Faiz lobisi sakın üç haftada 2.4 milyarlık DİBS alanlar olmasın

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Devlet iç borçlanma senedindeki faiz-fiyat ilişkisine bir kez daha kısaca değinmekte yarar var. Bu konuya zaten hakim olanlar tekrardan dolayı kusura bakmasın. Ama öyle anlaşılıyor ki DİBS’teki faiz-fiyat ilişkisini anlamayanlar ya da anlamak istemeyenler hayli fazla. 

Faiz yükselirse elinde DİBS olanlar zarar eder. Yani bugüne kadar özellikle politikacıların ileri sürdüğünün tam tersi olur. Faizin yükselmesi demek, eldeki kağıdın piyasa fiyatının düşmesi demektir çünkü. 

Faiz düştüğünde ise elinde DİBS olanlar kar yazar. Çünkü bu kez, eldeki devlet iç borçlanma senedinin piyasa fiyatı artar. 

Önce bu doğruyu iyice bir sindirelim, sonra değerlendirme yapalım. Yoksa gerçeğin tam zıttı değerlendirmelerden geçilmiyor. Yazımızın ekindeki yabancıların bu yılbaşından 13 Haziran’a kadar olan dönemdeki hisse senedi ve DİBS alım satımlarının seyrini fiyat hareketleri ve kur değişimin yarattığı etkiden arındırarak aktarıyoruz. Zaten tablodaki veriler de yabancının faize ilişkin algısının nasıl seyrettiğini çok tipik bir şekilde ortaya koyuyor. 

alaaattinnn.jpg

Hisse senedindeki hareketin faizle bir ilgisi yok tabii ki. Dolayısıyla hisse senedindeki hareketleri ikinci plana atıyoruz. Bizim için önemli olan DİBS piyasası, çünkü faiz tartışması doğrudan bu piyasayı etkiliyor. 

İşte tablo ortada! Yabancı yatırımcı yılın ilk üç ayında DİBS piyasasından kaçarcasına çıkıyor. Ocak ve şubatta 1.1’er milyar dolarlık, martta 1.4 milyar dolarlık çıkış var. Nedeni açık, faizin artacağı, yani eldeki kağıtların fiyatının düşeceği bekleniyor da ondan. Eldeki kağıdı, fiyatı düşmeden satıp gitmek en iyisi, diye düşünülüyor. 

Son 6 haftadaki durum 

Yabancıların Türkiye’ye “bakışı” 23 Mayıs’tan sonra birden değişiyor. Neden dersiniz! Çünkü Türkiye’de bizzat Başbakan Erdoğan tarafından faizlerin düşürülmesi gerektiği dile getiriliyor. Konu öylesine gündemde kalıyor ki, Başbakan faizi çok az düşürdüğü gerekçesiyle “dalga geçmekle” eleştirdiği Merkez Bankası yönetimini süreleri bittiğinde görevden alacaklarını neredeyse açık açık söylüyor. 

Piyasa mesajı alıyor. Tabii ki yabancılar da. Faiz düşürülecek. Faiz aşağı çekilecekse yüksek faizden, yani düşük fiyattan kağıt almak gerekir, değil mi... Onlar da öyle yapıyorlar zaten. 

Yabancı yatırımcı 23 Mayıs’tan 13 Haziran’a kadar olan son üç haftada 2.1 milyar dolarlık doğrudan DİBS alıyor, 329 milyon dolarlık da repo yapıyor. Yani yabancı yatırımcının son üç haftadaki toplam DİBS yatırımı 2.4 milyar doları aşıyor. 

Bu giriş, faizin düşürülmesi gerektiğinin dile getirildiği 23 Mayıs’dan 13 Haziran’a kadar olan dönemin rakamı. Peki önceki üç haftada, yani 2 Mayıs’tan 23 Mayıs’a kadar olan üç haftalık dönemde yabancılar yine alım yapmışlar mı? Ne gezer! 

Yabancı yatırımcılar 2 Mayıs’tan 23 Mayıs’a kadar olan dönemde 1.7 milyar dolarlık DİBS satmışlar, 142 milyon dolarlık repo yapmışlar, böylece DİBS’te net 1.6 milyar dolarlık çıkış olmuş. 

Yani yabancı yatırımcı önceki üç haftalık dönemde 1.6 milyar dolarlık çıkış gerçekleştirirken, izleyen üç haftalık dönemde 2.4 milyar dolarlık alım yapmış. 

İşte onun için diyoruz ya, “Faiz lobisi sakın son üç haftada 2.4 milyar dolarlık DİBS yatırımı yapanlar olmasın” diye...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar