Görünüm iyi ama, kırılganlık artıyor!...

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN dunyaweb@dunya.com



Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan mayıs ayı enflasyon rakamlarının sergilediği görünüm, bundan sonra yaşanacaklar konusunda yanıltıcı olabilir. Bir yanda tüketici fiyatlarının yıllık bazda yüzde 11.14'den yüzde 8.26'ya gerilediği yönünde iyimserlik yaratabilecek bir gerçekleşme var; diğer yanda ise tehlike algalamasını güçlendiren ve yüksek oranlı artış sergileyen çekirdek enflasyon ile maliyet baskısını mevcut tehlikelerin yanında görünüm önemsiz kalıyor.

Tam bir yıl önce, 2011 yılı Mayıs ayında tüketici fiyatları bir aylık dönemde yüzde 2.41 gibi çok yüksek bir oranda artmıştı; Türk Lirası'ndaki birikmiş değer kaybının fiyatlara yansıması bu sonuçla etkili olmuştu. O dönemde görünüm çok olumsuz idi; dış koşullar bugünkü kadar olumsuz değildi ve çekirdek enflasyon tehlike sinyali vermiyordu. Bu yıl tam aksi bir durum söz konusu 2012 yılı Mayıs ayında tüketici fiyatları yüzde 0.21 oranında gerilemiş. son rakam bir yıl öncesinin çok yüksek artısının yerini alınca yıllık enflasyon rakamında baz etkisi nedeniyle sert bir gerileme yaşanmış, gerçek olamayacak kadar olumlu bir görünüm oluşmuş. Ancak önümüzdeki aylarda bu eğilimin aynı şekilde devam etmeyeceği çok iyi biliniyor.

Küreselleşme ile gelen kuralsızlık ve bu sayede oluşup ağırlaşan sorunlar nedeniyle artık talep kökenli bir enflasyon baskısı yaşanmıyor. Fakat maliyet kökenli enflasyon baskılarının artması da önlenemiyor. Hem Türk Lirası'nın istikrarlı bir şekilde gücünü koruduğu hem de emtia fiyatlarında enflasyonist veya deflasyonist dalgalanmaların yaşanmadağı bir döneme rastlamak mümkün olamıyor. Ya Türk Lirası değerlenmeye başladığında emtia fiyatları tehlikeli bir şekilde yükseliyor ve cari açık sıkıntı yaratıyor; ya da riskten kaçınma eğilimi güçlenip emtia fiyatları geriledikçe Türk Lirası'nın değer kaybetmesi önlenemiyor, önlemeye çalışmanın yan tesirleri faydasını aşıyor. Durum böyle olunca çekirdek enflasyon giderek artan tehlike sinyalleri üretiyor. Koşullar değişince, para politikasının çekirdek enflasyondaki gelişmelere paralel olarak ayarlanmasını sipariş eden piyasa profesyonelleri "dut yemiş bülbül"e dünüyor!.. Ağırlaşmaya devam eden sorunlar nedeniyle enflasyon baskısının öncelikli sorun olmaktan çıktığı gerçeği itiraf edilemiyor, durgunluk veya daralmanın daha ciddi bir tehlike haline gelmesine karşı pek bir şey yapılamıyor... Sadece günü kurtarmak için kullanılabilecek bir teselli aramakla yetiniliyor...

Küresel düzeyde artan riskten kaçınma eğilimi güçleniyor; bu süreçte sermaye ve emtia piyasaları geriliyor, gelişmekte olan ekonomilerin paraları değer kaybediyor, gelişmişlerin sorunları diğerlerini de etkiliyor. Nakite yönelim arttıkça paranın devir hızı düşüyor bilançolar yıpranıyor ve durgunluk endişesi kabusa dönüşüyor. Piyasalar merkez bankalarını parasal genişlemeye davet ediyor; cevap alamaz ise tehdit çıtasını yükseltiyor, gerginlik kademeli olarak tırmanıyor... Tehlikede zorunlu olarak boyun eğildiğinde ise nakitten kaçış çok tehlikeli dalgalanmalar yaratıyor, emtia piyasaları yükseliyor, küresel ölçekte enflasyon baskısı artıyor, Türkiye benzeri ekonomiler ek olarak cari açık sıkıntısı nedeniyle bunalıyor. Tehlike kısa süreli olarak farklılaşıyor, ancak sorunların ağırlaşması önlenemiyor. Gelişmiş ekonomi merkez bankaları parasal genişlemeye gitmez ise ekonomik daralma, gider ise enflasyonun kabus olması önlenemiyor. Biz ise artık her iki durumda da yükselen çekirdek enflasyon nedeniyle artan kırılganlığa bağlı olarak bunalıyoruz.

Türk Lirası değer kaybetmesin, emtia fiyatları yeniden yükselmesin ve de durgunluk derinleşmesin, riskten kaçınma eğilimi güçlenmesin istiyoruz. Ancak hepsini bir arada bulabilme şansımızın kalmadığını da biliyoruz. Durgunluğun kadameli olarak daha etkili olmaya başlayacağı ve maliyet kökenli enflalsyon baskısının dalgalı bir şekilde artacağı geleceğe nasıl hazırlanacağımızı kestiremiyoruz. Boşa koysak dolmuyor, doluya koysak almıyor... Orta vadeyi pas geçim kısa vadede güçünü kurtarmak e çok uzun vadeli ham hayaller ile geniş kitleleri yönlendirmeye çalışma çabası boşuna değil!.. Artak Türk Lirası umulan ölçüde değerlenemiyor, emtia fiyatları dalgalanıyor ve çekirdek enflasyon kadameli olarak yükselmeye devam edecek gibi görünüyor.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar