Gönen'in baldo pirinci ve sütü...

Ali Ekber YILDIRIM
Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN aey@dunya.com

 

Uçak seferleri artınca, yol hikayeleri sıradanlaştı. Bir havaalanından diğerine uçuyor, kentten kente seyahatler havadan yapılıyor. Uçak hangarlarından başka bir şey göremiyorsunuz.

Zamanla yarışırken, doğal güzellikleri, insanları, hayvanları, köyleri, kasabaları bir belgesel tadında izlenen tren yada araba yolculuğu eskisi gibi çok yapılamıyor.

Geçenlerde Balıkesir Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kula telefon etti. "Gönen ilçemizde tarım ve hayvancılık önemli. Bir toplantı düzenliyoruz. Görüşlerinizi bizimle paylaşır mısınız? dedi.

Tarih konusunda anlaştık. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'ndan bir gün önce Gönen'de buluşmaya karar verdik. İzmir'den Balıkesir'e uçak yok. Yolculuk karayoluyla. Ne güzel.

İzmir Bornova'dan Manisa yoluna dönerken yokuşun sonunda beton yığınları geride kaldı. Bahar bütün güzelliğiyle bize yol boyu arkadaşlık etti. Manisa, Saruhanlı, Akhisar, Balıkesir, Susurluk, Manyas ve Gönen'e kadar renk renk çiçekler, yeni uyanmış toprağın kokusu.

Bu güzelim tabloya adeta iliştirilmiş "satılık tarla" ya da "satılık arazi" tabelaları bu görsel şölene hüzün katıyor. Benzer bir tabloyu aylar önce Polonya'da görmüştük.
Köylerin çoğu sessiz. Evlerin önünde bir iki yaşlı.Tarlaların bir bölümü boş. Tarımı hiç bilmeyen birisi bu manzaradan ciddi sorunlar olduğunu görebilir.

Temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan Balıkesir'in Gönen ilçesi, çeltik üretimi ve süt hayvancılığı ile öne çıkıyor.

Gönen, baldo pirinci ile özdeşleşen bir ilçe.

Burada sadece çeltik üretimi yapılmıyor. Çeltiği işleyerek pirinç elde eden ve ulusal düzeyde pazarlayan modern tesisler, markalar var.

Hayvansal üretimi değerlendiren et ve süt işleme tesisleri var.

İlçede tarımla entegre çalışan bir sanayi gelişmesi var. Bu sanayi giderek güçleniyor.

Toplantıda tarım ve hayvancılıkla ilgili güncel gelişmeleri konuştuk. Söz döndü dolaştı Genetiği Değiştirilmiş pirince ve çiğ süt fiyatlarına geldi. Her iki konu da Gönen'deki üretici, sanayici ve tüccarı yakından ilgilendiriyor.

Toplantıya katılanların aktardıklarını şöyle özetleyebiliriz:

1-Amerika'dan 3 firma tarafından ithal edilen pirinçte Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO) çıkması, bölgedeki üreticileri, sanayicileri endişelendiriyor. Bakanlık buradaki pirinç firmalarından da pirinç alarak analiz yaptırmış. GDO çıkmamış.

2-Daha önce yazdıklarımızı Gönen'deki pirinç üreticileri doğruladı. GDO tartışması yerli pirince olan talebi artırınca, fiyat yükselmeye başlamış. Bir üretici, "Bu tartışmadan yine tüketici zararlı çıkacak. Osmancık pirincinin kilosu 2.1 liraydı, şimdi 2.3 liraya çıktı. Bir süre sonra 2.5 liraya çıkar" dedi. Yeni üretim sezonuna kadar fiyatın daha da artacağı beklentisi var.

3-GDO konusunda kafalar karışık. Herkes bilgi kirliliğinden yakınıyor. Ellerinde analiz sonuçları olan bakanların bile farklı açıklamalar yapması kafaları iyice karıştırıyor. Doğru ve güvenilir bilgilerle kamuoyunun aydınlatılması isteniyor.

4-Süt hayvancılığı ve besicilik yapanlar yüksek girdi maliyetlerinden şikayetçi. Etin ve sütün para etmemesinden yakınıyor. Üreticiler 23 gündür bilmedikleri bir fiyattan süt sattıklarını söyledi. Ulusal Süt Konseyi'nin nisan-ekim dönemini kapsayan 6 ay geçerli olacak çiğ sütün fiyatını belirleyemediğini ifade ettiler.

5-Ette ve sütte önemli bir üretim merkezi olan Balıkesir ve yöresinde çiğ süt fiyatının her zaman ülke genelinden daha yüksek olduğunu, buradan süt alan yerel firmaların rekabette sorun yaşandığına dikkat çekildi.

6-Yüksek maliyetler nedeniyle besicilerin üretimden çekildiği vurgulandı.

7-Ziraat Bankası'nın sıfır faizli kredi uygulamasında alınan yüksek komisyon oranları eleştirildi.Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi burada da sıfır faizli diye sunulan kredi üzerinden alınan komisyon üreticiyi canından bezdirmiş.

8-Üretimden çekilmek zorunda kalan küçük çiftçi, yetiştiricinin sorunlarına çözüm olacak sosyal politikaların acilen uygulamaya konulması istendi.

Özetle, Balıkesir Gönen'de konuştuklarımız ve bize anlatılanlar Türkiye'nin hemen her yerinde konuşulan ve yıllardır çözüm aranan konular. Fakat, yaşanan gerçeklerden uzak, masa başında önündeki rakamlarla pembe tablolar çizenler, Türkiye'nin tarımda Avrupa'da birinci olduğunu söyleyenler bu sorunlara kayıtsız kaldıkları gibi sürekli yeni sorun üretiyor. Bu anlayışla Türkiye'nin tarımsal potansiyelini değerlendirmesi mümkün mü?
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar