Haksız/yıkıcı rekabete karşı ‘en büyük koz’…
Ticari etkinlik’ için bilgi alışverişinin gerekliliği, insanoğlunun varlığından bu yana biliniyor…
Örneğin, Mezopotamya’da, “İnşaatta çalışma karşılığında buğday verilecek” haberini, halka yaymak için güvenilir, güzel sözlü, hitabeti iyi, şiirsel ifadesi kuvvetli insanlar seçiliyor…
***
‘Ekonomi haberciliğinin temeli sayılan’ bu haberciler, farklı coğrafyalarda, farklı toplumlarda, farklı tavırları olsa da;
(İslamiyette dellâl/dallâl/ yol gösteren)/(Osmanlıda tellal) dönemlerinin medyası olarak nitelendiriliyor…
***
Ekonomi haberciliğindeki sıçrama ise ‘sanayi devrimi’ ile yaşanıyor…
İhtiyaç büyüyor ve 1888’de İngiltere’de Financial Times, 1889’da da ABD’de Wall Street Journal gibi köklü ekonomi gazeteleri doğuyor…
***
Türkiye’de ise 24 Ocak 1980 kararları:
Ekonomi haberciliğindeki gelişimi hızlandırıyor…
***
2 Mart 1981 tarihinde Nezih Demirkent, Dünya Gazetesi’ni ekonomi gazetesine dönüştürerek, Türkiye’de bir ilki gerçekleştiriyor…
Gazetenin ‘abone ve aboneye dağıtım’ modelini geliştirmesi ise farklı ‘bir ilk’ olarak tarihe geçiyor…
Yıkıcı rekabete nasıl dayanılır?
Kuraldır; rekabet edebilmelidir üreticiler/şirketler/ ülkeler:
Bir yanda, finansal olarak güçlü rakipler…
Bir yanda, kural tanımadan, ‘haksız rekabet’ araçlarını kullanan ve rekabet edebilirliğini kısıtlayan/baskılayan rakipler…
Diğer yanda, rasyonel olmayan uygulamalar ve dışsal nedenler sayesinde yaşanan krizler…
Yanında, ‘furya’, ‘o yaptı, ben de yaparım/yapabilirim/ yapmalıyım’ gibi kültürler...
Ve bu sayede buharlaşan ‘rasyonel planlamalar’…
***
Bir üretici/şirket/kurum/ ülke bu engelleri nasıl aşar?
Ve 10, 20, 30, 40; hatta 45 yıl nasıl yaşar?
Okurun güven ve desteği ‘en büyük güç’…
Tarafsız, bağımsız, ‘Anadolu’da ki iş dünyasının en küçük sorununu dahi kamuoyuyla paylaşma arzusu’ ile sorgulayan, soruşturan ve analiz eden haberciliği sayesinde ‘okurunun desteği ve güveninden’ aldığı güçle gazeteniz DÜNYA bugün 45 yaşında…
Ben de şahitlik ettim, üniversitenin (Hacettepe İktisat) ilk yılında çalışmaya başladığım “gazetemin”, son 30 yılına…
Haksız rekabete karşı en büyük koz…
Nezih Demirkent’in, çalışmak isteyen herkese, tecrübesizliğine, yaşına, okuluna, çalışma saatlerine bakmadan imkan tanıması:
Yüzlerce arkadaşım gibi, benim de gazetecilikten öte, ekonomiyi, ülkenin/dünyanın sorunlarını, çözüm için uygulanabilecek başarı modellerini, yanlış/doğru politikaları yaşayarak/yaparak/ görerek öğrenebilmemin önünü açmıştı...
21 yaşında, henüz öğrenciyken, dönemin başbakanına/bakanlarına iş dünyasını zora sokan/sokabilecek politikalar ile ilgili sorular sorabiliyordum ve Nezih Demirkent’e göre mesleğin zirvesindeydim…
Sürekli tekrarlardı çünkü Demirkent, “‘Bizim mesleğin zirvesi muhabirliktir”…
VELHASIL
Öğrenciyken stajyer olarak başlayan, hatta DÜNYA Gazetesi dağıtımı yapan, o yolla gazete okuma alışkanlığı kazanan, abone ile ilişkiler kurup haberciliği ve takibini temelden öğrenen ve bu sayede kendini geliştirip ‘bölge/ haber müdürü/ temsilcisi’ olan onlarca arkadaşımız var…
Odalar, bürokrasi, bakanlık, siyasi partiler, başbakanlık muhabirliği yapıp Anadolu’nun çeşitli illerinde deneyim kazanıp, büyükşehir temsilciliklerimizin yöneticiliğine atanan da onlarca arkadaşımız var… Muhabirlik/sektörel haberler yaparak Editör/Yazı İşleri/Haber Müdürü olan da onlarca arkadaşımız var…
***
Kısacası, temel alanlarda çalışmadan, başarı sağlamadan, liyakat/ehliyet eksiği ile sorumluluk verilen/üstlenen kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmemişti DÜNYA’da, şahitlik ettiğim son 30 yılda… Yeni bir fikir; o fikri geliştirme çabası; tarafsızlıktan ayrılmama gibi ilkelerle ‘doğru veri/haber ihtiyacını’ karşılayabilme farklılığı ve bu sayede kazanılan ‘okuyucu güveni’ de yıkıcı rekabete rağmen 45 yıl ayakta kalabilmenin formülleri arasında…
TEŞEKKÜR…
Nezih Demirkent okulunda yetenek geliştiren, DÜNYA’yı ailesinin ferdi görüp/sahiplenen ve okuyucularına en nitelikli/doğru bilgiyi vermeye çabalayan İstanbul ve Anadolu’daki arkadaşlarıma; Bu kültürün devamını sağlayan Didem Demirkent’e; DÜNYA’nın yola ilk günkü ilkeleri, heyecanı ve daha güçlü hedefleriyle devam etmesi için elini taşın altına koyan DÜNYA Gazetesi İmtiyaz Sahibi Umut Güner’e; Ve tabi ki gelişmemize ve daha iyi olmak için gösterdiğimiz çabaya ‘destek/omuz veren’, ‘kıymetli okuyucularımıza’ teşekkür ediyor;
DÜNYA’ya, ‘doğru/nitelikli haber ihtiyacını’ aynı ilkelerle karşılayacağı nice yıllar diliyorum…