Fed ne söyleyecek, dünya da ne gelişecek?
Mayıs ayından bu yana FED’in yaptığı açıklamalar dünya piyasalarında oynaklıklara neden oldu. FED Amerikan ekonomisine dönük olarak tahvil alışlarını azaltarak parasal genişlemeyi daraltabileceği ve istihdamı dengeleyebileceğini söylerken, gelişmekte olan ülkelerin paraları zayıfladı, Uzakdoğu tahvillerinden çıkış yaşandı. FED’in 18-19 Haziran toplantılarında alacağı kararlar ve yapacağı açıklamalar Amerika kadar bütün dünya piyasalarında merakla beklenmeye başlandı. Doğal olarak FED kararları bizim Merkez Bankamız ve piyasalarımız tarafından da ilgiyle bekleniyor.
Merkez Bankası başkanı Erdem Başçı 12 Haziran günü Giresun konferansında bir yandan FED kararlarının öneminin altını çizerken bir yandan da beklentisini “Gelecek hafta FED toplantısından çıkacak ve Bernake’nin açıklamaları piyasaları sakinleştirecektir. Gelecek Çarşamba gününden sonra TL ve TL tahvillerinin cazibesi yeniden artacaktır” cümleleriyle dile getirdi.
FED toplantısı öncesi piyasalardaki beklenti, Bernake’nin bir ay önceki açıklamalarının sonrasında Gelişmekte olan Ekonomilerin piyasalarında ortaya çıkan olumsuzluklar nedeniyle, bu toplantı sonrası daha ılımlı mesajlarla piyasaları yatıştırıcı bir söylemin söz konusu olacağı yönünde.
Ancak, bazı uzmanlar unutulmaması gereken bir konunun krizle ortaya çıkan aşırı likidite dönemine bir yerden sonra son verileceğini, parasal daralmaya gidileceğini bir süredir belirtiyorlardı. Bernake’nin Mayıs ayındaki tahvil alım miktarını sonlandırma değil, azaltma içeren söylemi sadece Amerika’da değil bütün dünyada önemli yankı uyandırdı. Çeşitli ülke piyasalarında çalkantılara yol açtı.
Doğal olarak FED’in çıkış sinyali verdiği dönemlerdeki kararları bütün dünya piyasalarını etkileyecektir. FED çıkış sinyali verdiğinde Amerika’da ekonomik veriler ve istihdamda olumlu gelişmeler sürerse bunun hem Amerika’da hem dünyada olumlu yankıları olacaktır. Eğer çıkış sinyalleriyle birlikte ekonomik verilerde ve istihdamda kötüleşme olursa, o zaman panik yaşanması söz konusu olabilir. Aynı şekilde çıkış sinyallerinin başlangıç döneminde iyi olan ekonomik veriler daha sonra kötüleşse de bunun yansımaları da kötü olur.
Ancak, gördüğüm kadarıyla FED’in bir yerden sonra daralmaya geçeceğini düşünen bazı ülkeler, proaktif davranarak, bu daralma karşısında ortaya çıkacak olumsuzluğu en aza indirmek için yeni kararlar almaya başladılar. Gelişmekte olan ülkelerden büyük çoğunluğu faiz indirimlerini sürdürürken, bazıları faiz artırarak, yabancı para girişlerinde uyguladıkları vergileri sıfırlandıran örnekler ortaya koydular…