Felaket mimarları ve parasal genişleme
Uzunca bir süredir, finansal piyasalar parasal genişleme beklentisi ile yatıyor ve onunla kalkıyor; günü kurtarmayı başarı sayacak kadar yozlaştığı ve isterikleştiği için ortaya çıkacak olumsuzlukları görmüyor veya görmek istemiyor. İşin tuhafı kimse bu kötüye gidişe dur demiyor, diyemiyor. Durum böyle olunca yanlış yapanlar ödüllendirilmiş, bu olumsuzlukta doğrudan katkısı olmayanlar cezalandırılmış oluyor; adalet duygusu dünyamızı terk ediyor, sorunlar ağırlaşıyor. Küresel hale gelen soruna uzlaşıya dayalı çözüm yerine çözümsüzlük üretiliyor. Günü kurtarmaya çalışanlar bindikleri dalı kesmek konusunda birbirleri ile yarışıyor.
Geriye dönüp sorgulamak gerekiyor, parasal genişlemenin temel ihtiyaç maddesi fiyatları, rekabet koşulları, gelir dağılımı, toplam talep, yatırımlar ve istihdam, ekonomik büyüme, istikrar gibi değişkenler üzerindeki etkisi nedir? Bu etkileşimlerin kısa ve orta vadedeki yönü nedir? Orta vadeli sonuçlar parasal genişlemeye ciddi bir bağımlılık yaratarak yıkıcı oluyor mu?
Parasal genişleme temel ihtiyaç maddesi fiyatlarını yükselterek yeni yapısal sorunlar yaratır ve mevcut olanları ağırlaştırır. Bu durum orta vadeli bir sonuçtur, kısa vadede yaşananlar önemsizdir. Aksini iddia edenler örneğin petrol fiyatının nasıl olup da 1990'lardaki 20-30 dolarlık fiyat düzeyinden 100 dolar seviyesinin üzerine çıktığını açıklayamazlar. Ekonomi bilimi para arzının sıfırıncı dereceden homojen olduğunu, parasal genişlemenin fiyatlara yansımasının önlenemeyeceğini söylüyor. Başta temel ihtiyaç maddesi fiyatları olmak üzere fiyatlar genel düzeyi yükselecek, başka bir deyişle enflasyon baskısı artacak ise toplam talep zayıflayacak, rekabet koşulları olumsuzlaşacak, gelir dağılımı düzenli olarak bozulacak, sorunlu krediler artacak ve nispi fiyatlar sarsıcı bir şekilde değişecek demektir. Bu ortamda kolay borç bulunabilmesi olumsuzlukların daha seri bir şekilde büyümesi dışında bir sonuç yaratmaz; zira kredi arzındaki artış sürdürülebilir olmayan eğilimleri zorlar, rekabet koşullarındaki değişim nedeniyle daha önce verilmiş olanların da geri dönüşünü engeller… Mali sektörde ve kamu kesiminde olumsuzluğa, finansal yapıda kırılganlığa yol açan bu durum parasal genişlemenin bir sonucu değil midir? Yeni bir tanesi ile durumun düzelmesi veya başka bir deyişle çivinin çiviyi sökmesi sağlanabilir mi?.. Parasal genişleme kısa vadede insanları aldatarak sakinleşmelerine sebep olabilir, ancak orta vadede kaçılandan çok daha büyük felaketler garantilenmiş olur.
Eğer bir bölgeyi istikrarsızlaştırarak kendi denetiminiz altına almak istiyorsanız, önce parayı bollaştırmanın ve buna bağlı olarak sürdürülebilir olmayan alışkanlıklar oluşmasını sağlayın; sonra parayı sıkın; önce uçuşa geçme yarışına girenler, paraşütsüz düşünce bir daha kendilerine gelemezler, yaşayanlar her şeyden vazgeçip karın tokluğuna kulluk etmeye razı olurlar… 1990'larda Doğu Avrupa'da, 2000'lerde ise renkli devrim tezgahlanan bölgeler yanı sıra Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki siyasi gelişmelerin tesadüf olduğunu mu sanıyorsunuz? Açgözlülük ve aşırı özgüven çoğu zaman tuzak kuranların da kendi kurdukları açmaza düşmesini önlemeyebiliyor!.. Balon bombaları hem hedef bölgeleri, hem de oralarda iyilik düşünenleri sarstı; aynı derdin müptelası haline getirip esir aldı.
Konu parasal genişleme ise kısa vadede rahatlamanın orta vadeli bedeli büyük istikrarsızlıktır. Sorunlu ekonomik bölge ve banka sayısının geometrik bir hızla artması kaçınılmazdır. Yıllardır bir daha sıkılaştırmamak üzere para politikasını sürekli gevşetmenin günü kurtarmak uğruna sorunları ağırlaştıracağını söylüyoruz.
Kendilerini melek gibi gösteren felaket mimarları ise aynaya bakmadan bizi felaket tellallığı ile suçluyor. Son on yıldır yaşananlar herkesin kim olduğunu ve neye hizmet ettiğini açığa çıkarmadı mı? Hala uyanamadı iseniz varlığınız ile yokluğunuz arasında herhangi bir fark kalmamış demektir!..