Global tüketici beklentisi: Elektrikli araçta düşük fiyatlı araç

Büyük otomotiv şirketleri, büyük bir mali­yet düşürme anlaşmasının ardından bü­yümeye giden yolu çizerken yeni bir düşük maliyetli elektrikli otomobilin piyasaya sürül­mesini içeren beş yıllık bir plan oluşturmaya çalışıyor.

Değişimde maliyet-yatırım dengesi

Otomotiv şirketleri için zorlu bir ekonomik ortam, yüksek maliyetler, elektrikli araçlara yönelik talebin destek ya da korumacılık ol­madan dengesini tahmin edememe ve düşük maliyetli Asyalı elektrikli araç üreticilerinin artan rekabetiyle karşı karşıya kalan otomo­bil devleri, işçi temsilcileriyle rekabet gücünü artırmanın yollarını müzakere etmeye, mali­yetleri düşürmeye zaman harcarken, gelecek için yeni planların olması gerektiği için stra­tejiler oluşturmaya çalışıyorlar.

İş gücünü cid­di bir şekilde fazla azaltacak, maliyetleri yılda milyarlarca dolar azaltacak ve aynı zamanda Avrupa’daki fabrikaların acilen kapanmasını önleyecek bir anlaşmaya varmaya çalışırken, tamamen elektrikli kompakt otomobil plat­formunun üretimi için önemli bir merkez ha­line gelmesi ve düşük maliyetli giriş seviyesi elektrikli otomobillerin markanın gelecekteki yolunun temel taşını oluşturmanın bir kez da­ha önemi ortaya çıkıyor.

Hedef, e-mobiliteyi çekici hale getirmek

Şirketler düşük fiyat etiketiyle gelecek ye­ni bir giriş seviyesi elektrikli model üretmeye odaklanırken güncellenmiş bir elektrikli plat­formda tamamen elektrikli küçük otomobil üretmede tüketici beklentilerini karşılamaya yönelik olarak ortaya çıkıyor. Avrupalı oto­motiv devleri en büyük gelecek planını hare­kete geçirirken, e-mobiliteyi herkes için çeki­ci hale getirmek açısından önemli bulunuyor.

Şirketler, modern teknolojiler için alan ya­rattığını ve tesisi tamamen elektrikli kompakt otomobillerin merkezi haline getirmek için yeni üretim süreçleri tanıtarak, aynı gelişti­rilecek yeni modeller için de kullanılacak ye­ni nesil bir platform stratejisine odaklanıyor. Gelecek yıllarda başarı için şirketler; gereken hazırlıklar üzerinde tutarlı bir şekilde çalış­maya odaklanırken, karmaşık, çalışma prose­dürleri ve sinerji etkileri açısından belli bir stratejiye odaklanmanın altını çiziyor.

2030, halen elektrikli araçlar için önemli

2030 yılına kadar dünya çapında teknolojik açıdan lider hacimli üretici haline gelme he­deflenirken aynı zamanda maliyet sinerjileri yoluyla rekabet gücünü güçlendirmeye odak­lanma artacak.

Bazı otomobil üreticileri, satışlardaki ya­vaşlamanın ardından elektrikli araç üretim stratejilerini yeniden düşünüyor. Bazı şirket­leri elektrikli araçları piyasaya sürme planla­rını küçültmeye çalışırken, bazıları da tama­men elektrikli bir araç serisine sahip olma he­define yöneliyor. Birçok otomobil üreticisi, mali durumunu daha sağlam bir temele oturt­mak için kârlılığını artırmaya ve yenilenen otomobil serisi ile satışları daha da artırmaya odaklanıyor.

Lüks elektrikli araç fikrinden daha düşük fi­yatlı elektrikli araca geçiş, otomobilin elektri­fikasyonu için önemli bir değişim ve her büt­çeye uygun elektrikli araçlar, yollardaki on milyonlarca aracın yerini alıyor.

Tüketici, üretim süreçlerini ve modelleri de şekillendirecek

Geçen sene son çeyrekte Amerika ve Avru­pa kıtasında elektrikli araçlara geçişin daha yavaş olacağı inancı daha belirgin olmuştu. Ülkeler veya kıtalar arasında fark gösterse de tüketici beklentisi, üretim süreçlerini ve mo­delleri de şekillendirecek gibi gözüküyor. Oto­mobil üreticileri elektrikli, spor amaçlı araç üretim planlarını iptal ederken, otomobil üre­ticilerinin daha düşük fiyatlı modellere yöne­lik fabrikalara ve batarya projeleri için yatı­rımlara yönelmeye başladığını görmekteyiz. Anketler tüketicilerinin farklı kıtalarda olsa­lar bile yarısının elektrikli araba satın almaya açık olduğunu gösteriyor; Amerika ve Avrupa kıtasında elektrikli araç satışları artıyor.

Düşük fiyatlı elektrikli araç yatırımları­nın artması hem şirketlere yeni pazarlar, re­kabette güç ve otomobil üreticilerine batar­ya maliyetlerini ve elektrikli araçla ilgili diğer masrafları azaltmak için adım ve güç kazandı­racak. Bu hamleler aynı zamanda işlerini dü­zenlemek zorunda olan büyük şirketleri de global rekabette daha hakim olma imkanı sağ­layacak.