Hammaddesi bizde olmayan üründen katma değer yaratmak
Socar&Turcas'ın dün temeli atılan Star Rafinerisi hammaddesi ham petrolü bizde bulunmayan ve ithal zorunda olduğumuz birçok petrokimya ürününün ülkemizde üretilmesiyle hem katma değerin önemli bölümünün bizde kalması, hem Petkim'in rekabet gücünün artması, hem de en büyük sorunumuz cari açığı bir nebzede olsun azalması sonucunu beraberinde getirecektir. Bu açıdan önemli ve başka alanlarda da örnek alınması gereken bir girişimdir.
Temeli dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından atılan Socar&Turcas ortaklığı 5 milyar dolarlık Star Rafinerisi 'Temel hammaddesi bizde olmayan bir alanda entegre tesitse katma değer yaratacak" çok önemli bir girişim. Ayrıca, bu yatırım 1500 dönümlü alanda tek noktada gerçekleşecek en büyük özel sektör yatırımı olma özelliğine de sahip olacak.
İki ay kadar önce CNBS-E'de "cari açık" konulu bir televizyon programında birlikte olduğum Socar&Turcas CEO'su Kenan Yavuz, hammaddesini bizde bulunmadığı için zorunlu olarak ithal etmek durumunda kaldığımız Petro-kimya ürünlerini entegre bir tesiste üreterek, dışa bağımlılığımızı ve cari açığı azaltabileceğimizi söyleyip, kendilerinin bu alanda önemli bir yeni yatırım projesinin temelini atıp hayata geçireceklerini söylemişti.
Dünkü temel atma töreni sonrası telefon açarak tebrik ettim ve arkasından "Hammaddesi ham petrolü bizde olmayan alanda yeni entegre tesisinle neler üretip ne fayda sağlayacaksın?" diye sordum.
"İthal edilen önemli dört kalem ürün motorin, jet yakıtı, nafta , LPG ile başka bazı Petro kimya ürünlerini bu yeni kuracağımız rafineride üreterek, hem şirket olarak dışa bağımlılığımızı sıfırlayacağız, hem ülkenin bu yıl 7.5 milyar dolar ithalat yaptığı bu ürünlerde dışa bağımlılığı azaltacağız. Şirketimizin rekabet gücünü artırma imkanı elde edeceğiz. Rafineriyi yakıt üretimi ile sınırlı olarak düşünmemeliyiz. Petro kimyanın ilk temel basamağı olarak ele alıp katma değerli ürünlerin üretildiği bir alan olarak görmeliyiz. Petrolü olmayan Almanya Petro kimyadan 100 milyar dolarlık üretim yapıyor, önemli oranda ihracatı var. Bizim bu yatırımımız 2015'te bittiğinde biz ithalatını azaltacağımız ürünlerle 2 milyar dolarlık katma değer sağlayıp cari açığın azalmasını katkıda bulunacağız. Ardından yatırımlarımıza 2030 yılına kadar iki aşamada daha devam edeceğiz. Ayrıca, Limanımızla lojistik ve enerji kaynağımızla da imkan yaratacağız. Ama bizim yatırımımız ithalatın bir kısmını ortadan kaldırabilecek. Onun için benzeri bir yatırımla daha Petro kimya ithalatımızın daha da azalmasına ihtiyaç var."
Kenan Yavuz'un bu açıklaması bana her üründe üretim sürecinin ne kadarının bizde olması gerektiğini hesaplamamız ve ne kadar yerlileştirebileceğimizi düşünmemiz gerektiğini bir defa daha hatırlattı. Birçok ihraç ürünümüz içersinde önemli ölçüde ithal hammadde ve ara malı bulunması, ihracat ürünlerimizin tek tek gözden geçirilerek içersinde yerlileştirebilecek bölümleri saptayarak yeni projeler üretmemizin zorunlu kılıyor. Aynı şekilde zorunlu ithal etmemiz gereken hammaddelerle üretilen ürünlerin ülke içersinde entegre üretimiyle katma değer elde edilebileceğini de gösteriyor.
Artık neyi ihraç ettiğimizden önemli olanın üretim zinciri içersinde bize kalan katma değerin ne oranda olduğuna ve nasıl yükseltilebileceğine bakmalıyız. Aynı şekilde hammaddesi bizde bulunmayan üretimlerde de entegre üretimlerle katma değeri bir kısmının ülkemizde nasıl kalacağını ele almalıyız. Ancak bu şekilde en önemli sorunumuz olarak görülen cari açığı azaltabiliriz.
Socar& Turcas'ın bu yeni Star rafineri yatırımı bu açıdan önemli bir örnektir. Kenan Yavuz'un açıklamaları da bu alanda daha yapabilecek çok önemli işimiz. Atabilecek adımımız olduğunu ortaya koymaktadır…