Gizemli Prens, Türk işadamı çıktı

Nüfusu 300’ün altında küçük bir yerdir Kars’ın Karakale Köyü... Bu köy, birkaç yıl önce İngilizlerin ünlü gazetesi The Sun’ın yaptığı haberle bir anda gündem olmuştu. Ermeni Diyasporası’nın en ünlü sesi olarak bilinen televizyon yıldızı Kim Kardashian’ın kökleri bu köyden geliyordu. Karakale, bu tarihi yapısıyla bir anda sosyete dünyasının da gündemine oturdu.

Ünlü yıldızın dedesi Arthur Kardashian’ın, 20’nci yüzyılın başlarında ABD’ye göç ettiğini yazan The Sun, Karslı hemşerileriyle de görüşmüştü. Şimdilerde Kardashian ailesi, Türkiye ile ilgili başka bir konuda gündemde...

Başta ABD olmak üzere birçok Batılı medya kuruluşu, Kim Kardashian’ın üvey kardeşi Kendall Jenner’a hediye edilen lüks otomobili araştırıyor.

3 Kasım’da 21’inci yaşına giren Jenner’a doğum günü hediyesi olarak Rolls-Royce hediye edildi. Batı medyası yüzbinlerce dolarlık bu hediyenin adresini Körfez’de aradı. Gazeteler lüks arabanın bir Arap Şeyhi veya Prensi tarafından hediye edildiğini yazdı önce...

Ancak gerçek, geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. Adres Dubai’ydi ancak, ‘Gizemli Prens’ bir şeyh veya kraliyet ailesinin genç bir üyesi değildi. Prens, Türk bir işadamıydı... Dubai’de yaşayan Türk işadamı Saygın Yalçın.

Almanya’da doğan Türk işadamı Saygın Yalçın, Ortadoğu’nun ilk ve en büyük özel alışveriş kulübü Sukar.com’un kurucusu. 2 bin 500’den fazla çalışanıyla Arap dünyasının en büyük e-ticaret şirketi Jabbar Internet & Souq.com Group’un da ortağı olan Yalçın, Canadian University of Dubai’de girişimcilik üzerine okutmanlık yapıyor. 

Değeri 1 milyar dolara ulaştı

SellAnyCar.com’u 1 milyar dolarlık bir değere ulaştıran Yalçın, Ortadoğu’nun en büyük araba alım servislerinden birine sahip. Yalçın, Fortune tarafından hazırlanan 40 Yaş Altı Zenginler Listesi’nde de 33’üncü sırada yer alıyor.

Kendall Jenner’dan da bahsetmekte fayda var. Kardeşi Kim kadar meşhur bir isim olan Jenner, 13 yaşında moda ve beyazperdeyle tanıştı. 10’dan fazla filmi ve programı bulunan Jenner, Teen Choice dahil bir çok ödülü kazandı.

Milyoner işadamı statüsündeki Saygın Yalçın’ın Jenner'e yüzbinlerce dolarlık hediyesinin duygusal bir değeri olsa da ekonomik kazancına bakıyorum ben.

Bu tür çalışmalara Türk iş dünyası uzak değil aslında. Hatırlanacağı gibi Çalık Holding’in şirketi Gap İnşaat ve Varyap, Metropol İstanbul projesinde ünlü şarkıcı Jennifer Lopez'e daire vermişti.

Dünyaca ünlü reklamcı David Ogilvy’nin şu sözü geliyor akla: “Her reklam, markanın kimliğine yapılan uzun vadeli bir yatırımdır...”

Çerkezköy, Güney Kore’yi geride bırakacak!

Rusya’da ‘Oligark’, Hindistan’da ‘Boligark’, Japonya’da ‘Keiretsu’, Güney Kore’de ‘Chaebol’... Zenginliği, güç ile birleştiren bu farklı ifadelerin ortak özelliği; gelirleri onlarca milyar dolarlık şirketlerin sahibi olmaları...

Özellikle son birkaç yıl, Türkiye, Güney Koreli ‘Chaebol’lerin akınna uğramaya başladı. 2013’te imzalanan serbest ticaret anlaşması ile dünyaca ünlü Koreli şirketler ya Türkiye’ye ilk kez geldi, ya da buradaki işlerini büyütme kararı aldı. Güney Koreli milyar dolarlık devler, Türkiye’deki operasyonlarında ise genelde Türk iş dünyası ile birlikte hareket etmeyi denedi.

50 milyar dolarlık cirosuyla Kore’nin 6’ncı sanayi devi GS Holding, Türk şirketi MNG ile 98 milyar dolarlık SK Group, Doğuş ile Seul merkezli CJ Group ise Sabancı Ailesi ile Türkiye’ye adım attı. Sadece işbirliği değil, kendi operasyonlarını kendileri yürüten ‘Chaebol’ler de dikkat çekti bu dönemde.

En büyük 3'üncü ülke

Kore’nin parlayan yıldızları arasında gösterilen Hyosung bunlardan biri... Bu büyük holdinglerin arasında en çok dikkatimi çeken şirket Hyosung oldu.

2000’li yılların ikinci yarısında Türkiye’de yatırım kararı alan Hyosung, 130 milyon dolarlık bütçeyle Çerkezköy’de tekstile yönelik ilk tesisini kurdu. 250’den fazla kişiye istihdam sağlayan bu tesisin merkezi Kore’den önceki gün yeni bir haber daha geldi. Seul’deki yönetim, Türkiye’deki kapasiteyi artırmak için çalışma başlattı. Hyosung’un Çerkezköy’deki tesisi şu anda 87 bin metrekarelik alanda yıllık 20 bin tonluk sporculara özel spandex üretimi yapıyor. 2017’de şirket bu kapasiteyi 5 bin ton artırarak 25 bin tona çıkarmayı hedefliyor. Bunun için de Güney Koreli şirket 27 milyon dolar yani yaklaşık 80 milyon liralık yatırım kararı aldı. Yatırımın ana sebebi hem iç pazardaki büyüme hem de Avrupa-Ortadoğu ülkelerindeki ihtiyacı karşılamak…

Küresel üretim 221 bin tona yükselecek

Bu yeni yatırımla Hyosung’un küresel üretimi yıllık 221 bin tona çıkarken Çerkezköy şirketin 3’üncü büyük tesisi olacak.

Hatırlatmakta fayda var; Hyosung’un en önemli üretim bölgesi 90 bin ton ile Çin. Bu ülkeyi 70 bin ton ile Vietnam takip ediyor. Güney Kore 24 bin ton ile şu anda 3’üncü sırada. Türkiye, 80 milyon liralık yeni yatırım ve 25 bin tonluk üretimle Hyosung'un merkez ülkesi Güney Kore’yi geride bırakacak ve 3’üncü sıraya yükselecek.

25 bin çalışanı var

Temelleri 1966’da atılan Hyosung, enerjiden telekoma, kimyadan teknolojiye bir çok alanda faaliyet gösteriyor. 17 milyar dolar ciroya sahip şirketin hisseleri Güney Kore Borsası’nda işlem görüyor. 25 binden fazla çalışanı bulunan Hyosung’un toplam varlıkları ise 12 milyar doların üzerinde.

Biliyor musunuz?

İzmirli Alex’in Mini’si...

Otomobil endüstrisinin babası olarak kabul edilen Henry Ford, “Benden istediğiniz renk arabayı isteyebilirsiniz. Yeter ki siyah olsun” sözüyle Ford Model T’yi kullanmanın zorunluluk olduğuna işaret etmişti. Bu sözün üzerinden neredeyse bir asırlık süre geçti. Artık irili ufaklı onlarca otomobil firması her yıl milyonlarca aracı üretim bandından trafiğe gönderiyor. Şu anda dünya üzerinde 1.3 milyar araç trafikte seyrediyor. Buna her yıl 50 milyon adede yakın araç ekleniyor.

Otomobil tarihinde öyle araçlar var ki, “kült” yapılarıyla ulaşılması zor rekorlara imza atmalarıyla akıllarda. Beetle, Ford Model T ile İngiltere’de üretilen Mini en fazla satılan modeller arasında öne çıkanlar. 5.5 milyon müşteriyle tanışan Mini’nin Türkiye için özel bir yeri var aslında...

Mini, 18 Kasım 1906’da İzmir’de dünyaya gelen Alexandre Issigonis tarafından tasarlandı.

BMC’de çalıştı

1922'de Türkiye'den ayrılan Issıgonis, British Motor Corporation'da (BMC) çalıştı. Kutu gibi, ucuz, az yakıt harcayan Mini’yi yarattı. Pratikliği ve ucuzluğuyla dünyanın en popüler otomobillerinden birini tasarlayan Issigonis’e bu başarı 1969’da ‘sir’ unvanı kazandırdı.