Güçlü kar, zayıf borsa ikilisi devam edebilir mi?
Dünya borsaları toparlanmaya çalışıyor. Beklentilerin üstünde şirket karları ve yeniden %3,0 seviyesinin altına gerileyen 10 yıllık ABD faizlerinin desteğiyle uzun bir aradan sonra Wall Street yeniden yükselmeye başladı.
Gelişmiş ülke borsaları ABD’nin önderliğinde Mart ayındaki zararlarını kapattı ve yükselen faizlere rağmen ayı karla bitiriyor. Güçlü şirket karları yükselen uzun vadeli faizlerin ve dolardaki kıpırdanmanın yarattığı korkuya rağmen hisse senetlerinin toparlanmasını sağlıyor.
S&P endeksini oluşturan şirketlerin karları 2018 yılında da güçlü performansını sürdürecek gibi gözüküyor. Bugüne kadar açıklanan karların yıllık artışı %25 düzeyinde gerçekleşti. Kar artışı beklentisi ise %19 civarındaydı.
Gelişmekte olan varlıklar ABD faizlerindeki artış ve güçlenmeye başlayan dolar karşısında gelişmiş ülkeler kadar dirençli bir seyir izlemedi. Gelişmekte olan para birimlerinin dolara karşı %2 civarında değer kaybetmesi hisse senetlerinin performansını da aşağı çekti.
Bozuk cari dengesi ve yüksek döviz borcu nedeniyle kırılgan bir görünüme sahip Türkiye varlıkları Mart ayında dünyadan sert bir şekilde (8 yp) negatif ayrıştı. Negatif ayrışmanın yaklaşık dörtte biri doğrudan Türk lirasının değer kaybından kaynaklanırken geriye kalan kayıpta uzun dönemli faizlerdeki artış, ve erken seçim dolayısıyla tırmanan politik gerginlik etkili oldu.
Gelişmiş ülke borsalarındaki yükselişin devamına paralel Borsa İstanbul’un da Mayıs ayına temkinli bir iyimserlikle başlamasını bekliyoruz. Beklentilerden yüksek gelen şirket karları ve Merkez Bankasının 75bp faiz artırımı sonrası Türk lirasındaki ve uzun vadeli faizlerdeki satış baskısının azalması hisse senetlerini destekliyor.
Ancak erken seçim öncesinde artan politik tansiyon, S-400 füzeleri nedeniyle Türkiye’ye aba altından sopa gösteren ABD açıklamaları, önümüzdeki hafta yapılacak halka arzlar ve sermaye artırımları nedeniyle piyasadan para çıkışları nedeniyle dünyanın gerisinde kalmaya devam edebiliriz.