Faizler düşük mü?
Başlığı okuduğunuzda kafanız biraz karıştı değil mi? Hangi faizden bahsediyor acaba dediniz muhtemelen. Dün Para Politikası Kurulu seçimlerden önceki son toplantısında, politika faizi olarak belirlediği haftalık faizleri değiştirmeyerek %8.5 seviyesinde bıraktı.
Ticari kredi faizleri bunun iki katına yakın ancak bir bankaya gittiğinizde ihtiyacınız olan krediye miktar olarak ulaşmanız oldukça güç. Bankalar genel kabul gören en kısa vade olan aylık mevduatı %25-%30 aralığında topluyorlar. Kur korumalı mevduat tarafında bile %20 seviyesini aşmış durumdayız.
Topladığı mevduata yakın bir kredi faizi uygulamak istediğinde de uzun vadeli devlet tahvilini %12-%13 civarı bir getiri ile alıp bilançosuna koymak durumunda. Şu an bireysel olarak ihtiyaç kredisi almak istediğinizde %40 ve üzeri bir faizle karşılaşıyorsunuz. Araba ya da konut kredisi almak isterseniz de, bu sefer oranlar biraz daha düşüyor ancak miktar olarak beli
Sermaye piyasalarında son durum
Para ve kredi piyasaları böyle, peki sermaye piyasaları farklı mı? Cevap net, kesinlikle hayır. Vadeli piyasalarda fiyatı belirleyen en önemli faktörler, dayanak varlığın spot fiyatı, vade sonuna kadar olan beklentiler ve ozisyonu taşımak için kullanacağınız dönemsel faizdir.
Burada da farklı varklık gruplarında faizlerin farklılaştığına şahit oluyoruz. Altın için, döviz için, endeks vadeli için, pay vadeli için farklı fonlama faizi. Opsiyon piyasaları da benzer şekilde karışık. Son olarak kredi notu yüksek şirketlerimiz bile %30 ve üzeri faizler ile tahvil ihraç etmek durumunda.
Enflasyonda beklentiler
Ekonomik beklentileri ele alalım, TÜİK tarafından açıklanan son 12 aylık enflasyon %50 düzeyinde, yine TCMB tarafından düzenlenen piyasa katılımcıları anketine göre enflasyonun cari yıl sonunda %40’ların altına gerilemesi bekleniyor, ama TCMB tarafından belirlenen enflasyon hedefi %5 ve kurum tarafından yapılan tahminlere göre bile bu seviyeye ulaşılabilmesi gelecek üç yıl içinde mümkün gözükmüyor.
Peki ideal faiz seviyesi ne olmalı diyerek yazıyı sonlandıralım, hem yatırım iştahını canlı tutacak ama diğer taraftan da kredi musluklarını açık tutacak kadar tasarruf sahiplerini enflasyon karşısında gözetecek o sihirli oran, sizce şu an orada mıyız?