Global risk iştahında zayıflama sürüyor

Yıla oldukça iyi bir başlangıç yapan küresel piyasalar son haftalarda Türkçe’mize “Mayıs ayında pozisyonlarını kapat ve tatile çık” olarak çevrilebilecek yatırım klişesini doğrular nitelikte zayıf bir performans sergilemekte.

Özellikte ABD piyasalarında nisan ayında rekor seviyelerin test edilmesinin ardından ABD-Çin arasında ABD Başkanı Trump’ın sosyal medyada yaptığı paylaşımlar ile patlak veren gümrük vergileri konusu belirgin satışlara neden oldu. Zira Çin’in ABD’ye satış yapamadığı dolayısıyla büyümesinin ciddi şekilde sekteye uğradığı bir senaryoda global anlamda refahın da azalması söz konusu.

Ekonomistler şu anki haliyle 2019 dünya büyümesi üzerinde %0.5 civarında bir negatif etkiden bahsediyorlar. Tüm bu gelişmelere karşın Çinli yetkililerin bugün ABD’de başlayacak temaslarından nasıl bir sonuç alınacağı belirsiz.

ABD’nin İran konusunda yeni yaptırımlara hazırlanması ve Venezuela tarafında da kıskacı daraltması ile global anlamda jeopolitik risklerin azımsanmayacak kadar arttığı bir dönemdeyiz. Dolayısıyla sermaye piyasalarında şu an %2.50 seviyesinin altına inen 10 yıllık tahvil faizlerinin ve 109 seviyesinin altına gerileyen USD/JPY paritesinin de gösterdiği gibi güvenli liman arayışı ve riskli pozisyonlardan mümkün olduğu kadar uzak durma çabası var.

Normalde böyle koşullarda daha çok talep gören altın fiyatlarında ise fon akımlarının zayıf kalması ile dolar ons bazında 1280-1300 bandına sıkışan bir seyir var. ABD’de istihdam piyasasında devam eden kuvvetli seyrin halen daha enflasyon yaratmaktan uzak olması ile şekillenen güvercin Fed politikaları, değerli metallerin zayıf kalmasına neden olmakta.

Gelişmekte olan piyasalarda ise tarihsel anlamda bakıldığında gelişmiş piyasalara görece cazip iskonto oranlarına karşın doların küresel olarak kuvvetli seyri ile yerel para birimleri karşısında değer kazanması büyük yatırım fonlarının pozisyon artırmakta daha temkinli davranmalarına neden oluyor.