Finansal Fair-Play üzerinden hukuk savaşı
Finansal Fair-Play, Avrupa futbolunun yönetici organı UEFA tarafından kulüpleri mali disiplin altında birleştirmek için uygulamaya konan kurallar silsilesini kapsıyor. Açıkçası bu mali düzenlemelere giden yolda ilk adım atıldığında Michel Platini’yi romantik davranmakla suçlayanlar dahi bugün hala artmakta olan borç yükünden dolayı endişeliler. Avrupa medyasının arşiv sayfalarında ufak bir gezintiye çıktığınızda, Haziran 2015 itibariyle Premier Lig kulüplerinin toplam borçlarının 3 milyar 580 milyon euro seviyesinde olduğu görülüyor. Swensea ve West Bromwich gibi borcu sıfıra yaklaşan kulüplerin varlığı bir yana, mutlu sona ulaşan Chelsea’nin borç hanesinde yazan 1 milyar 350 milyon euroluk toplam meblağ da fazlasıyla dikkat çekici. Öte yandan, 2012-2013 sezonunda İngiltere Premier Ligi'nde mücadele etmiş takımların toplam borcunun 3 milyar 130 milyon euro seviyesinde olduğunu yine aynı kaynaklar ortaya koyuyor. Chelsea örneğinden devam edecek olursak, 2012-2013’te Abramovich’in takımı 1 milyar 238 milyon euro borçlu durumdaydı. Aradan geçen iki sezonda Maviler’in 112 milyon euro daha borçlandıkları tespitinden hareketle, durumun sürdürülebilir olmaktan giderek uzaklaştığı bir realite olarak ortaya koyulmalı.
Finansal Fair-Play uygulamasına getirilmesi düşünülen yeniliklerden bir tanesi, kulüp sahiplerinin girift sponsorluk ilişkileri üzerinden takımlarına para aktarmasının önüne geçmeyi hedefliyor. Buna göre eğer herhangi bir sponsor firma bir kulübün toplam gelirlerinin %30 ya da daha fazlasını sağlıyorsa, UEFA nezdinde hukuken “ilişkili taraf” sayılacak. Bu da her iki taraf açısından muhasebe ve mali denetim konularında bir takım ek sorumluluklar getirecek. Ne var ki, UEFA’nın kulüplere getirdiği kimi kısıtlamaların memnuniyet yaratmaktan uzak olduğunu açılan davalardan anlıyoruz. Manchester City ve Paris Saint-Germain taraftarlarının ünlü avukat Jean-Louis Dupont ile birlikte Avrupa Adalet Divanı’na yaptıkları başvuru UEFA’ya geri adım attırmaya yetti bile. Hatırlanacağı gibi, temmuz başında bu gündemle toplanan UEFA icra komitesinden gevşeme sinyali çıkmıştı. Öte yandan UEFA yönetimi Finansal Fair-Play’in tamamen gündemden kalkmasının asla söz konusu olmayacağına dair de güçlü sinyaller vermeyi ihmal etmiyor.
Kapsamlı değişiklikler
Prag’da UEFA İcra Komitesi toplantısının açılış gününde yapılan birleşimde UEFA, 1 Temmuz’da yürürlüğe giren ve kulüplerin yeniden yapılanması, devralınması ve yatırım konularında daha kapsamlı değişiklikler içeren, bu anlamda kulüpleri daha geniş yetkilerle donatan bir kısım değişiklikleri onaylamıştı. Platini yaptığı açıklamada "Yeni düzenlemeler var olan kurallar için genişleme ve güçlendirilme amacı içeriyor. Finansal Fair Play’in genel hedefleri aynı kalıyor. Kemer sıkma politikalarından sürdürülebilir büyüme ve kalkınma için daha fazla fırsat sunacak aşamaya daha yeni ulaştık" diye konuştu.
