Girişimci adaylarının sorması gereken sorular

Öğrencilerime şunu söylerim. “Sizlerin başarılı olması beni mutlu eder. Başarılarınızı hep duymak isterim. Ama özellikle şu iki şey olursa beni mutlaka bilgilendirin. Birincisi girişimci olursanız; ikincisi de politikaya atılırsanız. Çünkü o zaman daha çok mutlu olurum.” Neden mi?

 

İnsanının kendi işinin sahibi olması büyük mutluluktur. Dünyanın en iyi şirketinde en üst noktada birisi de olsanız, hep hesap vereceğiniz bir makam vardır. Halbuki kendi işinizi kurduğunuzda bağımsızsınızdır; hesap vereceğiniz sadece karınız/kocanız vardır (!). 

 

Ülkemizin, hangi siyasal görüş olursa olsun, donanımlı politikacılara ihtiyacı vardır. Nasıl donanımlı? Sağlam alt-yapılı, kültürlü, eziklik taşımayan; ufku geniş, vizyonu olan; namuslu, “doğru oturup, doğru konuşan”, sözü ve eylemleri uyumlu; kendisi ile barışık, ruhsal yapısı sağlam, insanı seven; bilime ve sanata saygılı...

 

 

Öğrencilerime “Girişimci olun” diyorum, ama girişimci olmak kolay iş değil. Colleen De- Baise (The Wall Street Journal. Complete Small Business Guidebook), girişimci olmayı, ebeveyn olmaya benzetiyor. “Hem duygusal, hem de finansal olarak buna hazır olacaksınız . Nasıl çocuk kendi ayakları üstünde duruncaya kadar eliniz üstünden eksik olmazsa, kurduğunuz iş için de öyle.” diyor. Girişimci olacaklar için aşağıdaki testi geliştirmiş.

 

 

İşe girişimden önce, uzun çalışma saatlerini, uykusuz geceleri hesaba katmanız gerekir. Belki bir süre müşteriniz ve kaynaklarınız kısıtlı, buna karşılık eleştirenleriniz çok olacaktır. Bütün bu zorluklara göğüs gerebilmeniz için ürününüze ve/veya hizmetinize tutkunuz olmalıdır. “Sonunda pazar, bu ürünle ve/veya hizmetle, yarattığım farkın farkına varacaktır” hayaliniz sıcak kalmalıdır. Eğer bunu düşünmüyorsanız, buna inancınız yoksa, böyle bir işe girişmeyiniz. 

 

 

Yeni bir iş açarken hiç bir şeyin garantisi yoktur. Çok güneşli bir hava birden fırtınaya dönüşebilir; buna hazır olunuz. Başarılı bir girişimcinin şöyle bir lafı var “ Eğer girişimci iseniz, her an uçurumdan atlamaya ve aşağı düşerken uçmayı öğrenmeye hazır olmanız gerekir”. Eğer çok sağlamcı iseniz, risk almak için mideniz ve yüreğiniz yoksa kendinizi zora koşmayınız.

 

 

Evet, işe girişmek önemli bir karardı. Ama olay orda bitmez. İş dünyasına girdiğinizde sizi bekleyen bir sürü karar konusu vardır. Örneğin, dükkanı nerde açayım? Nasıl dekore edeyim? Kaç kişiyi işe alayım? Nerede ve nasıl reklam yapayım? Neyi nerden alayım? Kararlar, kararlar, kararlar... Ve bunların her birisini de girişimcinin alması gerekir. Eğer karar almaktan çekiniyorsanız, “Kararsız Kasım” tipi iseniz, iş açma kararınızı bir kez daha düşününüz. 

 

 

Bir işletmede profesyonel olarak çalıştığınızda sadece oturduğunuz koltuğun sorumluklarını taşırsınız. Ama bir girişimci iseniz, hele hele ilk günlerde, çoklu bir koltukta oturacaksınız demektir. Örneğin, muhasebeci de, mühendis de ve satış elemanı da sizsiniz. Her koltuğunuzda birden fazla karpuz taşımaya hazır olmalısınız.

 

 

Ağır bir yükün altına gireceksiniz. Bir sürü sorumluluğunuz olacak. Her an her konuda karar vermek zorunda kalacaksınız. Üstelik risk alacaksınız. Ve de bütün bunların üstünde yaptığınız işe aşıksınız. 

 

Eğer kendinizi yönetemezseniz, yaşamı sadece iş olarak görür, hızla akan ulu yaşam ırmağının diğer kıyılarını ihmal ederseniz sonunuz hüsran olabilir. Bir gün kendinizi bir kenara itilmiş, tükenmiş, arpacı kumrusu gibi düşünüyor bulabilirsiniz. 

 

 

Girişimci olmak isteyen cesur yüreklerin, bu kararlarını almadan önce yukarıdaki testi cevaplamalarını tavsiye ederim. Bugünün siyasal yapısında politikacı olmak isteyenlere verilecek testin ise herhalde tek sorusu olur: Ruhunuzu ve vicdanınızı genel başkanınıza kayıtsız şartsız teslim etmeye hazır mısınız?