Gastronomi sektörünün Lyon buluşması
Edebiyat, sinema ve gastronomi… İlgi alanlarımdan üçünün en önemli isimleriyle, önde gelen etkinlikleriyle tanınan bir kentte, Lyon’daydım son birkaç gündür. Neden Lyon? Önce edebiyat: Antoine de Saint-Exupéry’nin, yani en sevdiğim kitaplardan birinin, “Küçük Prens”in yazarının doğduğu kent… Havalimanı da onun adını taşıyor. Sonra sinema: Auguste ve Louis Lumière kardeşlerin hayata gözlerini yumdukları şehir… Ve tabii ki gastronomi: Fransa’nın gastronomi başkenti; 130 bin metrekare alanda, 6 salonda HORECA sektörünün buluştuğu Sirha Fuarı’nın 2 yılda bir yapıldığı yer…
Fuar, 30. yılını kutlayan Bocuse d’Or yarışmasının hemen nehrin kıyısında bir zamanlar şeker deposu olarak kullanılan antrepodaki görkemli gala yemeği ile sona erdi. Fuar alanında gerçekleştirilen, 5 bin kişinin izlediği etkinliği bu sene ABD ekibi kazandı, ikinci Norveç, üçüncü İzlanda oldu. Yeme-içme ürünleri, fırıncılık-pastanecilik, şekerleme ve çikolata yapımcılığı, mutfak ve yan dalları için donanımlar, ekipmanlar, kafe, bar, kafeterya, brasserie, yeni teknolojiler ve hizmetler, restoran salonu ve otel donanımları, hizmetler, ulaşım hizmetleri, masa hazırlama sanatı, şarapçılık… Yani 11 sektörden arz sahipleri yıllardır bu fuarda buluşuyor, yenilikleri profesyonellere sunuyor…
Sirha’da bu sene 5 stantta 8 firma ülkemizi temsil ediyordu: 38°30° Çiftliği, Aydın Kuruyemiş, Ekofood, GMG Catering, İpek Bulgur, Kürşat Ayvalık Zeytinyağı,, Öztiryakiler, USLA... Hepsini tek tek dolaştım, izlenimlerimi anlatacağım... Benim için yolculuklar, daima uzun yürüyüşler demek… Fuarlar da aynı şekilde saatlerce saatlerce stantların arasındaki koridorlarda bir oraya, bir buraya uğrayarak ayaklarıma karasular inene kadar taban tepmek demek (kesinlikle şikâyetçi değilim).
Lyon’da da durum değişmedi. Eurexpo Fuar Alanı’ndaki 130 bin metrekarenin ne kadarını bitirebildim, UNESCO Dünya Mirası listesindeki, İpek Yolu üzerindeki şehrin ne kadarını gezebildim, (hüsran olmasın diye) hesaplamadım; “İçinden Nehir Geçen Kentler” kitabıma kaç satır daha yazabileceğim, bilmiyorum…
Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı’nın görkemli salonlarından bu büyüklüklere alışmama rağmen, Sirha’yı bitiremeyecek olmanın sıkıntısını yaşamadım, desem yalan olur.
Sirha Dünya Direktörü Marie Odile Fondeur “Sirha’nın görevi, fuarı ziyaret edenleri ve fuar katılımcılarını şaşırtmak” diyor ve devam ediyordu: “Böylece geleceğin restoranlarını ve otellerini üretebilsinler. Bu yeni eğilimleri iş, kâr ve çevre açısından olumlu olsun. Sirha’da yaklaşık 190 bin civarında profesyonel konuk ağırlanıyor. 86 ülkeden yaklaşık 20 bin şef katılıyor. Her gün bin 600’ün üzerinde canlı performans gerçekleştiriliyor, 700 civarında yeni ürün sergileniyor.”
Beş gün boyunca aralarında Bocuse d’Or ve Coupe du Monde de la Pâtisserie’nin de olduğu 19 yarışmaya ev sahipliği yaptı Sirha. Uzman katılımlarıyla gerçekleştirilen konferans programları, tam ölçekli model restoranları ilham uyandırıcı ve bilgilendiriciydi. Ar-Ge müdürleri ve şefl er için düzenlenen Food Studio da yine sektör trendleri hakkında ipuçları taşıyordu.
Hizmetleri, ekipmanları bizzat görmek, ürünleri tatmak; yiyecek-içecek alanlarında hibrit formlarla karşılaşmak, inovasyon çalışmalarını izlemek gerçekten önemli deneyimlerdi… Lyon’da bulunduğum sürede fuarı, Sirha İstanbul Proje Yöneticisi Abel Villemen ile dolaştım, yukarıda sözünü ettiğim 11 sektörün önde gelen uluslararası isimleriyle tanışma fırsatı buldum.
Biraz da Sirha’nın tarihçesinden söz etmek istiyorum. GL Events firmasının etkinliklerinden birisi. 1983 yılında Lyon’da “Salon des Métiers de Bouche” adıyla yapılmaya başlıyor. Amaç, mutfak sektörünü bir araya getirmek. Bir süre sonra, “Le Salon international de la restauration de l’hôtellerie et de l’alimentation” SIRHA/Uluslararası Restaurant Otel ve Yiyecek Fuarı adını alıyor. Sirha; Lyon haricinde Cenevre, Budapeşte, Rio de Janeiro ve Meksika’da da düzenleniyor ve bu sayede uluslararası sektörel bir ağ oluşturmak hedefleniyor. Ülkemizde ise 2013 yılından bu yana her sene İstanbul’da gerçekleştiriliyor…
Fuar, önceki akşam bitti… Halles Paul Bocuse’de katıldığımız unutulmayacak Festiv’halles’i, 6e Sens konsept restorandaki öğle yemeğini, Gala’yı ve daha birçok şeyi Ehlikeyf’te ve bu köşede yazmaya devam edeceğim…