Fed tonunu yumuşattı, duruşu ise aynı
CAN ALAGÖZ - Finansinvest
Fed Tutanakları'nda 19 üyenin yaklaşık yarısının bu yıl içinde tahvil alım programında değişiklikten yana olmadığı belirtildi. Başkan Bernanke'nin de önceden verdiği mesajları biraz daha "güvercinvari" bir tonda tekrarlaması piyasalarda risk iştahını destekledi. Ancak bu iki gelişmeyi biraz kapsamlı incelediğimizde, Bernanke'nin 19 Haziran'da verdiği mesajlarla çelişmediğini görüyoruz. 19 Haziran'la beraber gelişmekte olan ülkelerden para çıkışlarının hızlandığını göz önünde bulundurduğumuzda son gelişmelerle gelen piyasa tepkisinin çok kalıcı olmayacağını söyleyebiliriz.
Tutanaklarda bahsedilen 19 üyenin sadece 12 tanesinin oy kullanma hakkı bulunuyor. Fed toplantısı sonrası Bernanke'nin yaptığı açıklamada "biz" diye dile getirdiği grubu da bu 12 üye temsil ediyor. Bu nedenle 19 Fed üyesinin yaklaşık yarısı bu yıl içinde alım programının azaltılmasını istemese de, oy kullanma hakkı olan üyelerin çoğunluğu bu yıl içinde çıkışı hâlâ destekliyor. Bu da tahvil alım programının azaltılabileceği olasılığını hala güçlü kılıyor.
Bernanke son konuşmasında istihdamdaki toparlanma güç kazanmadıkça genişlemeci politikalardan vazgeçilmeyeceğini yineledi. Son açıklanan istihdam verileri de, istihdama katılımdaki artışa karşın ortalama mesai süresindeki yükselişle beraber sektördeki yapısal toparlanmanın sinyallerini vermişti. 2013 itibarıyla aylık ortalama 195 bin artan tarım dışı istihdamın da, kriz öncesi dönemlere yaklaşması Fed'in çıkış için görmek istediği toparlanmanın uzak olmadığını gösteriyor.
Son olarak Fed'in para politikalarını belirlerken finansal piyasaları da yakından takip ettiği biliniyor. Mortgage faizlerinde görülen yükselişin ekonomideki toparlanmaya zarar verebileceği endişesinin Fed'e geri adım attırabileceğini savunanlar bile var. Ancak kredi verenlere yönelik son açıklanan anket sonuçları, mortgage kredilerine talepte bir sorun yaşanmadığını gösteriyor. Mortgage'a dayalı menkul kıymetler (MBS) pazarında da Fed tahvil programını azaltacak diye endişe verici fiyatlamaların olmadığı görülüyor.
Toparlamak gerekirse, Fed'in bu yıl içerisinde tahvil alım programını azaltmaya başlama olasılığı hala yüksek. Bu da Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde yaşanan sermaye çıkışlarının kısa vadede devam edebileceğini gösteriyor. Fakat uzun süre bol likidite ortamının devam edeceğini göz önünde bulundurursak bu sermaye çıkışlarının aynı hızla olmasa da geri döneceği zamanları tekrar göreceğimizi söyleyebiliriz.