Harcama kısıtlamaları
Peki, UEFA ile kulüpler arasında sıkıntıya sebep olan ne? Elbette ki, harcama kısıtlamaları. Bu noktada “kabul edilebilir/kabul edilemez sapma” kavramı öne çıkıyor. Bu kavramı en yalın ve anlaşılır şekliyle açıklamak gerekirse, “kulüp bilançosunda kâr–zarar haneleri arasındaki açığın 5 milyon euroyu aşan kısmı” şeklinde anlatabiliriz. UEFA, bir kulübün transfer/ücret işlemleri nedeniyle en fazla 5 milyon euro zarar etmesini istiyor ama bu çıtanın 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarında 45 milyon euro aşılmasını “kabul edilebilir sapma” olarak açıklamıştı. Bu sapma 2015-2016 ve 2016-2017 sezonlarında 30 milyon euroya, devam eden sezonlarda ise bunun da altına düşürülecekti. Son mahkeme olayından sonra UEFA’nın attığı geri adım, kabul edilebilir sapmanın 30 milyon euroya düşmeden 45 milyon euroda kalmasından ibaret. Resmin bütününe bakınca; UEFA’nın bir yandan sponsorluk ilişkilerine, öte yandan toplam transfer harcamaları ve oyuncu ücretlerine kısıtlama getirdiği görülüyor ki, esas itibariyle son dönemde soluğu Avrupa Birliği hukuk mercilerinde alanların sayısı da bu sebepten artıyor. UEFA, literatüre “Striani davası” olarak geçen ilk raundda FFP (Finansal Fair-Play) muhaliflerine karşı Avrupa Birliği desteğini arkasında bulmuştu. Bahse konu davada futbolcu menajeri Daniel Striani ve avukatı Jean-Louis Dupont, “Kurallar; yatırım bağlamında kısıtlamalara yol açacak, toplam oyuncu transferi sayısını azaltacak, aynı zamanda oyuncu simsarlarının gelirlerini aşağıya çekecektir. FFP uygulamaları ayrıca, sermayenin serbest dolaşımı, işçilerin serbest dolaşımı ve hizmetlerin serbest bulunurluğu hürriyetlerine de menfi tesir edecektir.” iddiasında bulunmuşlardı.
Görüldüğü kadarıyla UEFA gelir-gider dengesinin her iki tarafına dokunmaya devam ettiği müddetçe hukuki girişimlerin de arkası kesilmeyecek. Zenginler kulüplerine para aktarmanın yeni yollarını ararken, taraftarlar da patlamayan bombalardan UEFA’yı sorumlu tutacak. Yakın gelecekte sponsorluk ilişkilerinin daha fazla mercek altına alınacağını söylemek için müneccim olmaya gerek yok. Belki de oligarklar bu kez %30 sınırını aşmak için çok sayıda şirketle daha düşük bedelli anlaşmalar imza edecekler. Hatta sadece bu sebeple yeni şirketlerin kurulması bile gündeme gelecek. Eğer tüm bunlar gerçekleşirse, Finansal Fair-Play’in yakın gelecekte müteaddit defalar spor mahkemelerine ve Avrupa Adalet Divanı’na konu olacağını öngörebiliriz.
Dünya liglerinden haberler
- Premier Lig’in dev ekibi Manchester United, Torino forması giyen Matteo Darmian ile anlaştı. BBC’nin haberine göre United’ın yaptığı 14 milyon sterlinlik teklif Torino yönetimi tarafından kabul gördü. Darmian için Arsenal ve Bayern Münih gibi dev ekiplerin de devrede olduğu biliniyordu. Matteo Darmian, Torino formasıyla çıktığı 150 maçta 6 gol ve 11 asistle oynadı. İtalya Milli Takımı adına da 13 maça çıkan bek oyuncusu Darmian, bu maçlarda gol atma başarısı gösteremedi.
