Google interneti arıyor, Blipper gerçek dünyayı
Blippar, dünyayı değiştirecek şirketler listesinde 19.sırada yer alıyor. Blippar'ın Kurucu Ortak ve CEO'su Ambarish Mitra geçtiğimiz günlerde "Türkiye’nin Bilgi Toplumuna Dönüşüm Sürecine Katkı Sağlamak" vizyonu ile pek çok projeye imza atan Türkiye Bilişim Vakfı'nın konuğu olarak İstanbul'daydı.
Mitra, Artırılmış Gerçeklik, Sanal Gerçeklik, Görsel Keşif ve Derin Öğrenim gibi kavramlardan bahsetti. Bu yeni teknolojilerin iletişim ve pazarlama yöntemlerini nasıl değiştiğini anlattı. Hepsinden önemlisi, bu teknolojilerin "merak" ile hareket eden yeni jenerasyon tüketiciyle nasıl bir etkileşim içine girebileceğinin ipuçlarını verdi.
Blippar, görsel tanıma ve arama platformu olarak tanımlanabilir. Fiziksel dünya ile dijital dünyayı birleştiren bir köprü görevi üstlenen Blippar, ücretsiz bir uygulama. Akıllı telefonlara indirilen Blippar sayesinde fiziksel görüntüler, baskılar veya ürünler dijital bir deneyime dönüşüyor. Ambarish Mitra, Blipppar'ı 4 yıl önce kurmuş. Şirketin bugün ulaştığı değerin 1.5 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Blippar'ın 55 milyonun üzerinde kullanıcısı var ve 2 bin 500 şirketler işbirliği içinde.
Herşey merakla başlar
Mitra, Blippar'ın iş modelinin merak temelli bir felsefesi olduğunu söylüyor. Bu felsefe temelde gözlere, resimlere dayanıyor. Ve de tabi ki, kelimelerin bazı durumlarda sınırlı kalmasına. Nasıl mı? Sözü Mitra'ya bırakalım:
"Çocukken sahip olduğumuz bilginin yüzde 83'ünü gözlerimiz yoluyla ediniyoruz. Bugün cep telefonları adeta bir organ görevi üstleniyor. Birçok şeyi telefonlarla algılıyoruz ve bilgi ekonomisi büyük ölçüde görsel kaynaklı gelişiyor. Öte yandan her ne kadar internet çok hızlı gelişse de, bugün dünya nüfusunun yedide biri okuma yazma bilmiyor. Fakat bu noktada önemli olan her insanın bir akla sahip olduğu gerçeği. Sadece herkesin bu aklı ifade edebilecek kelimeleri yeterli olamayabiliyor."
İnsan gözünü taklit ediyor
Blippar aslında, insan gözünü taklit ediyor. Ya da Mitra'nın dediği gibi, "teknolojiyi insanileştiriyor". Sonuçta gün boyunca merakımızı gidermek için internetin karşısında oturmak, fiziksel olarak insan doğasına aykırı bir hareket. Blippar ise aynı bir göz gibi her bir nesneyi veya canlıyı algılıyor; aynı gözün beyinle kurduğu iletişim gibi, o nesne veya insan hakkında gerçek zamanlı bilgi veriyor. 2005-2012 yılları arasında "Artırılmış Gerçeklik" dendiğinde, kendi "avatar"ımızı sanal bir ortam içine yerleştirmekten bahsediyorduk. Bugün bu teknolojiyi kullanan çok sayıda oyun var. Sanal Gerçeklik ise, kendi gerçekliğimizden dışarı çıkıp, tamamen sanal bir ortama girmek anlamına geliyor.
Mitra, "Internet of Things"- Nesnelerin Interneti adı verilen ve tüm nesneler arasında iletişim kuran teknolojiden bahsetmiyor. Bu teknolojiden çok daha öteye geçerek, "Internet On Things" - Nesnelerde Internet çağının başladığını söylüyor. Evimizdeki kahve makinesini, klimayı, lambaları veya güvenlik kameralarını akıllı telefonumuzla kontrol edebiliriz. Fakat Amazon ormanlarındaki ağaçların üzerine çip yerleştirmek mümkün değil. Peki Blippar bu işi nasıl yapıyor?
Blippar, tarama yapmadan ya da fotoğraf çekmeden, sanal ortamda yer alan her metaryali ve objeyi, akıllı telefon veya tabletten anında üç boyutlu görebilmeyi; hatta satın almayı sağlıyor. Bu nedenle geleneksel medya ve reklamcılık sektörlerinde büyük değişimler yaratabilir. Örnek vermek gerekirse; Oje alacaksınız. Akıllı telefonunuzun uygulama dükkanından Blippar uygulamasını ücretsiz indiriyorsunuz. Uygulamayı açıyorsunuz ve telefon kameranızı Blippar sisteminde tanımlı olan resme ya da görsele tutuyorsunuz. L'Oréal, Blippar ile işbirliğinde olan markalardan birisi. Telefonu oje görsellerine tuttuğunuzda, bütün renkler sanal ortamda tırnaklarınızda deniyor. Ya da yine sisteme tanımlı bir ürün kutusuna telefonunun kamerasını tuttuğunuzda; kutu açılıyor, içinden ürün çıkıyor ve ürünü her yönüyle görmek mümkün oluyor. Blippar, eğitim alanında da devreye giriyor. Bugün dünya genelinde 4 bin okul Blippar uygulamasını kullanıyor. Bu sayede ders kitaplarındaki görüntüler üç boyutlu ve interaktif bir yapı kazanıyorlar.
Artırılmış Gerçeklik pazarının 2050 yılında 100 milyar doların üstünde yatırım alacağı tahmin ediliyor. Ambarish Mitra da, şirketini ne Google'a, ne de her zaman hayranlık duyduğu Bill Gates'e satmayacağını söylüyor ve ekliyor: "Çünkü bizim yaptığımız iş, internetten daha büyük."