Geleceğe yakından bakın...
Bu başlık bu sene düzenlenecek İstanbul Autoshow’a ait basın bülteninde yer alıyor. Fuarın mottosuymuş. Kaç haftadır yazılanlar, üzerine basın ile paylaşılmış.
Okuyunca açıkçası oldukça üzüldüm. Zira, ilk kez benim dile getirdiğim, firma erozyonu konusunda, devamında birçok arkadaşımızın dile getirdiği şekilde Autoshow bu yıl kapılarını ilk kez bir garipliğe açacak.
Kriz ve maliyetlerin yüksekliği nedeniyle bünyesindeki firmaların yarısının katılmayacağını beyan ettiği organizasyonu, düzenleyen Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD’den) daha dişe dokunur bir açıklama beklemek hakkımızdı.
Hakkımızdı diyorum çünkü bu fuar, algısal anlamda çok büyük önem taşıyor. Çünkü fuar daha önce bir kez ertelenmiş ve ilerleyen süreçte deyim yerindeyse deveye hendek atlatılarak uluslararası akredite fuarlar arasına girmeyi başarmıştı. Hatırlıyorum fuar ilk kez TÜYAP’a geçerken, özel toplantılar düzenlenmiş, yabancı basın mensuplarının davetleri gündeme gelmiş, çoluk çocuk ziyaret edilecek denmiş, İstanbul’daki en önemli etkinlik gibi iddialı açıklamalar yapılmıştı. Bu açıklamaların ardından daha üçüncü adımda, fuar katılımı yarıya, bildirim boyutları ise dörtte bire düştü. Göreve geldiklerinden bu yana şahsi ve resmi toplantılarda biraraya geldiğimizde gerek açıklamaları, gerekse sohbetlerinden oldukça keyifli ve bilgilendirici olan ODD yönetiminin bu kez, tarihi bir gol yenmişken ve maç da daha devam ederken neden suskunluk içinde olduklarını merak ediyorum.
7 kişilik yönetim kurulunun, 3 üyesinin ki (bu üyeler yaklaşık 10 markayı temsil ediyor) fuara katılmama kararı aldığı bir ortamda, sadece benim aklıma mı “deli sorular” geliyor. Türkiye ekonomisinin lokomotifi konumundaki otomotiv sektörünün iki yılda bir gerçekleştiği en büyük organizasyon, fuar, pazar günleri farklı semtlerde düzenlenen ikinci el açık oto pazarı düzeyine gerilerken, sektörden herhangi bir açıklama gelmemesi çok ilginç değil mi?
Dost sohbetlerinde dile getirilen olumsuzlukların, resmi bir açıklama ile kamuoyu ile de paylaşılmasında ne gibi bir sıkıntı olabilir ki?
Kurlar arttı da metrekare maliyetleri mi yükseldi?
Bu yıl zaten kayıp da masraf yapmaya ne gerek mi var?
Zaten, bu fuarlar teferruat da metazori mi giriliyor?
Referandum sırasında, yakınında yapmanın gereği yok mu?
Bunun gibi bir çok soru var. Sektörü etkileyen ÖTV, emisyon değişikliği gibi konularda görüş bildiren ve de iyi de yapan ODD, böyle bir konuda neden suskun kalıyor?
Hiç yapmamanın da bir prensip kararı olacağı bir ortamda, bu kapılar neden yarım yamalak açılıyor?
Ben bazı şeyleri biliyorum yazsam, “yorum” olur. Ama yetkililer konuşsa, “Açıklama” olur ki bilgi kirliliğinin önüne geçen şey resmi açıklamalardır. Ben geleceğe yakından bakmak istiyorum ama bakarken bazı yetkililerin de yapacakları bilgilendirmeyle önümüze ışık tutması gerekiyor.