Euro krizi peşimizi bırakmıyor

A. Levent ALKAN
A. Levent ALKAN [email protected]

Uluslararası arenaya çok boyutlu küresel ve yerel riskler karşısında koalisyonu ya da erken seçimi sorgulayarak giriyoruz. Türkiye ekonomisinin global algısı içten içe zayıflıyor. Özgün olmak, sıradan bir farklılığı çağrıştırmıyor. Jeopolitik riskler açısından tüm sınırlarımızda kağıtlar yeniden dağıtılıyor. 

Merkez bankası ilk fırsatta şu algıyı işliyor: “Elimde müdahale için enstrümanlar yeterli.” Bu türden sözlü yönlendirmeler, adeta mangalda kül bırakmayan bir özgüvenle, TCMB’nin piyasalara olan hakimiyetini pekiştiriyor. Ya da en azından bunu hedefliyor. 

Para politikasının 7 Ocak 2011 - 29 Haziran 2015 dönemi 3 temel farklı depremle sarsılıyor. Bu depremlerin ortak özelliği, Euro bölgesindeki krizlerin öne çıkmış olmasıdır. Eylül-Ekim 2011 ilk etkileşimdir. Türkiye ekonomisi “derinleşen Euro krizi” tanışmaktadır. Kabaca, iki dış satışından birisi yurtdışına olan ekonomimize müthiş bir darbe niteliği taşır. Merkez bankası bu durumda paranın musluğunu sıktıkça çıkarak ani, kontrolsüz para çıkışlarına set çeker. Fon çıkışı başladığında durmaz. Ne rezerv büyüklüğüne ne de kriz tecrübesine duyulan güven sizi kurtarabilir. Bu nedenle proaktif olmak kilittir. Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti (AOFM) ile BIST O/N faizleri arasındaki fark, fon giriş çıkışına göre ayarlanır. Normal ekonomik koşullar altındaki likidite yönetimi, ne BIST O/N faizleri kadar sıkı, ne de AOFM kadar gevşek bir faiz ortamına konu olur. Riskler artınca para politikasının buna olan tepkisi farkı artırmak olur. Grafikte görüldüğü gibi derinleşen Euro krizinde fark yüzde 6 gibi rekor düzeye tırmanıyor. İkincisindeyse Yunanistan seçimi ve ECB’nin politika faizini yüzde 0.5’e çekmiş olması giriyor devreye. Sonuncusunu ise Aralık 2014 ve sonrasında yaşıyoruz. Euro krizi yine sahnededir. Bu kez Yunanistan’ın iflası fiyatlanmaktadır. Sadece o mu? Jeopolitik riskler, seçim sonrası koalisyon, erken seçim, Euro krizinin küresel bulaşma riski, Suriye ve bölgedeki diğer güçler… 

Artan riskler para politikasında sıkı duruşları, anemik büyümeyse gevşek duruşları çağırıyor. Enflasyon bekleyişleri ve kurdaki oynaklık FED’in kararına hassasiyetini yıl boyunca koruyacak. Diğer gelişmelerde buna tuz biber olacak.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar