Gençlere güvenelim
Siyasal iktidarlar en çok gençlerden korkuyor. Benim gibi 78 kuşağından olanlar bunu hem yaşadı, hem de öğrendi. Bizim kuşak lisede felsefe kitabından bir bölümü, Milli Eğitim Bakanlığı'nın emri ile yırtmıştı. Yine bizim kuşak korkudan kitaplarını yaktı. Geçenlerde gazetede okudum, Deniz Gezmiş’in kitapları da yakılmış.
Tüm bunlar korkunun eseri. Aslında baskı nedeni ile kitap yakmak zorunda olanlar korkak değil, kitaplara düşman olanlar korkak. Çünkü onlarla başedemeyeceklerini düşünüyorlar. Türkiye geleceğini geçlere emanet etmiş bir ülke. Gençlik bayramı kutlayan belki de tek ülke. Ancak iş gençlere güvenmeye, onların özgürlük alanlarını genişletmeye gelince hemen kısıtlar geliyor. Veciz sözler hep şöyle başlar: “Milletimizin geleceği gençleri korumak için.....”.
Keşke Türkiye’de siyasal iktidarlar gençleri korumak için birşey yapmasa, o zaman gençler daha keyifli, daha özgür ve daha yaratıcı olacak. Nitekim gençlerine güvenen, özgürlükleri kısıtlamayan ülkelerde gençler harikalar yaratmakta. Buna ilişkin o kadar çok örnek var ki. Steve Jobs, Apple’ı kurduğunda kaç yaşındaydı? Uzağa gitmeyelim firmasın değeri 100 milyar doların üzerinde olan, kişisel serveti 24 milyar doları bulan Facebook’un kurucusu Mark Elliot Zuckerberg bu işe giriştiğinde kaç yaşında idi? Sadece 20.
Türkiye yaratıcılıkta ve ileri teknolojide nal topluyor. Ekonomi Bakanlarımız Türkiye’de cep telefonuna her yıl milyarlarca dolar akıyor diye üzülürken, önceki YÖK Başkanı Fen Fakültelerini kapatmak istediğini her yerde dile getiyordu. Cep telefonunun bir Fizik Bilimi harikası olduğunun farkında değildi sanırım.
Halbuki sorulması gereken soru şu “Neden Türkiye’de ileri teknoloji ürünleri yapılamıyor”? Bunun bir çok nedeni var. Ancak en önemli nedeni bu ülkenin gençlerine güvenmemesi. Gençler kendilerine ne kadar güvenileceğini, yaratıclıklarının ne kadar yüksek olduğunu “Gezi Eylemlerinde” gösterdiler. Ürettikleri sloganlar tam bir yaratıcılık ürünü idi. Orta yaşta olan okuyucularıma (ben de dahil) sormak isterim. “Kaçımız böyle yaratıcı sloganlar ürettik”? Benim işverenelere önerim bu yaratıcı gençleri işe alın. Bakın o zaman nasıl markalar üretiyorsunuz.
Ege Üniversitesi İktisat Bölümü Gençlere Sahip Çıkıyor
Yazdıklarımı olumsuz bir kafa yapısı ile yazılmış satırlar olarak görmeyin. Tam aksine umutluyum. Umudumu artıran olgularan birisini bu hafta yaşadım. Ege Üniversitesi, İİBF İktsat Fakültesi tarafından on yedincisi düzenlenen “Uluslararası İktisat Öğrencileri Kongresi’nde” davetli konuşmacı idim. Açılış dersini Korkut Boratav Hocamız verdi. Gençler soruları ile yaşamın içinde olduklarını bir kere daha gösterdiler. Hemen bu iki konuşmanın ardında öğrenci oturumları başladı. Her saat diliminde üç paralel oturum yapıldı. Hepimizi düşündürecek bazı oturum başlıkları şöyle idi:
- Sosyal Politikalar ve Kalkınma
-Feminizim ve Kadın Çalışmaları
-Politik İktisat ve İktisat Tarihi
-Küreselleşme ve Bölgesel Kalkınma
- Yenilik İktisadı
- Eğitim ve Teknoloji Kullanımı
-Alternatif Teori ve Politika Arayışları
Bunlar benim aklımda kalanlar. Ege Üniversitesi İİBF Yönetimini, İktisat Bölüm Başkanı Özlem Önder’in şahsında bölümdeki akademisyen dostları ve en başta da iktisat bölümü öğrencilerini kutluyorum. Bana yeniden geleceğe ilişkin umut verdiler. Umarım akademik geleneğe, kurumsal yapılanmaya sahip çıkan Ege Üniversitesi diğer üniversitelerimize de örnek olur.