Galatasaray mı, Fenerbahçe mi?

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

 

Play-Off Şampiyonluk Grubu'nda ilk maçlarını kazanarak takipçilerinden belirgin biçimde ayrılan Galatasaray ve Fenerbahçe, mutlu sona ulaşacak takımın belirlenmesinde son derece kritik bir maça çıkıyorlar. Genel bir değerlendirme yapıldığında, bu iki takımın zaten sezon genelindeki performanslarıyla podyumun 1 ve 2 numaralı basamaklarında olmayı hak ettikleri söylenebilir. Play-Off'un getirdiği turnuva atmosferinin Beşiktaş ve Trabzonspor'a farklı bir hava kazandıracağı tahminleri ilk haftadan boş çıktı çünkü ne Trabzonspor'un Fenerbahçe'ye ne de Beşiktaş'ın Galatasaray'a gerektiği kadar direndiğini görebildik. Zirvede baş başa kalan iki büyük kulübün 2 kez kozlarını paylaşarak şampiyonun adını belirleyecekleri gerçeğiyle karşı karşıyayız. İlk raunt ise Türk Telekom Arena'da... Bu dev maça ilişkin fikir yürütmeden önce Play-Off klasmanında Galatasaray'ın rakibinden 5 puan önde olduğunun altını kalın bir çizgi ile çizmekte fayda var. Beşiktaş ve Trabzonspor'un sonuca gitmekten uzak futbolları düşünüldüğünde, sarı-kırmızılı ekibin Fenerbahçe ile iki kez berabere kalması durumunda bile mevcut kredisini sürdürebileceği gerçeği oldukça anlamlı bir veri. Bu sebeple maçın gerilimini daha çok Fenerbahçeli futbolcular hissedecekler gibi görünüyor. Bu sezon oynanan iki maçta Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye oldukça belirgin bir üstünlük kurduğunu görmüştük. Türk Telekom Arena'nın da kazandırdığı özgüvenle evinde rahat biçimde kazanan sarı-kırmızılılar, deplasmanda da "az daha galibiyete uzanan" dikkat çekici bir geri dönüş yaşamışlardı. Bu durum geçmiş dönemde "Fenerbahçe fobisi" şeklinde tanımlanan realitenin değişmekte olduğunu gösteriyor gibi. Ancak tüm bu kabulleri yaparken Trabzonspor karşısında izlediğimiz Fenerbahçe'nin sezon genelindeki görüntüsünden çok daha parlak bir performans sergilediğini de göz ardı edemeyiz. Sarı-lacivertlilerin Play-Off ilk haftasında Trabzonspor'u yendiği maçın ardından yazdığımız yazımızı şu şekilde bitirmiştik: "Sizi bilmem ama bence Fatih Terim ve Tayfur Havutçu Trabzonspor karşısındaki Fenerbahçe'yi izledikten sonra planlarını daha dikkatli yapma konusunda bir tedirginlik yaşamışlardır." Gerçekten de o karşılaşmada Aykut Kocaman'ın öğrencileri hem fizik hem de mental anlamda bu turnuvayı domine edebilecekleri mesajını vermişlerdi. Her ne kadar taktiksel bir kıyaslamada Fatih Terim meslektaşına oranla üstün ise de Fenerbahçe kadrosunda bireysel taktik alanında yetenekli ve iş bitirici isimler olduğu da unutulmamalı.

