Geçici kabule tabi işler geçici kabul olmaksızın beyan edilebilir mi?
Yılmaz SEZER - Güncel Group Yönetim Kurulu Başkanı
Yıllara yaygın inşaat onarım ve montaj işleri 196 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun (GVK) 42. maddesi ile düzenlenmiş olup, beyanı için geçici kabulün yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Yani bu tür işlerin beyanı geçici kabulün yapılmasına bağlanılmıştır. GVK’nın 42. maddesinde, “Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat (dekopaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kar veya zarar işin bittiği yıl kati olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, ilgili yıl beyannamesinde gösterilir.” hükmü yer almaktadır.
Aynı kanunun “İnşaat ve onarma işlerinde işin bitimi” başlıklı 44. maddesinde ise, inşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarihin; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarihin bitim tarihi olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Hatta önceki yıllarda işin tamamlanma veya bitim tarihi geçici kabulün düzenlene tarihi iken, bayındırlık şartnamesiyle uygun olması aracıyla düzenlenme tarihi “onay tarihi” ile değiştirilmiştir. Oysa özel inşaat işlerinde inşaatın bitimi olarak fiilen teslim veya gayrimenkulün kullanılmaya başlanılması esas olarak alınmıştır. Yıllara yaygın inşaat onarım işlerinde bazı özel durumlarda inşaat fiilen bitmekte ancak geçici kabul yapılamamaktadır. Hatta söz konusu gayrimenkul fiilen kullanılmaya başlanılmış ve aradan çok uzun yıllar geçmiş olmasına rağmen geçici kabul yapılamamaktadır. Bunun değişik nedenleri olabileceği gibi en çok karşılaşılan nedenler bir tanesi de işveren ile ilgili firmanın değişik nedenlerle ihtilaflı olmasıdır. Hatta bazı durumlarda firma tarafından ilgili kamu kurumundan geçici kabulün yapılması için talepte bulunmakta, geçici kabul komisyonunun eksik ve kusurlu işler tutanağında belirtilen eksiklikler de verilen süre içerisinde tamamlandığı halde kurum geçici kabulü yapmaktan kaçınmakta ve hatta mahkemeye gitme bile söz konusu olabilmektedir. Tabi bu durumlarda söz konusu işin nasıl daha doğrusu hangi tarihte bitti kabul edilerek beyan edileceği tartışma yaratmaktadır.
Maliye Bakanlığı vermiş olduğu özelgelerde geçici ve kesin kabul usulüne tabi yıllara yaygın inşaat ve onarma işlerinde iş bitim tarihi olarak bu işe ilişkin düzenlenecek geçici kabul tutanağının idarece onaylanacağı tarihin esas alınması ve bu işten elde edilecek kazancın da geçici kabul tutanağının idarece onaylanacağı tarihin içinde bulunduğu yılının geliri sayılarak, bu dönem için verilecek kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerektiği belirtmiştir.
Yani idare her ne olursa olsun işin beyanı için mutlak surette geçici kabulün yapılması şartını koymuş ve şartı hiçbir şekil ve şart altında esnetmemiştir. İşin beyanı için geçici kabul yapılacak ve geçici kabulün düzenlenme veya itibar tarihi değil onay tarihi esas alınacaktır.
Buna göre, geçici ve kati kabul usulüne tabi işlerde geçici kabul tutanağının idarece onaylandığı tarihin, geçici ve kati kabul usulüne tabi olmayan işlerde ise işin fiilen tamamlandığı veya bırakıldığı tarihin işin bitim tarihi olarak kabul edilmesi, bu işle ilgili kâr veya zararın bitim tarihi itibariyle tespit edilmesi ve tamamının işin bittiği yılın geliri olarak beyan edilmesi gerekmektedir.