Geleceğin tarımı yapay zekâ ile mi şekillenecek? – 2

Prof. Dr. Aykut GÜL
Prof. Dr. Aykut GÜL STRATEJİK DÜŞÜNCE aykut.gul@dunya.com

(Geçen hafta ilk bölümü yayımlanan ya­zının devamı…)

Sulama, yağmur ihtimalini de hesaba katarak, tamamen ihtiyaç duyulan za­manlarda ve her bir bitkinin ihtiyacı ka­dar, basınçlı sulama sistemleri ile sağla­nıyor. Tatlı su varlığımızın 3/4’ünün ta­rımsal üretimde kullanıldığı ve giderek su fakiri bir ülke haline geldiğimiz düşünül­düğünde buradan sağlanan tasarruf çok değerli.

Hasada yaklaşırken verim tahminleri, pazarın izlenmesi önem kazanıyor. Tüm bu işlemler, uydu görüntüleri, dronlar ve mikro cihazlardan gelen verilerle, yapay zekâ uygulaması (YZU) tarafından ger­çek zamanlı olarak yapılıyor. Buna göre en uygun hasat zamanına karar veriliyor. Ar­dından en az işgücü ve otonom hasat ma­kineleri kullanılarak en az ürün kaybı ile dönem tamamlanıyor.

Tüm bu süreçlerde hassas uygulamalı ta­rım pratikleri öne çıkıyor. Sürdürülebilir, et­kin, çevreci ve yapay zekâ desteğinde en op­timum kararların verildiği, geleneksel emek yoğun üretimden teknoloji ve dijital ağırlıklı olarak gerçekleştirilen birincil üretim süre­ci başarıyla tamamlanmış oluyor. Bu süreçte risk ve belirsizliğin, yapay zekâ sayesinde en aza indirildiğine şahit oluyoruz.

Hasat sonrası üçüncü dönem başlıyor. Zahmetli bir süreç sonucunda elde edilen ürünlerin en iyi şekilde değerlendirilmesi­nin gerektiği, katma değer ve ürünün hak ettiği fiyatı bulabilmesini hedefleyen bir dönem.

Tarım ürünlerinin belirli dönemlerde üretilebildiği ancak yıl boyunca tüketil­mesi gerektiği dikkate alındığında, arz ve talep dengesizliklerini en aza indirecek, depolama, nakliye, soğuk zincir, işleme ve paketleme işlevlerini en iyi şekilde yerine getirecek bir gıda tedarik zincirine ihti­yaç duyulur. Bu süreçte aracılar, tüccarlar, toptancı ve perakendeciler önemli görev­ler ifa ederler.

İşte bu geleneksel gıda tedarik zincirine artık “blok zinciri” de ekleniyor. Tarladan çatala izlenebilirliği, üretici ve tüketici gü­venini, şeffaflığı sağlayacak blok zinciri, lojistik maliyetlerini ve gıda kayıplarını azaltarak, gıda enflasyonunun kontrol altı­na alınmasında büyük role sahip olacaktır.

Blok zinciri ile doğru ve güncel kayıt sağlanırken bunun tüm paydaşlarca ger­çek zamanlı olarak izlenmesi, denetimi, hızı ve kaliteyi beraberinde getirecektir.

Merkezi bir kayıt sistemi olmayan ve bu nedenle değiştirilemeyen yüksek güven­likli blok zinciri, gıda tedarik zincirine yö­neltilen tüm eleştirileri neredeyse berta­raf ediyor ve tüketiciye besin değeri yük­sek gıdaların ulaştırılmasını sağlıyor.

Ütopyadan gerçeğe yolculuk

Ülkemizde yeterince etkin hale getirile­meyen tarımsal yayım hizmetlerinde ya­pay zekâ büyük katkı sağlayabiliyor. Bu ko­nuda ülkemizde de uygulamalar hızla ge­liştiriliyor.

Çiftçi odaklı içerikleri ile “Farmer.CHAT”, zararlı ve hastalıkları belirlemede görüntü tanıma teknolojisini kullanarak çiftçilerin sorularını metin ve ses yoluyla cevaplamada yapay zekâyı kullanan “Acceso's Extensio­Bot”, üreticilerin yerele özel taleplerine yö­nelik içerikler sunan ve 5,6 milyon üreticiye ulaşan “Digital Green's AI Assistant” bu uy­gulama ve platformlardan bazıları.

Yeterli yayım hizmeti alamayan bölge­ler için sunulan dijital yayım hizmetleri oldukça önemli. Bu sayede kişiselleştiril­miş tavsiyelerle üretkenliğe ve sürdürüle­bilirliğe katkı sağlanabiliyor.

Yazımızı, Osman Yazıcı’nın “Üç Cem­re Bir Bahar”ından bağlayalım dilerseniz:

“‘Yapay’ olanı da bir kenara atmayaca­ğız elbet. Kuşlardan, balıklardan, atlardan esinlenerek uçaklar da yapacağız, gemiler ve arabalar da. Ama doğal olandan ilham alarak, doğayı taklit ederek, aslı koruyarak. Çünkü bilimi, teknolojiyi gerektiği gibi ta­kip etmemek, içinde yaşadığımız şu uzay çağında adımızı doğala değil ilkele çıkarır.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar