Gelecek, cepten gelecek

Güventürk GÖRGÜLÜ
Güventürk GÖRGÜLÜ PAZARLAMA 3.0 [email protected]

 

Bundan 8 yıl kadar önce 26 Ekim 2004'te NTVMSNBC'ye yazdığım "Kablosuz tren kaçmasın" başlıklı yazıda, o tarihlerde GPRS sistemi (İkinci kuşak GSM üzerinden internet erişimi) ile sağlanan mobil internet erişiminin yerini kablosuz ağlara bırakacağını ve geleceğin mobil internetle şekilleneceğini yazmıştım. (http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/293153.asp) O tarihlerde daha yeni yeni ortaya çıkan WiFi (Wireless Fidelity) teknolojisini anlattıktan sonra, geleceğin, kablosuz internet erişimi, mobil iletişim ile bu ortamlar arasındaki ilişkiler üzerine şekillendiğini belirterek şu öngörülerde bulunmuştum:
"Masaüstünde kendi kendine duran, hesap yapmaya veya yazı yazmaya yarayan bir bilgisayar internete bağlandığında hayatımızı nasıl değiştirdiyse; "mobil telefon" nasıl bambaşka bir yaşam tarzı yarattıysa "mobil internet" kavramı da hayatımızı o kadar değiştirecek gibi görünüyor.

Bu yeni hayatta nasıl bir ticaret modeli geliştirilebilir, hangi pazarlama teknikleri ortaya çıkartılabilir, mobil internetten ne gibi hizmetler sunulabilir, hangi yazılımlarla hangi ihtiyaçlar karşılanabilir şimdi bunları düşünme ve tasarlama zamanı."

O yazıda 3-4 yıl içinde dünyadaki kablosuz ağ kullanıcı sayısının 70 milyonu geçeceğinden söz etmişim. Bugün kablosuz ağ kullananların sayısı milyarlarla ifade ediliyor ve 70 milyon sayısı gerçekten çok komik duruyor. Yalnız evlerde, işyerlerinde değil, otellerde, kafelerde, sokağa çıktığınızda her köşe başında bir kablosuz ağ bulabiliyorsunuz. O tarihlerde mobil internet kavramı henüz dizüstü bilgisayar ve kapasitesi çok çok düşük. Bugünkü tabletlerin atası sayılan PDA'larla sınırlıydı. WiFi ve 3G teknolojisiyle dizüstü bilgisayarların istenen her yerde internete bağlanabileceği düşünülüyordu. Oysa 2007 başında iPhone; aynı yılın ekim ayında ise Android işletim sisteminin duyurulmasıyla, internet bir daha çıkmamak üzere ceplerimize girdi.

Gelelim bugüne! Dünyada mobil cihazların sayısı artık masaüstü cihazların sayısını geçmiş durumda. Teknoloji araştırmaları ve danışmanlığı şirketi Gartner'a göre, 2013 yılında mobil internet kullanıcı sayısı sabit internet kullanıcı sayısını geçecek ve 2015 yılında 2 milyara ulaşacak. Küresel ağ teknolojileri şirketi Cisco'nun, geçen şubat ayında açıkladığı verilere göre, mobil cihazların sayısı 2016'da 7,3 milyar olarak tahmin edilen dünya nüfusunu geçecek ve küresel mobil internet veri trafiği 18 katına çıkarak 2016'da ayda 10,8 eksabayta (1 eksabayt=1 milyon terabayt =bir milyar gigabayt) yılda 130 eksabayta ulaşacak. Bu büyüklüğün yılda 33 milyar DVD, 4,3 katrilyon MP3 dosyası ve 813 katrilyon kısa mesaja denk geldiğini söylersek herhalde ortaya çıkan veri trafiğinin büyüklüğü daha iyi anlaşılabilir.

Ayrıca Cisco, yine aynı çalışmada 2016 yılında dünyadaki tüm akıllı telefon ve tablet bilgisayarların yüzde 71'inin (1,6 milyar), tüm mobil cihazların ise yüzde 39'unun (4 milyardan fazla cihaz) İnternet Protokolü Sürüm 6 (IPv6) mobil ağ bağlantısına sahip olacağını tahmin ediyor. "IPv6", 4G, yani dördüncü nesil mobil telefon iletişimi için çok sayıda mobil cihazı destekleyebilen bir protokol. Yani gelecekte yaygın olarak kullanacağımız bir mobil erişim standardı diyebiliriz. Yine Cisco'nun verilerine dönersek, geçtiğimiz yıl iki katına çıkan ortalama mobil bağlantı hızının, 4G ve buna bağlı yeni standartlarla birlikte 2016 yılına kadar 9 katına çıkması bekleniyor.

Veri hızındaki artış ve mobil cihaz sayısındaki gelişme, bana sorarsanız önümüzdeki dört yılda hayatımızda geçtiğimiz sekiz yıldakinden çok daha fazla değişiklik yaratacak. Bu değişikliklerin de iki ana eksende ortaya çıkacağını söylemek mümkün. Bunlardan biri mobil alışveriş, diğeri ise mobil bilgi akışı.

Mobil alışverişin bugün örneklerini gördüğümüz üzere mobil ödeme, mobil kampanya ve mobil sipariş gibi üç ayak üzerinde yükseleceğini söyleyebiliriz. Mobil ödeme dediğimizde, kredi kartlarının yerini tamamen akıllı telefonların almasından söz ediyoruz elbette. Google'ın android telefonlar üzerinden sunduğu ve şimdiden 300 binden fazla noktada kullanılan "mobil cüzdan" uygulaması, gelecekte nasıl bir ödeme sistemi kullanacağımızı gösteriyor. Benzer şekilde bugün yine çeşitli adlar altındaki kartlar üzerinden yürütülen kampanya ve kupon uygulamaları da kısa süre sonra yine tamamen telefonlar üzerinden gerçekleştirilecek. Mobil sipariş sistemleri ise gerek mobil cihazlar üzerindeki alışveriş sitelerinden, gerek alışveriş ve veri indirme uygulamalarından, gerekse de QR kodlar sayesinde sanal dünyayı fiziksel dünyayla birleştiren uygulamalarla giderek daha fazla yaygınlaşacak gibi görünüyor.

Mobil bilgi akışı ise büyük ölçüde mobil yayıncılık ve mobil eğitimden oluşuyor. Uzaktan ve mobil eğitim sistemleri sayesinde kurulacak sanal sınıflar, yalnız okul dönemindeki değil, her aşamadaki eğitimi ucuzlatarak bilgi kaynaklarını daha erişilebilir hale getirecek. Diğer yandan, akademik, kurgusal, kurgusal olmayan her türlü kitap, dergi, gazete TV gibi haber akışını sağlayan ortamlar giderek çok daha fazla mobil ortamla bütünleşecek.

Ödeme ve alışverişin mobilleşmesi ile birlikte bilgi akışının bu mobil ortamla bütünleşme eğilimi bence hem yayıncılık, hem de eğitim alanında masaüstü internetten çok daha verimli bir ticari model yaratma olanağı sunacak.

Gelecek cebinizde, ona dikkatle bakın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Orta vadeli temenniler 21 Eylül 2018