Fotoğrafın tümünü görebilmek

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Merkez Bankası ile Türkiye İstatistik Kurumu'nun işbirliğiyle gerçekleştirilen tüketici eğilim anketinin aralık ayı sonuçları, kasıma göre az da olsa bir iyileşme yaşandığını gösteriyor. Kasımda 78.38 düzeyinde bulunan tüketici güven endeksi, yüzde 0.53 artışla aralıkta 78.79'a yükseldi.

Futbol seyircileri iyi bilir. Futbolcular arasında bir itiş-kakış başlamışsa deneyimli bir hakem bu itiş-kakışın içine dalmaz, birkaç metre uzaklaşarak olan biteni izler. Öyle yapar ki fotoğrafın tümünü görebilsin, iki futbolcuya odaklanıp diğerlerini kaçırmasın.

Ekonomik verilerde de fotoğrafın tümünü görmeye çalışmak gerek. Bugünkü örnekte olduğu gibi tüketici güven endeksinde aralık ayında ortaya çıkan küçük artışa bakarak, bir iyileşme olduğunu söylemek doğru ise de, bunu bir eğilim olarak niteleme yanlışına düşmemek gerek.

Tüketici güven endeksinde fotoğrafın tümünü Merkez Bankası gözler önüne seriyor zaten, öyle çok fazla uğraşmak da gerekmiyor. Merkez Bankası'nın, söz konusu endekse ilişkin başlangıçtan bugüne, yani Aralık 2003-2009 dönemini kapsayan verileri ve bu verilerden oluşturulan grafik, tüketici güveninin nasıl her geçen yıl bozulduğunu çok açıkça ortaya koyuyor.

Güven endeksinin 100'ün üstünde olduğu değerler tüketicinin ekonomiye güven duyduğunu, 100'ün altındaki değerler ise güvensizlik duygusunu yansıtıyor. Tüketici güven endeksi, Aralık 2003'ten beri, yani altı yıl bir aydır, toplamda 73 aydır hesaplanıyor. Bu 73 ayın yalnızca 23'ünde tüketici güven endeksi 100'ün üstünde kalabilmiş, 50 ayda ise 100'ün altında olmuşmuş. 100'ün üstündeki son değer 2006 yılının mayıs ayında gerçekleşmiş. Yani üç buçuk yılı aşkın süredir tüketici ekonomiye güven duymuyor.

Şimdi söyler misiniz, aralık ayında yüzde 0.53 artış olsa ne olur, olmasa ne olur!

Bir başka önemli ayrıntı da şu: Tüketici güven endeksi örneğin 2006 yılının ortasında çok önemli bir ekonomik gelişmeyle birden 100'ün altına inse ve hep öyle seyrediyor olsa, yine iyi. Tüketici güven endeksi hesaplanmaya başladığı Aralık 2003'ten beri basamak basamak geriliyor.

Endeks, 2004 yılında şubat ayında 111.9 ile zirveye çıktıktan sonra yıl içinde ağustosta 101.2'ye iniyor.

Daha sonra kısmi bir artışla 2005 başında 105.4'e ulaşan endeksin, sonbaharda 95.5'e kadar gerilediği gözleniyor.

2006'da ilkbaharda 102.3 ile yılın zirvesi, bu kez 88.6 ile yaz aylarında yılın dibi görülüyor.

Dikkatinizi çekiyordur, dip noktalar bir önceki yılın dip noktasından, zirveler de yine bir önceki yılın zirvesinden hep daha düşük.

2007 yılının ağustos ayındaki 98.2 ile son dönemin en yüksek gerçekleşmesi ortaya çıkıyor ve daha sonra dramatik düşüş başlıyor. Kademe kademe Kasım 2008'deki 68.9'a kadar iniliyor. Sonra Haziran 2009'da 85.3'e ulaşılıyor ve ardından yeniden iniş başlıyor. Aralık ayında yüzde yarımı biraz aşan artış olsa da halen yıl ortasındaki düzeye göre bir geri gidiş söz konusu.

Tüketici güven endeksinin 2003'ten beri nasıl seyrettiğini merak edenlere, grafiğin tümüne bakmalarını, yani fotoğrafın tümüne göz atmalarını öneririz. Çünkü tüketici güven endeksi çok önemli, ekonomik krizi geride bırakabilmek için bu endekste iyileşme olması kaçınılmaz. Tüketicinin güveni yerine gelmeden, hiçbir düzelme sağlayamayız. Elinde parası olmayanların, hele hele işi gücü olmayanların harcama yapması zaten söz konusu değil de, ekonomiye güven duymayan para sahipleri de gelecek kaygısıyla harcama yapmıyorsa, ekonomideki diğer göstergelerin olumluya dönmesi bir anlam ifade eder mi? Hem tüketicinin harcama gücünün yerlerde süründüğü, tüketme iştahının ise hiç kalmadığı bir süreçte kim, niye üretim yapsın ki…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar