Güvensizlik, yatırımı da tüketimi de engelliyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Türkiye'de şirketlerin ve insanların gelirleri belli ölçülerde azalacak. Ama yatırımlar ve tüketim gelir azalışı başlamadan gerileme sürecine girdi.

Bunda en büyük etken insanların yarın konusundaki endişeleri. Güven eksikliği.

İyi de insanlar neye bakarak yarınlarından korkuyor, güven yitiriyor?

Tüketicinin güvenini,tüketim eğilimini ve tüketicinin beklentilerini gösteren 3 endeksimiz var.

Acaba bu endeksler hangi eğilimi yansıtıyor? Başka anlatımla hangi kesimdeki, hangi gelir grubundaki tüketicinin güvenini gösteriyor?

Hurşit Güneş, Milliyet'teki köşesinde bu endekslerden söz ediyor. Ve endekslerin hangi gelişmelerden etkilendiğini anlatıyor.

Önce Hurşit Güneş'in endekslerle ilgili açıklamalarını okuyalım. Hurşit Güneş diyor ki,

Tüketici güveni kasım ayında rekor düzede, 72.2 oranında düştü.

 Aşağıdaki tablonun ilk sütununda son 1 aylık, ikinci sütunda ise son 12 aylık yüzde değişim veriliyor.

(% Değişim)

Son 1 ay Son 12 ay

Tüketici Güven Endeksi -1,6 -72,2

Tüketim Eğilimi Endeksi -5,1 -50,1

Tüketici Beklenti Endeksi +2,4 -68,1

Hurşit Güneş'e göre, Tüketici Güven Endeksi'nin son 12 ayda yüzde 72'den fazla düşmesi, yaşamsal bir değişim anlamında. Yani tam bir çöküşe işaret ediyor. Bu endeks yayımlanmaya başladığı tarih olan 2002'den bu yana böylesi bir değeri hiç görmedi.

Son 12 ayda Tüketim Eğilimi'nin daha sınırlı düştüğü görülüyor. Dikkat edilirse, 12 aylık düşüş sadece yüzde 50 kadar. Ancak ekim ayında güven ve umutlar hızla dağılınca tüketicilerin yatırım kararı sayılabilecek dayanıklı mal alma iştahları azalıyor

Ekim ayında Tüketici Beklentisi'nin, az da olsa, belirgin biçimde düzelme gösterdiği görülüyor. Ancak bu abartılmamalı. Çünkü yıllık bazda (geleceğe ilişkin) Tüketici Beklentisi yüzde 68 düşmüş.

Yani umutsuzluk egemen olmuş. Gerçi son ayda bir parça olumlu beklentiler biraz toparlanmış.

ABD'de yeni başkanın seçilmesi, gelen olumsuz haberleri kanıksama ve petrol fiyatlarındaki düşüş moral pompalamış. Belki de bir düzelme...

Maneviyat yahut da morallerin bozulduğu bir ülkede ulusal para elbette değer kaybeder. Fakat aslında kur morale değil, moral kura bağlı. Keyfimiz yerindeyse kur da düşük oluyor.

 Keyfimiz kaçtı mı, kur tırmanıveriyor. Kısacası, ekonomik gelişmeleri psikolojik etmenlere bağlamaktan çok, moralleri ekonomik gelişmelerle açıklamak daha doğru.

IMF'den para geliyor. Kur son zamanlarda gevşiyor. Hatta düşen petrol fiyatları da çeşitli etkiler yapıyor. Özetle, Tüketici Güven Endeksi aralık ayında toparlayabilir.

Hurşit Güneş güven endekslerinde ABD başkanlık seçimininin ve petrol fiyatlarındaki değişimin etkisinden söz ediyor. Güvene bağlı olarak kurun değiştiğine işaret ediyor.

Hurşit Güneş'in anlatımı finans çevreleri gibi dıştaki gelişmeleri anında izleyen kesim için geçerli. Ama acaba Anadolu halkının moral, Anadolu'daki işyerlerinin morali nasıl oluşuyor.

Dünyayı izlemeyen kesimin moralini hangi haberler bozuyor.

Bu konuda politikacıların ekonomik sorunlara yalklaşımlarının yazılı ve görsel medyada yayınlanan abartılı felaket haberlerinin acaba rolü nedir? Bu konu tartışılmalıdır.

Son zamanlarda Türkiye'de iktisatçılar, yazarlar, politikacılar topluma abartılı şekilde felaket senaryoları pompalamaya başladı. Kendi yarattığımız korku sonunda bizi esir alıyor. Kendi kendimizin moralini bozuyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018