Fütürizm nedir? Ne işe yarar? Fütüristler ne yapar?

Merhaba… 2002’de kendilerinden “Bilişim Sektörünün En Başarılı İş Kadını Ödülünü” aldığım kıymetli Dünya Gazetesi’ne 21 yıl sonra fütürist bir köşe yazarı olarak katılmaktan mutluluk ve gurur duyuyorum.

‘Bir İş Fütüristi’ olarak, teknolojinin tetiklediği değişimlerin, dönüşümün ayak seslerini duyar duymaz “işimiz elimizden gidecek” diye korkanlara anlatmak istediğim “Eğer kendinizi ve işlerinizi zamanın ruhuna göre sürekli günceller, geliştirirseniz; yaşlanmak ve ölmek dışında hiçbir şey işinizi elinizden alamaz! İş yapış şekilleri, araçları, süreçleri değişir, gelişir, dönüşür ama işiniz asla yok olmaz!” iddiamın da ispatı niteliğinde bir kavuşma olduğuna dikkat çekmek istiyorum…

Görüldüğü gibi ne gazeteciler ne gazeteler ne medya sektörü ne de işini aşkla yapan insanlar yok olmadılar! Hala büyük bir heyecanla ama çok farklılaşmış, daha da gelişmiş olarak işlerinin başındalar!

İşin sırrı, her dönemde vazgeçilemeyecek kadar iyi olmaya adanmakta…

Bilgisayarların, internetin, mobil ve akıllı cihazların, dijitalleşmenin, şimdilerde yapay zekanın, robotların yaşattığı devrimlere rağmen Dünya Gazetesi 1981’den bu yana yayın hayatında.

Benim de iş hayatındaki 40’ıncı yılım. İlk yirmi yılı kurumsal alanda, bilişim sektöründe üst düzey yönetici; kalan 20 yılı da girişimci olarak kendi şirketlerimde yönetici ve yatırımcı olarak geçti. Onca teknolojik, ekonomik, sosyolojik, politik, toplumsal, küresel krize, çalkantıya ve dönüşüme rağmen hem Dünya Gazetesi hem de ben, işlerimizi bırakın kaybetmeyi, kaptırmayı daha da güçlü bir şekilde hizmetlerimize devam ediyoruz.

En kritik iki faktör…

Tüm iş hayatım boyunca iki şeyi çok iyi anladım ve öğendim. Onlara sıkı sıkıya tutunarak tüm işlerimin merkezine yerleştirdim ve çok net bir biçimde gördüm ki dönem ya da gelişen, değişen ekonomi, sosyoloji, ekoloji, vb. ne olursa olsun ancak ve ancak geleceği anlayan, teknolojiyi bulan ve / veya uygulayan şirketlerin sürdürülebilir başarıları alkışlanıyor.

Algılayamayanlar ise yok olup gidiyor. Bu iki kritik faktörden biri teknoloji, diğeri fütürist yani gelecekçi bakış açısı. Bunları birlikte, beceriyle kullanmadan, gelecek tasarlanıp şekillendirilmeden hiçbir ölçekte ve alanda başarıdan, sürdürülebilirlikten söz edilemiyor.

Fütürizm ve fütüristler…

Fütürizm, gelecekteki olası değişimleri önden de öte, “uzgörmeye” ve bu değişimlere hazırlanmaya yönelik bir düşünce biçimi, bakış açısı, çabalar bütünü. Fütüristler, gelecekteki teknolojik, sosyal, kültürel, ekonomik, ekolojik gelişmeleri tahmin etmeye, gelecekteki değişimleri anlamaya ve geleceği sürdürülebilirlik prensipleriyle şekillendirmeye çalışırlar.

En yalın anlatımla, fütüristler tıpkı tarihçilerin geçmişi tarih bilgisine çevirmesi gibi; yarınları kullanılabilir, yararlanılabilir gelecek bilgisi haline dönüştürmeye çalışanlardır. Mesela; gelecekte fosil türevli enerji kaynaklarının yaratacağı ekolojik ve insani sorunları, sürdürülemezliği önceden uzgörüp, iyi ve kötü olasılıkları multidisipliner verilerle senaryolaştırarak “Dünya şu kadar zamanda temiz enerjiye geçmelidir!” diyerek tüm sektörlerin, iş ve yaşam biçimlerinin değişimini başlatır ve dönüşüme ışık tutarlar.

Şirketlerde, hükümetlerde, akademide, bağımız ve tarafsız sivil inisiyatiflerde, gelecekteki teknolojik gelişmelerin analizi, gelecekteki toplumsal ve kültürel değişimlerin uzgörülmesi, gelecekteki ekonomik trendlerin incelenmesi gibi birçok alanda disiplinler arası sorumluluk üstlenirler. Bilimsel yöntemler, araştırmalar, Delphi Anketleri, iyi-kötü-yakın-uzak-güçlü-zayıf olasılık senaryolarının yaratılması, bilim kurgu çalışmaları yapılması gibi çok farklı yöntemler kullanırlar.

Fütüristler, bu yöntemlerle, geçmişteki değişimleri ve bu değişimlerin nedenlerini de analiz ederek, gelecekteki değişimlerin nasıl olacağı hakkında giderek daha da iyi ve isabetli öngörülerde bulunurlar. İşte tam bu köşede, artık onlardan biri ile beraber olacaksınız. Bu yazı girişti ve bir tanışmaydı. Aranıza hoş geldim. Haftaya görüşmek üzere…