Takımların son durumlarına baktığımızda; Fenerbahçe'deki en önemli gelişme olarak Emre'nin tedbirli biçimde Disiplin Kurulu'na sevk edilmesi görünüyor. Yüksek pas kalitesinin sağlanmasında kilit oyunculardan biri olan Emre'nin yokluğunda o bölgede Caner'in mi yoksa Selçuk'un mu tercih edileceği tüm maçın seyrine etki edebilecek kadar önemli. Sarı-lacivertli ekipte Sezer Öztürk'ün tedavisine devam edilirken hafif ağrıları bulunan Cristian'ın durumunun ciddi olmadığı ve maçta forma giyeceği açıklandı. Galatasaray cephesinde ise sorunlar minimuma indirgenmiş ve takıma bir coşku havası hâkim görünüyor. Bazı futbolcuların ufak sıkıntıları olmakla birlikte Fatih Terim büyük ihtimalle kafasındaki ideal on biri sahaya sürebilecek. Sarı-kırmızılılar evlerinde maçlarda ofansif açıdan çok daha etkin gözüküyorlar. Fenerbahçe de şampiyonluk kupasının kulpuna yapışmak istiyorsa bu maçı kazanmak durumunda. Bu nedenle oldukça bol pozisyonlu ve zevkli bir karşılaşma izleyebileceğimizi düşünüyorum. Hatta golcülerin şansı yaver giderse bu derbiden enteresan skorlar da çıkabilir. Belki Galatasaray galibiyeti Play-Off birincisini (dolayısıyla şampiyonu) ikinci haftadan belli edecek ama heyecan bitecek diye de favoriyi ıskalamak olmaz.

HAFTANIN MAÇI
Galatasaray - Fenerbahçe

Tarih: 22.04.2012 Saat: 19.00
Stat: TT Arena
Maç günü hava: Çok Bulutlu, 20°C
Aralarındaki Maçlar: Galatasaray (3-1) Fenerbahçe, Fenerbahçe (2-2) Galatasaray

 

Üçüncülük mücadelesi

Trabzonspor - Beşiktaş

Tarih:                               21.04.2012 Saat: 19.00
Stat:                                  H.Avni Aker (Seyircisiz)
Maç günü hava:              Az Bulutlu, 21°C
Aralarındaki Maçlar:       Trabzonspor (0-1) Beşiktaş, Beşiktaş (1-2) Trabzonspor

İlk haftanın yaralı iki takımı artık adına "üçüncülük mücadelesi" diyebileceğimiz rekabetteki ilk maçlarına Avni Aker Stadı'nda çıkıyorlar. Trabzonspor'da Burak Yılmaz'ın burnundaki kırık oynamasına engel teşkil edecek mi? Bu sorunun yanıtı halen belirsizliğini koruyor. Vittek takımla çalışmalara başlarken Sercan'ın tedavisine devam ediliyor. Kaleci Tolga Zengin ve Marek Cech'in hafif sakatlıkları oynamalarına engel değil. Beşiktaş'ta Roberto Hilbert kırmızı kart cezası nedeniyle yok. Sidnei, Alves ve Bebe de disiplinsiz davranışları nedeniyle kadro dışı bırakılmışlardı. Sakatlığını büyük ölçüde atlatan kaleci Cenk Gönen takımdan ayrı biçimde koşu çalışmaları yapıyor. Her iki takım da ilk maçlarındaki görüntüleri itibariyle hem üretkenlikten hem de taraftarlarına ümit vermekten epey uzaktılar. Bordo-mavili ekibin hücumlarında büyük oranda Burak Yılmaz'a bel bağlaması Trabzonspor'u "önlem alınması daha kolay" bir takım haline getiriyor. Beşiktaş'ın da Fernandes'in iyi marke edilmesi durumunda ortaya koyabileceği bir B planı oluşturulabilmiş değil. Siyah-beyazlı ekipte; Tayfur Havutçu'nun tamamen Carlos Carvalhal'in taktik düzeninden ve onun kadro tercihlerinden yola çıkıyor oluşu taraftarı ümitsizliğe sevk ederken, açık söylemek gerekirse Play-Off'un kalan maçları için de umut vermiyor. Az gollü neticelenmesini beklediğim bu maçta Tayfur Havutçu'nun bir takım taktik açılımlar yapması şart aksi halde Beşiktaş'ın Avni Aker Stadı'ndan galibiyetle ayrılması zor görünüyor.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016