Gönüller mi kirlendi? Dilimiz mi kirlendi?

İklim değişikliğine karşı, çevremizi korumak üzere çalışırken, insan marifeti ile olagelen, değiştirebileceğimiz, müdahale edebileceğimiz her tür toprak, hava, su kirliliklerini azaltmak hatta ortadan kaldırmak için gayret ediyoruz. Yanı sıra yeşil tasarım ürünlerini pazarda görüp seviniyor, sivil güç imeceleri ile yerküremiz için uğraş veriyor ve de bir yudum kahvenin yanında bir içten sohbetin dayanılmaz tadı ile yeni bir güne başlayıp günümüzü yaşarken acaba gönüllerimiz mi kirlendi? Gönül ne güzel sözcüktür. Sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır gibi kalpte oluşan duyguların kaynağı tanımı ile gönül, yaşamın ta kendisinin kişide yansımasıdır. Gönül bulunan atasözü, deyim, birleşik sözler, tamlama ve betimlemeler iletişimimize, dilimize zenginlik katar. 

Hepsinde güzelim duygular vardır. Eğer yazıyorsak cümleler de çoşa çoşa üretken ilerler. Lakin gönüller kirlenince ardından diller de kirlenir ve ortaya önce mutsuz sonra huzursuz bireyler çıkar. Şöyle bir düşününüz yeni bir günü yaşarken ne çok gönül ve dil kirliliği ile karşılaşıyoruz. Gönlümüz kırılıyor. Dildeki zehirleri anlamak da çok zor hale geliyor. Burada bir dur demek ve gün boyu gönül kıran mı, kırılan mı olduğumuzu da bilmek gerek. Geçen bahardan beri ne zor günlerden geçiyoruz. Gönüller kirlendi. Çok gönüller kırıldı. Duyduğumuz dil kirliliğinin düzeyine inanmak zor. Böyle mi olmalı idik? Yazık bize. 

Ekonominin sayıları korkutuyor. Yapacak, üretecek ne çok iş güç varken hep konuşma. Hep konuşma. Acı haberler. İki seçim bitti. Bir hükümet istiyoruz. Yüzlerimiz gülsün, üretmenin gururu olsun istiyoruz. Büyüyen ekonominin sayıları DÜNYA sayfalarında coşsun istiyoruz. Ülkemizin mevcut görünümüne gönlümüz razı değil. Canı gönülden hizmet edecek, gönlümüzde taht kuracak siyasilerimizi, bakanlarımızı, teknokrat ve bürokratlarımızı bekliyoruz. Gönlü de zengin yatırımcılar bekliyoruz. Suya toprağa, yeşile gönül vermiş üretken sivil toplum bekliyoruz. Gönül rahatlığı ile yeni bir güne başlayan çalışkan yurttaşlar olmak istiyoruz. 

Gönül birliği güçlü bir Türkiye’miz olsun istiyoruz. İş sadece çalışmaya, üretmeye kalsın. Başarırız. Çünkü Anadolu bereket, Rumeli meşakattir. Çünkü "Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir." Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve gönüller sultanımız bu güzel vatana gönül verenlere selam olsun.

İTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr.Filiz Karaosmanoğlu tarafından kaleme alınan Sürdürülebilir Yaşam köşesi,  SÜT-D işbirliği ile hazırlanmıştır.