Haset etme ne olur, çalış senin de olur

Orhan AKIŞIK
Orhan AKIŞIK KÜRESEL PERSPEKTİF [email protected]

Tunus ve Mısır'dan başlayıp Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da etkili olan Arap Baharı'nın okyanusu aşıp ABD'yi de etkisi altına alacağı söylenmiş olsaydı, herhalde çoğu buna gülüp geçerdi.

"Occupy Wall Street" (Wall Street'i işgal edin) sloganıyla üç hafta önce Manhattan'ın finans merkezinde başlayan olaylar dalga dalga ülkenin diğer eyaletlerine yayılıyor. New York'un dışında, San Francisco, Los Angeles, Boston, Chicago, Washington, Indianapolis ve Cincinnati kitlesel olaylara sahne olan önde gelen kentler arasında. Ekim'in ilk günü New York'un ünlü Brooklyn Köprüsü'nü kapatan göstericilerle polis arasında çıkan olaylarda 700 kişinin tevkif edildiği söyleniyor. Protesto olaylarının nedenleri esas itibariyle ekonomik; yüksek işsizlik ve bunun gelir dağılımında yol açtığı bozulmanın halkın tahammül gücünü zorlaması dışında, büyük finans kuruluşlarının aşırı kar hırsının neden olduğu kriz ve lobi kuruluşlarının politikacılar üzerindeki etkisi bunlar arasında öne çıkanlar.

Cumhuriyetçi Parti'nin Başkan adaylarından Herman Cain ve Newt Gingrich, CBS kanalında Bob Schieffer tarafından geçtiğimiz pazar sunulan "Face the Nation" (Ulusla Yüzleş) programında ağız birliği etmişçesine olayların kapitalizm ve pazar ekonomisi karşıtı olduğunu belirttiler. Godfather's Pizza zincirinin eski genel müdürlerinden Herman Cain'in son kamuoyu yoklamalarında reytingi sürekli artıyor. Herman Cain yarışta şimdilik, Texas Valisi Rick Perry'yi geride bırakıp, Mitt Romney ile durumunu eşitledi. Cain'e göre, protesto eylemlerinin altında zenginliğe karşı duyulan kıskançlık var. Obama gibi bir siyah olan Cain, olayların kapitalizm ve pazar ekonomisi karşıtı olduğunu; halbuki kapitalizmin ve serbest pazar ekonomisinin, ABD'nin dünyanın en büyük ekonomisi haline gelmesinde en önemli olgular olduğunu söyledi. Cain, Wall Street'i ve büyük bankaları suçlamanın doğru olmadığı; finansal krizin ve işsizliğin hükümetin yanlış politikasının sonucu olduğu görüşünde. Programın diğer konuğu Newt Gingrich de Cain'den farklı bir görüş ortaya koymadı. Clinton döneminde Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu sağlamasıyla Temsilciler Meclisi Başkanı olan Gingrich'e göre de olaylar, Başkanın zenginlere karşı yürüttüğü sınıf savaşının bir tezahürü olup; geleneğinde çok çalışma ve insanın kendisi için daha iyi bir gelecek inşa etme düşüncesi yerleşik Amerikan halkına yabancıydı. Milyonlarca işsizin Steve Jobs'dan örnek almaması nasıl düşünülebilirdi.

Gingrich, özel sektör karşıtı bu görüşlerin kötü eğitim kurumlarından başlayarak topluma yayıldığını; Wall Street protestocularının, aptalca fikirleri kendilerine aşılayan bu kötü eğitim sisteminin ürünü olduklarını söylemeyi de ihmal etmedi. Şimdi ister misiniz, Gingrich'in sözlerine bakıp çoğunluğu Asya ülkelerinden, özellikle de Çin'den binlerce talebe ABD'ye gelmekten vazgeçsin? Sen bir taraftan kapitalizmi ihraç etmeye çalış, öte taraftan Çinli'ye kapitalizm karşıtı görüşleri aşıla. Çelişkinin bu kadarı da fazla değil mi?

Hazır söz Çin'den açılmışken, geçen hafta açıklanan işsizlik rakamının döviz politikasıyla ilgili bu ülkeye yönelik suçlamayı tekrar alevlendirdiğini de belirtelim. ABD'li politikacılar, ekonomide işler ne zaman kötüye gitse bunun Çin'in parasını suni olarak düşük değerli tutmasından kaynaklandığını söyleyip dururlar. Politikacılara bu defa FED Başkanı'ından da

destek geldi. Bernanke, yuanı düşük değerli tutmakla Çin'in küresel ekonominin kısa zamanda toparlanmasının önüne geçtiği görüşünde. Yani Çin, düşük değerlenmiş parasıyla bir nevi damping yapmış oluyor. 3.2 trilyon dolara ulaşan döviz rezervlerine bakılırsa bunda gerçek payı yok değil. Uzun yıllardan beri bir yaptırıma yol açmayan bu suçlamayla ilgili bir tasarı, Senato'dan geçti. Yasalaşması için Temsilciler Meclisi'nden de geçip Obama'nın onayını alması gerekiyor. Fakat, Temsilciler Meclisi Başkanı Cumhuriyetçi Boehner tasarıyı Çin-Amerika ilişkileri açısından tehlikeli bulduğunu söyleyip oylamaya karşı çıkacağını belirtti.

İşsizliğe ve istihdama ilişkin bu görüşler, neoklasik iktisatçıların etkisindeki Cumhuriyetçilerin ekonomiye bakışlarının bir uzantısı olsa da, bu defa kantarın topuzu kaçmış görünüyor. Cain ve Gingrich'in söylediklerinden işsizlerin, devletten ve özel sektörden fazla bir şey beklemelerinin doğru olmadığı; kendi başlarının çaresine bakmalarının istendiği çıkarılabilir. Ağır geçen resesyonlar sonucu bazı işsizlerin çareyi kendi işlerini kurmakta bulduğu bir gerçekse de, bunun okyanusta bir damla olduğunu söylemeye de gerek yok. Öte yanda, milyonlarca işsiz ise aşırı kâr hırsının yol açtığı krizin ceremesini çekmeye devam ediyor. O halde, büyük ölçüde çalışanların kontrolünde olmayan nedenlerden dolayı ortaya çıkan işsizlikte işsizleri suçlamak ne derece adil, diye sormak gerekiyor.

Herman Cain konuşmasını şöyle sürdürdü: "Babam Cadillac kullananları gösterip bak derdi; bunları arabalarından indirip biz yerlerine geçmeyeceğiz. Çok çalışıp, aynı arabadan biz de edineceğiz". 1945 yılında Tennessee eyaletinin Memphis kentinde fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Cain'in çocukluk ve gençlik dönemleri ABD'nin İkinci Dünya Savaşı sonrası ekonomik şahlanış dönemine rast geliyor. İşin bol olduğu, milli gelir artışıyla birlikte orta sınıfın geliştiği, gelir artışından toplumun tüm kesimlerinin yararlandığı, işçi sendikalarının güçlerine güç kattığı dönemler. O zamandan günümüze çok şey değişti; köprünün altından çok sular aktı. ABD sayesinde Avrupa ayağa kalktı; Soğuk Savaş döneminin bitmesiyle irili ufaklı bir sürü yeni devlet ortaya çıktı; bir zamanlar üçüncü dünya sınıflaması içinde yer alan bir çok ülke ABD'ye rakip hale geldi. İş aslanın ağzından midesine iniverdi. İşsiz olanların içinde oldukları durum çok acı ama Herman Cain gibi ABD tarihinden bihaber politikacıların hallerinin de onlardan gelir kalır yanı yok. Bir de Başkan olmaya kalkmıyorlar mı?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Vekalet savaşları 08 Ekim 2016
Clinton farkı 01 Ekim 2016
Sorun küreselleşmede mi? 27 Ağustos 2016