. Kolektif bellek ve kentsel canlandırma literatüründen kavramsal yaklaşımlarla kurulan, mevcut kentsel planlama süreçlerine sosyo-mekânsal bir bakış açısı katmayı amaçladık. Çalışma, yerel halkın afet sonrasında hızla kentlerine yeniden entegre edilmesinin önemini vurgulayarak, yeniden inşa sürecindeki gecikmelerin kentsel hafızanın erozyonu üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmeye çalışmaktadır.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
3 bin üretici kurtulur 22 Ağustos 2024