- Atletico Madrid, Mario Mandzukic’in gidişiyle hücum hattında oluşan boşluğu Villarreal’den Luciano Vietto’yu transfer ederek doldurdu. 21 yaşındaki Arjantinli oyuncu için 20 milyon euro bonservis bedeli ödenecek. Atletico Madrid ile Vietto arasındaki anlaşma ise altı yıllık olacak. Geçen sezon Arjantin’in Racing Club takımından Villarreal’e transfer olan Vietto, burada çıktığı 32 maçta 12 kez fileleri havalandırdı. Yetenekli golcü, Arjantin U20 milli takımının formasını da 4 kez giydi ve 2 gol attı.
- İtalyan devi Juventus’un başarılı orta saha oyuncusu Claudio Marchisio, kendisini 2020 yılına kadar siyah beyazlılara bağlayan sözleşmeyi imzaladı. 2005 yılından beri siyah-beyazlı ekipte forma giyen İtalyan yıldız, 2020 yılına kadar siyah beyazlı formayı terletecek. Claudio Marchisio, Juventus kariyeri boyunca şu ana kadar 338 resmi karşılaşmada forma giydi. 35 gol atan Marchisio, 36 kez de asist yaptı. İmza töreninin ardından Juventus Store’da taraftarlarla bir araya gelen 29 yaşındaki futbolcu, yeni sezon formalarını imzaladı.
- İsmi başta Manchester United olmak üzere birçok ekiple anılan İlkay Gündoğan, geçtiğimiz haftalarda Borussia Dortmund ile olan sözleşmesini 2017’ye kadar uzatmıştı. Bu gelişmeden sonra İlkay Gündoğan’ın Dortmund’da kalması beklenirken İtalyan medyası İlkay’ın Milan’a transfer olabileceğini öne sürdü. İlkay’ın taraftarlar ile arasının iyi olmadığını iddia eden gazete, Milan’ın Dortmund’a 20 milyon euroluk bir teklife hazırlandığını belirtti. Geçen sezon sakatlıklarla boğuşan İlkay, yine de sarı siyahlı ekip ile toplam 33 maça çıkarak 3 gol attı 5 de asist yaptı.
Türkiye liglerinden haberler
- Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Eskişehirspor, Yunan golcü Theofanis Gekas’ı transfer etti. Eskişehirspor’la 1 yıllık sözleşme imzalayan Gekas, Eskişehir Acıbadem Hastanesi’nde sağlık kontrollerinden geçti. Daha sonra Vali Hanefi Demirkol Tesisleri’nde gelen Gekas için düzenlenen imza töreniyle kendisini bir yıllığına Eskişehirsporlu yapan imzayı attı. Son olarak Akhisar Belediyespor takımının kadrosunda yer alan Yunan golcü, Kallithea, Panathinaikos, Bochum, Bayer Leverkusen, Portsmouth, Hertha Berlin, Eintracht Frankfurt, Samsunspor, Levante ve Torku Konyaspor takımlarında da forma giymişti.
- PTT 1. Lig ekiplerinden Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, Karşıyaka’dan Onur Alkan’ı kadrosuna kattı. Kulübün basın sözcüsü İbrahim Açıkgöz, teknik heyetin verdiği rapor doğrultusunda transfer çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Genç, yırtıcı ve rakibin üzerine giden alternatifli bir kadro kurmak istediklerini ifade eden Açıkgöz, bu hedef doğrultusunda önemli aşamalar kaydedildiğini vurguladı. Bu kapsamda ligi bilen, genç bir oyuncuyu transfer ettiklerini aktaran Açıkgöz, “Geçen sezon Karşıyaka forması giyen orta saha oyuncusu Onur Alkan’ı kentimize davet ettik ve anlaştık. Kendisiyle 3 yıllık sözleşme imzaladık” dedi.
- PTT 1. Lig ekiplerinden Göztepe, Azerbaycan’ın Karabağ takımından Surinam asıllı Hollandalı golcü Leroy Martin Giovanni George ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. Hollanda’nın Utrecht takımında profesyonel futbol yaşamına başlayan George, Azerbaycan’ın NEC Nijmegen takımında 2 sezonda 60 maçta 19 gol kaydetti.