Gümrük Mevzuatında menşe kavramı ve önemi
Menşe kelimesinin Türk Dil Kurumu Güncel Sözlük’teki anlamı şu: “Başlangıç, bir şeyin çıktığı yer, köken, kaynak, sebep”. Gümrük ve dış ticaret uygulamaları açısından ise bir eşyanın ekonomik anlamda milliyeti. Yani üretilen bir ürün hangi ülkenin vatandaşlığını taşıyor ve yine hangi ülkenin ürünü olarak kabul edilmeli sorusuna cevap arayan menşe konusu aslında gümrük mevzuatının belki de en karmaşık konusudur. Çünkü günümüzde pek ürünün üretimi tek bir ülkede yapılmıyor, işletmeler fayda-maliyet analizleri yaparak ve her bir ülkenin uzman olduğu alanları dikkate almak suretiyle ürünlerin üretim aşamalarını birden fazla ülkede gerçekleştirebiliyor.
Gümrük mevzuatı bakımından ise menşe kavramı, bir ürünün hangi ülkede üretildiğinin cevabından çok daha fazlasını ifade ediyor. Zira günün sonunda ithalatta ödenecek vergilerin miktarı eşyanın menşeine göre belirleniyor. Çünkü ithalat işlemlerinde tahsil edilen gümrük vergilerinin miktarını tayin eden üç ana kriter var:
1-Gümrük Tarifesi,
2-Eşyanın Gümrük Kıymeti,
3-Eşyanın Menşei
Tercihli menşe ve tercihsiz menşe
Gümrük mevzuatında menşe kavramı, tercihli ve tercihsiz menşe olarak ikiye ayrılmaktadır. Gümrük Kanunu’nunda her iki menşe türüne ilişkin ilgili madde hükümlerine bakıldığında aslında ne anlama geldiklerini madde metinlerinden anlayabilmek maalesef pek de kolay değildir.
Tercihli menşe adından da anlaşılacağı üzere ülkelerin kendi aralarında imzaladıkları ikili veya çok taraflı anlaşmalar veya tek taraflı olarak idari düzenlemeleri ile herhangi bir ülke menşeli eşyaya normalde belirledikleri ithalat vergileri oranından daha düşük ya da sıfır oranında ithalat vergileri uygulamalarını ifade etmektedir.
Ülkelerin ikili veya çok taraflı anlaşmalar yoluyla bu mekanizmayı işletmeleri halinde bunun adı çoğunlukla “Serbest Ticaret Anlaşması” olur. Dolayısıyla bir ülke diğer bir ülke ile serbest ticaret anlaşması imzaladığı zaman, anlaşma imzaladığı ülke menşeli ürünlerin kendi ülkesine normal tarifeden daha düşük veya sıfır oranında gümrük tarifesi ödenmek suretiyle ithalatına müsaade etmiş olur ve kendisi de karşı ülke nezdinde aynı kolaylıktan istifade eder.
Bu kavrama tercihli menşe denmesinin sebebi, serbest ticaret anlaşmaları imzalayan ülkelerin birbirlerinin menşeini taşıyan eşyanın ticaretini, gümrük duvarlarını indirmek suretiyle yapmayı, anlaşmaya taraf olmayan diğer ülkeler menşeli eşyaya nazaran tercih etmeleridir. Zaten tercihli menşe uygulamalarından yararlanan eşyaya ithalatta uygulanan gümrük tarifesine de tercihli tarife denmesi bundandır.
Tercihli olmayan menşe kavramı ise bu durumda kısaca tercihli tarife uygulamalarından yararlandırılmak istenmeyen eşyaya tatbik edilen menşe kuralları olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla bir ülke herhangi bir ülkeden ithal ettiği eşyaya, normalde diğer ülkelere uyguladığı ithalat vergilerini uyguluyor ise bu durumda tercihsiz menşe söz konusudur. Çünkü her iki ülke birbirleri açısından herhangi bir ayrıcalık arz etmemektedir, yani tercihli değildir ve aralarında gümrük tarifelerinin indirilmesi veya kaldırılmasına yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır. Buna paralel olarak tercihsiz menşe uygulamalarına konu olan eşyaya uygulanan gümrük tarifelerine de tercihli olmayan tarife denir çünkü bu durumda ülkeler birbirlerini tercih etmemiştir.
Tercihli menşe uygulamalarından nasıl faydalanılır?
Genel olarak ülkelerin birbirleri arasında imzaladıkları serbest ticaret anlaşmaları ve eki metinlerde, anlaşmaların hangi ürünleri kapsadığı, anlaşma kapsamı ürünlerin karşı ülkede gümrük tarifesi indirimlerinden faydalanması için menşe ispat belgesi olarak düzenlenecek belgelerin türleri ve bu belgelerin taşıması gereken içerikler açıkça belirtilir.
Örneğin Türkiye’nin imzaladığı hali hazırda yürürlükte olan 20 serbest ticaret anlaşması mevcuttur. Singapur, Fas, Tunus ve İsrail bu ülkelerden sadece bazılarıdır. Yukarıda bahsettiğimiz açıklamalar çerçevesinde Türkiye, Serbest Ticaret Ticaret Anlaşması imzaladığı ülkelerden ithal ettiği ve bu ülkelerin menşeini taşıyan eşyaya, ithalatta ya sıfır oranında gümrük tarifesi uygulamakta veya normalde uyguladığı gümrük tarifesinden daha düşük oranda gümrük tarifesi uygulamaktadır.
Sonuç olarak ithalat yapan firmaların tercihli menşe uygulamalarından yararlanarak tercihli gümrük tarifeleri üzerinden gümrük beyanlarını yapmaları durumunda, ilgili serbest ticaret anlaşmaları ve eki metinlerde yer alan ve eşyanın tercihli menşeini ispata yarayan doğru belgeleri gümrük idaresine ibraz etme noktasında son derece dikkatli olmaları gerekmektedir. Bu durum, özellikle Gümrük İdaresinin son dönemde menşe konusuna özel bir önem atfediyor olması ve yine son günlerde dış ticaret yapan firmaların eşyanın menşeinin yanlış beyan edilmesi veya doğru menşe ispat belgesinin gümrük beyanlarında sunulmaması sebepleriyle gümrük para cezalarına muhatap olmaları ile birlikte değerlendirildiğinde gümrük işlemlerinde hassasiyet gösterilmesi gereken konuların başında gelmektedir.