Fol yok yumurta yok
Son iki hafta içinde finansal piyasalarda yaşanan hareketlerin en büyüğü sabit getirili piyasalarda, daha doğrusu devlet tahvillerinde gerçekleşti. Yavaşlayan ekonomiler, ötelenen FED beklentileri ve elbette ECB’nin başlattığı varlık alımları nedeni ile bono piyasalarında ve özellikle de Euro Bölgesi tahvil getirilerinde önemli düşüşler kaydedilmişti. Muhtemelen gözünüze çarpmıştır başta İsviçre’nin tahvilleri olmak üzere pek çok ülke tahvili eksi getirilere gerilemiş ve hatta doğrudan eksi getiri ile satışı tamamlanan bazı ihaleler yoğun talep görmüştü. Peki ne oldu da son iki hafta içinde Alman 10 yıllık tahvil getirileri yüzde 0.05’ten yüzde 0.50’lere, ABD tahvilleri yüzde 1.90’dan yüzde 2.20 seviyesine geldi. Ana ülke getirileri daha öne çıkıyor olmasına rağmen çevre ülkelerde, örneğin İtalya, çok daha sert hareketler oldu. İtalyan tahvillerinde görülen satış Euro krizi sırasında bile görülmeyen bir hız ve sertlikte oldu. Nitekim 10 günlük volatilitenin 2009’dan bu yanan en yüksek seviyesine çıktığını görüyoruz. Satışta Yunanistan’ın kreditörlerle anlaşamayacağı ve bölgenin krize gireceği beklentilerinin rol oynadığı söylense de gerçek bu olsaydı Alman ve ABD tahvillerinde aksi bir hareket yani korku alımları görmemiz gerekiyordu. Enflasyon beklentilerinde ise uzun vadeli ortalamaya göre sınırlı da olsa bir yükseliş görüyoruz. Öyle ki ABD enflasyon beklenti endeksinde yüzde 1.93 seviyesi bu yılın en yüksek seviyesi. Bu nedenle bonolarda görülen satışın (yani yükselen getirilerin) bir nedeni bu olabilir. Euro bölgesinde gelen PMI’ların beklentileri aşması ve petrol fiyatlarında hızlı yükseliş enflasyon beklentilerini de diplerden toparlamış olabilir. Diğer bir neden ise tamamen spekülatif. Pimco’da olduğu sürece Bono Kralı olarak bilinen ve şu anda Janus Capital’e geçmiş olan Bill Gross Bundların açığa satmak için tarihi bir fırsat verdiğini söyleyince piyasa da harekete geçmiş görünüyor. Bir noktadan sonra stopların gelmesi ve zararların realize olmaya başlaması ile yukarı hareket momentum kazanmış olabilir.
Kısacası net bir neden söylemek zor. ABD 10 yıllıklarının yüzde 2.26 seviyesini aşması tüm varlıklar üzerinde ama özellikle de gelişmekte olan ülkelerde baskı yaratacak bir gelişme olacaktır. Kısa vadede hareketin bu momentumunu korumasını zor görüyoruz. Örneğin son ticaret verisinden sonra 1. Çeyrek ABD büyüme verisinin eksiye revize edilmesi çok büyük bir ihtimal. Beklentilerden çok daha büyük bir açık veren ABD bu gelişme ile tartıldığında ilk çeyrekte yüzde 0.5 daralmış olabilir. Bu ve bunun gibi ekonominin daha yavaş büyüyeceğini gösteren işaretler ve olası hisse satışları 10 yıllık getirilerin çok hızlı değer kaybını engelleyecektir. Ancak ECB varlık alımına başladığı da paylaştığım gibi balon hisse piyasalarında değil bono piyasalarında özellikle de Euro bölgesi bonolarında. Bu nedenle önümüzdeki 6 aylık dönemde her türlü toparlanmada bono pozisyonlarını azaltmak doğru bir strateji olabilir.