Güney Kore'ye ilaç ihracatımız yüzde 260 büyüdü

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

 

Avrupa ve Asya’nın büyük ilaç firmalarını biraraya getiren CPhI Istanbul İlaç Fuarı Haziran ayında İstanbul'da gerçekleşti. CPhI, fuar kapsamında, araştırma ortakları Global Business Reports (GBR) ve aynı zamanda resmi ortağı olan İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) ile birlikte, sektör yöneticilerinin görüşlerine dayanarak hazırladığı Türkiye ilaç Sektörü Raporu 2015’i yayınladı. 

CPhI Istanbul 2015 İlaç Fuarı'nı düzenleyen UBM EMEA (Istanbul) Türkiye Operasyonlarından Sorumlu Başkanı Haluk Balcı'ya raporun detaylarını sorduk. Yorumları şöyle: 

Türkiye pazarı yüzde 8.8 büyüdü

"Türkiye Pazarı Raporu 2015 verilerine göre; Türkiye ilaç pazarı 2014 yılında önceki yıla oranla yüzde 8,8 oranında büyüyerek 14.6 milyar Türk Lirası değerine ulaştı. Ünite satışları yine bu dönemde yüzde 2,7 artış ile 1.82 milyar üniteye ulaştı. 2009 ve 2014 yılları arasında, bu dönemin ilk üç yılında düşüşte olan orijinal ilaç pazarının değeri, yalnızca 2013 ve 2014 yıllarında artış gösterdi ve geçtiğimiz beş yılda ortak pazar büyümesinin yüzde 8,9'a ulaşmasına olanak sağladı. Muadil ilaç pazarı ise 2009'dan 2014'e kadar yalnızca yüzde 6,7 büyüme gösterdi. Yurtiçi pazarının kısa ve orta vadede yıllık ortalama olarak yüzde 5-6 oranında bir büyüme kaydetmeye devam edeceği tahmin ediliyor. Ayrıca, 2009'da 474 milyon dolar çizgisinde seyreden komple ilaç ihracatı o zamandan bu yana, geçtiğimiz beş yılda yüzde 80 oranında büyüyerek 2014 yılında 856 milyon dolara ulaştı. Dolayısıyla pek çok üretici firma için gelgitin yön değiştirdiğini söyleyebiliriz. Bu durum büyük oranda 2012 ve 2013'te yabancı pazar satışlarında gerçekleşen çift rakamlı büyümeden kaynaklandı. Öte yandan, Türkiye'de yükselen ekonomik duruma rağmen yurtiçi ilaç imalatı pazarı giderek daha varlıklı hale gelen, yaşlanan ve büyüyen nüfustan henüz tam olarak yararlanmış değil."

Büyüme karlılığı artırmadı

"Rapora göre; sektörün kârlılığı geçtiğimiz iki yılda bütünüyle düşüşe geçmiş durumda. Bunda rol oynayan iki etmen söz konusu: Kur dalgalanması ve Türkiye'nin fiyat referans sistemi. Örneğin son yılda ilaç sektöründe yüzde 10 büyüme görülürken Türk Lirası yüzde 25'in üzerinde değer kaybetti, dolayısıyla ülkenin ilaç pazarının büyümesi kârlılıktaki düşüşleri dengelemede yetersiz kaldı. Bu durum kısa vadede üreticileri daha yüksek kâr marjına sahip ürünler aramaya yöneltiyor, bu noktada da özel ürünler ve onkoloji, bölgesel büyümenin görüldüğü kilit pazarlar oluyor. Türkiye Pazarı Raporu 2015, orta vadede ileriye baktığımızda bu değişimin ivme kazanacağını ve pazara tamamen özel bakım ürünlerinin hakim olacağını öngörüyor. Türkiye kurulu olan kapasite, üretim standartları ve teknoloji açısından şu anda ileri düzey bir ilaç sektörüne sahip. Sektör 300 ilaç şirketinden oluşuyor. Yaklaşık 8 bin ilaç üretiliyor ve yaklaşık olarak 30 bin kişiye istihdam sağlanıyor. Bu hacim ve 7 milyar doları tutarında cirosu, Türkiye ilaç pazarını dünyanın 16. ve Avrupa'nın 6. en büyük pazarı yapıyor."

Biyo-benzer ürünler gelecek vadediyor

"Bugün Türkiye'de biyo-benzer ürünlerin hem güvenli hem de maliyetten tasarruflu olduğu yönünde bir anlayış hakim. Bu nedenle pek çok Türk şirketi şu an biyo-benzer, yani biyolojik olarak benzer ürünlere gelecekte satışları artıracak olan bir kalem olarak ve özellikle de AB'ye bir ihraç ürünü olarak bakıyor. Uluslararası şirketler de biyo-benzer ürün geliştirmeyle Türkiye'de ileri adımlar atmaya çalışıyor. Şu an bu ürünlere odaklanmış çok sayıda Türk işletmesi var ama kaynak yetersizliği bu alanda önemli bir sıkıntı."

İhracat pazarları değişiyor

"Bugün Türk ilaç üreticilerinin ürün ihraç ettiği pazarlar geniş ölçüde dağınık halde ve 170 ülkeye yayılmış durumda. Bu pazarlar arasında başta gelen ülkeler Güney Kore, İsviçre, Almanya, Irak, İran, Rusya Federasyonu, ABD ve Azerbaycan. En fazla göze çarpan trend geçtiğimiz yılda Rusya'ya tedarikte yüzde 80 oranında büyüme ve Güney Kore'ye ihracatta yüzde 260 oranında büyüme oldu. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki geleneksel pazarlarda siyasi istikrarsızlık ve bölgesel çatışma nedeniyle geçici olarak duraklama görülüyor. Bu da Rusya'da ve daha şaşırtıcı bir şekilde de Doğu Asya'da yeni ihracat pazarlarında patlamaya yol açtı. Bu arada Rusya İlaç Kurumu 2020 itibarıyla Rusya'nın toplam ilaç pazarının yüzde 80'inin yurtiçinden karşılanacağını duyurdu. Ancak Kazakistan gibi bazı yakın ülkeler bu yurtiçi pazarına dahil edilecek ve ürettikleri ürünler yerel olarak sınıflandırılarak, yakında ithal edilen ürünlere gelecek olan düzenleme değişikliklerinden muaf olacak. Bu da özellikle Rusya ilaç pazarına giriş yapmayı hedeflerken nerede üretim üslerine yatırım yapacağını düşünen Türk firmaların kalkınma stratejilerinde çok büyük bir etkiye yol açacak. Özellikle Türk üreticiler Rus ilaç pazarındaki büyüme potansiyelinden yararlanmak için yakın Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinde yeni tesislere yatırım yapmaya yoluna gidecek."
 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar