Gelecek haftadan sonra rahatlayabiliriz
Merkez bankası geçen haftaki faiz indiriminden sonra yaptığı açıklamada sinyali verdi. Yarın açıklanacak enflasyon raporunda, yüzde 13.9’luk yıl sonu tahmini aşağı yönlü belirgin şekilde revize edilecek. Yeni Ekonomi Programı’ndaki sene sonu öngörüsü yüzde 12 idi. Ben yıl sonunda yüzde 12’nin altında kalacağımızı düşünüyorum. Ama talep tarafındaki, ama arz tarafındaki ekonomik göstergeler oldukça zayıf gözüküyorlar. Elimizdeki son rakamların ağustos ayına ait olduğunu belirteyim. Eylülde okulların açılmasıyla talepte hafif bir kıpırdanma olmuştur. Tabii Suriye operasyonunun ekimin ilk günlerinde başlamasıyla, hane halkı tüketimini yine kıstı. Hem ABD, hem de Rusya ile yapılan anlaşmalar olumludur. Bu anlaşmalar yapılmadan önce yazdığım yazıda: ‘‘İyimserim. Suriye’deki ilişkileri yöneteceğiz. Ekonomi açısından bunu yapmak zorundayız’’ cümlelerini kullanmıştım. Bizim açımızdan sakinliğin gelmesi iyidir. Amerika’nın ekonomik yaptırımları kalktı. İçinde bulunduğu sektörün en büyük oyuncusu olan şirketin üst düzey yöneticisi gerçekleştirdiğimiz sohbette, ‘‘Rusya ile anlaştık. Operasyon bitti. Bir hafta önce, sizden alımları durdurduk diyen Avrupalı müşterilerimiz tekrar alımlara başladılar’’ dedi. Harekât devam etseydi her geçen gün daha çok gerilecektik. Suriye ordusu ile bir çatışma çıkar mı, teröristleri güneye sürerken Amerikan askerleriyle burun buruna gelir miyiz gibi sorular tedirginlik yaratacaktı.
Bundan sonra 5 Kasım’da New York’ta yapılacak Halkbank duruşmasına ve 13 Kasım’daki Erdoğan- Trump görüşmesine bakacağız. Bunları da kazasız belasız atlatırsak önümüze rahat bakarız. Ekonomiye ve reform ihtiyacı olan diğer alanlara odaklanırız. Özel sektör belirsizliği artık kaldırmıyor. Yatırımlar öteleniyor. 2020 büyüme tahmini olan yüzde 5’e ulaşmak için özel sektörün yatırımlarını artırması gerekiyor. En fazla ihracat yaptığımız dört ülke; Almanya, İngiltere, İtalya, Irak, durgunlukla ve belirsizliklerle boğuşuyor. Bu şartlar altında, önümüzdeki dönemde ihracattan pek katkı gelmeyebilir. Sadece kamunun harcamasıyla hedefe ulaşamayız. Kaldı ki kamu kesimi 2019’da sınırlarını zorladı.
Biz işimize bakacağız. Tabii dış piyasalar da dengeli kalacak. Olmazsa olmaz şartlar bunlardır. Global piyasalar için genel olarak pozitifim. Bundan birkaç hafta önce, ‘‘Yıl sonunda veya 2020’nin başında, piyasalarda bir düzeltme hareketi olabilir’’ demiştim. Büyük merkez bankalarının desteğiyle, olası bir düzeltmeden sonra yeni bir yükseliş hareketi başlayabilir. İniş çıkışların, fiyat dalgalanmalarının sık yaşanacağı bir döneme gireceğiz. Bu tarz iniş çıkışlar, yatırımcıların sevdiği piyasalar değildir. Piyasa profesyonelleri, çok kısa vadeli işlem yapanlar, bu ortamlardan hoşlanırlar.