Garanti Anadolu Sohbetleri’nin 105. Bayburt buluşması

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Anadolu Garanti Sohbetleri bu yıl daha çok küçük kentlerde sürüyor. Ardahan ve Artvin’in ardından Garanti Anadolu Sohbetleri’nin 105. buluşmasını Bayburt’ta gerçekleştirdik. İstanbul’dan medya temsilcilerinin de katıldığı gezili Bayburt Sohbet Toplantısı öncesinde Hüsamettin Koçan’ın kendi köyüne kurduğu uluslararası ödüller almış olan Baksı Müzesi gezildi. 

Koçan, toplantıda yaptığı konuşmada, müzeyi geçen yıl yüzde 25’i yabancılardan oluşan 15 bin turistin ziyaret ettiğini, yeni yıl beklentilerinin 20 bin olduğunu söyledi. Kent merkezinden 60 kilometre uzaktaki Baksı köyünde yer alan bu müzenin böyle ilgi çekmesini, bir adamın çılgın projesi olarak şaşırtıcı gördüm. Ama turizmci dostum İskender Çayla’nın, müzenin önünde telefonundan gönderdiği müzenin fotoğrafı üzerine, hemen dünyanın çeşitli yerlerinden, İspanya’dan, Brezilya’dan gelen övgü mesajlarını gösterince, şaşırmamın yanı sıra Baksı’nın Bayburt için bir turizm çekim merkezi olabileceğini düşündüm. 

Koçan, ayrıca kent merkezine bir kadın istihdam merkezi inşa ettiklerini, başta yakın köylüsü Maliye Bakanı Naci Ağbal olmak üzere birçok kişinin kendilerine destekçi olduğunu söyledi. 

Bayburt’ta sohbetlerim sırasında Socar yöneticiliğinden kısa süre önce ayrılan Kenan Yavuz’un da Bayburt’taki kendi köyü Beşpınar (eski adıylaYukarı Rolu) köyünde bir müze, sinema ve köy evleri yaptığını ve bir film çekme hazırlığında olduğunu öğrendim. Arayıp sorduğumda Yavuz, “1918 yılında Rus-Ermeni işgali döneminde Bayburt’ta yaşananlarla ilgili bir film olacak. İki yıldır hazırlık çalışmaları sürüyor. Yakında çekimleri başlayacak” bilgisini verdi. 

Bayburtluların kentten ayrılıp eğitimleri sonrası önemli görevler üslenen Socar Türkiye CEO’luğu ve profesörlük gibi görevler yaptıktan sonra, kentlerine kültürel yatırım yapmaları önemli bir özellik. 

Toplantı sırasında kentin Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt’un önemini belirtip yeni ve kent için yeni bir döneme girdiklerini açıklarken, bir anlamda bunu ortaya koyan şu değerlendirme yaptı: “Bayburt, Erzurum ve Gümüşhane’ye bağlı olduktan sonra 1989 yılında il oldu. Nüfusu az diye o dönemde il olmasına şaşıranlar olmuştu. Nicel olarak düşük nüfuslu olsa da Bayburt, eğitimli insan kalitesiyle kemiyet (nitel) olarak ağırlığı olan bir ildir. Yeni dönemde önemli altyapı gelişmeleri olacak. Turizmde de gelişmeler olacağına inanıyorum.” 

Memiş’in bu değerlendirmesi yukarıda sözünü ettiğim kendi köylerine yatırım yapan Koçan ve Yavuz gibi Bayburtluların tutumlarıyla doğruluk ve haklılık kazanıyor. 

Toplantıda Nafiz Karadere, Bayburt’un turizmde fark yaratacak özelikleri olduğunu Bayburt Kalesi gibi tarihi mirası içersinde yer alan eserlerine, Baksı Müzesi gibi bir eserin eklenmesinin bu açıdan öneminin altını çizdi. İskender Çayla da Bilbao’ya Guggenheim Müzesi nedeniyle 1 milyon turist gittiğini, 2014 yılında Avrupa Konseyi’nin yılın müzesi ödülünü alan Baksı’nın turizm açısından Bayburt’ta Dedekorkut Şöleni, Bayburt Kalesi, Aydıntepe yeraltı şehri ile birlikte önemli turizm hareketine yol açabileceğini, yeni ve iyi bir slogan, logo gibi yenilenmelerle tanıtıma ihtiyaç olduğunu açıkladı.”Bilbao’nun Guggenheim Müzesi varsa Bayburt’un Baksı Müzesi var” sloganını önerdi. 

Mahmut Eskiyörük, kendi yönettiği Tire Süt Kooperatifi deneylerini anlatıp, Bayburt’ta da hayvancılıkta kooperatifçiliği açısından önemli imkan gördüğünü söyledi. Prof. Gülsüm Sağlamer, Bayburt’ta bir proje yapktıklarını, sürekli öğrenen bir toplum yaratmak için, eğitim ve kaliteyi içeren çalışmalarında İTÜ ve Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden öğretim üyelerinin yer aldığını açıkladı. Prof. Asaf Savaş Akat da makro ekomik verileri değerlendirdi. 

Üç saatlik 180 kişinin izlediği toplantı sonrasında TSO Başkanı İbrahim Yumak ve Belediye Başkanı Mete Memiş değerlendirmeler yaptı, toplantıya katılan Bayburtlular da sorularıyla katkıda bulundu.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar