Gayri Safi Mutluluk Ülkesi Butan'ın en büyük kaynağı Hindistan
Butan'ın merkezinde küçük bir otel-restoran sahibi, 40 yaşlarında bir adam; "Burada doğduğum için mutluyum. Ekonomik bir güç değiliz, fakat kendi kendimize yetiyoruz" diyor.
Bu sözler aslında "Gayri Safi Milli Mutluluk" kavramını ulusal doktrin olarak kabul eden ülkenin sloganı haline gelmiş durumda.
Çin ve Hindistan arasında, İsviçre'den biraz daha küçük bir yüzölçümüne sahip olan Butan, 1972'den bu yana uzun vadeli büyüme göstergelerine öncelik veriyor: Kaynakların sürdürülebilir kullanımı bunların başında geliyor.
Batısında ve güneyinde Hindistan, kuzeyinde Çin'in yer aldığı Butan'ın toplam yüzölçümü 47 bin kilometrekare.Ülkenin nüfusu ise 650 bin. 1949'da bağımsızlık kazanan Butan'ın dış ilişkilerini Hindistan yürütüyor.1970'li yıllarda takas ekonomisini bırakıp para sistemine geçen ülkede nüfusun büyük çoğunluğu tarım ve hayvancılıkla ilgileniyor.
Butan Krallığı monarşiyi ve Budist yaşam biçimini koruyabilmek için kapılarını teknolojik gelişmelere kapalı tutuyor.
Küreselleşmeden uzak bir ülke
Butan'da yaşayanların giyim tarzı genel olarak batılıları andırıyor. Kadınların görüntüsünde fark yaratan detay, vücudun etrafına sarılan ve omuzda broşlarla tutturulan renkli kumaşlar. Bazı erkeklerde ise Japon kimonoları andıran giysilere rastlanıyor.
Televizyon ve internetin ülkeye girmiş olması ve fiyatlardan dolayı elitist bir turizmin gelişmiş olması, Butan Krallığı'nın küreselleşmeden uzak kalmasını etkilememiş.
CNRS Araştırma Başkanı Françoise Pommaret'ye göre, "Gücünü Gayri Safi Milli Mutluluk" kavramından alan Butan, "ölçülü bir kalkınma yolu" seçmiş.
Ülkedeki tüm projeler, milli gelenekler ve çevrenin korunmasını dikkate alan bir komite tarafından inceleniyor. Yüzde 70'i ormanlarla kaplı olan ülkenin en önemli kaynağı ise Hindistan'a sattığı hidroelektrik.
Doğal ortam ve dindarlık
Butan, bir yandan modern çağa ayak uydurup, diğer yandan kendi kimliğini koruyabilmek için iki temel unsura başvuruyor: Bunlardan birisi coğrafi yapının korunması; diğer ise dindarlık. Her ne kadar dar sokaklar ve dağlar arasında ulaşım çok kolay olmasa da, ülkenin doğal yapısı kesinlikle bozulmuyor. Öte yandan bu doğal yapıyı tamamlayan temel unsurlar dua bayrakları, manastırlar, "stupa" adı verilen mabetler tamamlıyor.
Budizm'in üç ana kolundan biri olan Mahayana ülkenin tamamında hissediliyor. Butan halkı çalışmadığı zamanlarda, kendini tamamen dine adıyormuş görüntüsüne sahip. Ülkeye yönelik yaptığı araştırmaları Le Monde gazetesi ile paylaşan Pommaret, "Kurje manastırının bölümlerinden birinde, köylüler kötü kehanetleri önlemek için milyarca kez aynı duayı tekrar ediyorlar" diyor.
Ekonomik büyüme amaç değil, araç
Butan'ın amacı bir model oluşturmak değil aslında. Ülkenin tek istediği, değişmeden, olduğu gibi kalmak. Bu kapsamda, ekonomik büyümenin, bir amaç değil, araç olduğunu savunuyor. Tabii ki, "Gayri Safi Milli Mutluluk" kavramını savunurken, "Gayri Safi Milli Hasıla" açısından, dünyanın en geri kalmış ülkeleri arasında yer almaktan kurtulamıyor. Fakir olsa da, idealist bir ülke Butan, ve fakir olmasına rağmen, eğitim ve sağlık sisteminin ücretsiz olmasını sağlayarak, çok önemli bir başarıya imza atmış bir ülke.
Gülümsemeyi bilmek
Her ne kadar yoğun bir kontrol mekanizması hakim olsa da, Butan dışardan gelen tüm kötülüklerden muaf tutamıyor halkını. Hızlı kentleşme bunlardan biri. Başkent Thimphou'nun en büyük sorunu hızla artan alkol ve uyuşturucu kullanımı.
Önümüzdeki yıllarda, kalkınma ve doğal çevrenin korunması arasında kalıcı bir denge sağlanması kaçınılmaz olacak.
Herşeye rağmen Butan halkı mutlu ve bu mutluluğu kaybetmemekte kararlı. Aynı Butanlı yaşlı bir kadının dediği gibi: "Dilinizi bilmiyorum, ama gülümsemeyi biliyorum..."