Gümrüklerin geleceği
Dünya üzerinde yer alan ülkelerin birbirleri ile olan ticareti gün geçtikçe artıyor. Ve belli ki bu artış hiçbir zaman da sona ermeyecek. Gerek lojistikteki gelişimler, gerekse internetin yaygınlaşması ile ticaret ve ikili ilişkiler her geçen gün daha da gelişiyor. Daha önce de kaleme aldığım üzere, bu değişimlerin ve ilerlemelerin acaba ileride sınırlar kalkacak mı sorusunu da akla getirmesi son derece doğal karşılanmak durumundadır.
Geçtiğimiz gün halen İcra Kurulu Başkanlığı'nı yürüttüğüm ÜNSPED'in tertip ettiği “Gümrük Mevzuatındaki Değişimler ve İş Dünyasına Yansımaları" konulu konferansta da işte tam bu konuları ele aldık. İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar'ın da açılış konuşmasında verdiği mesaj ülkemizdeki ve dünyadaki dış ticaretin ne denli hızla geliştiği ve bu gelişmeler esnasında gümrük mevzuatının da değişimlere uğradığı ancak bu mevzuatların dış ticaretin gelişiminde de ne denli önem taşıdığı yönünde idi. Yine açılış konuşmalarında yer alan Akdeniz İhracatçılar Birliği Başkanı Adnan Ulubaş ve Kültür Üniversitesi İİBF Dekanı Prof. Dr. Durmuş Dündar'da benzer mesajlar vererek gümrüklere her zaman gereksinim olacağını ve mevzuatlarında mutlak suretle çağa ayak uydurmak zorunda olduğunun altını çizdiler. Türkiye'nin dış ticaretinin son 15 yılda çok hızlı bir ivme ile arttığını ve milli gelir içerisindeki payının % 50' ler mertebelerinde olduğuna dikkat çektiler.
Konferansta diğer konuşmacılar mevzuatlarda meydana gelen değişikliklerden söz ederken son bölümde yer alan panelde katılımcılar tarafından sorulan sorular ise ilgi çekiciydi. Örneğin, Türkiye'deki uygulamaların bazılarının Gümrük Birliği'ne uygun olmadığına dair yöneltilen bir soruya verilen cevapta bu yöndeydi. Diğer bir deyişle ülkemizdeki gümrük uygulamalarının bazılarının Gümrük Birliği'ne uyumlu olmadığı ve Avrupa Birliği'ne tam üye olmadığımız sürece de mevzuatımızdaki aksaklıkların düzelmeyeceğine de işaret edildi. Yine panelde gelen bir soru üzerine bu kez verilen diğer bir cevap ise gümrük mevzuatımızın son derece detaylı ve sürekli değişime uğradığı, yanı sıra bu değişimlerin de çağın gerektirdiği; gerek üretici, gerek tüketici, gerekse ürün güvenliği ve standardı açısından toplumu korumaya yönelik gelişmelerden kaynaklandığı vurgulandı. Kapanışta ise ben katılımcılara bir kez daha, Dünya var oldukça ülkelerin korumacılığı elden bırakmayacağını ve bunun da gümrükleri hiç bir zaman ortadan kaldıramayacağını, bilakis gereksinimin artacağını belirttim. Dış ticarete yönelik devlet yardımlarının da detaylı bir şekilde ele alındığı konferans, mevzuatımızın basitleştirilmesi ve kağıtsız dönemin başlama temennileri ile son buldu.