Etkililer tedirgin, yetkililer gergin
Yaklaşık birkaç aydır etkili çevreler yetkililere baskı yapıyor; bir an önce IMF ile anlaşın! Görüşmelere başlanıyor, önemli mesafe katedildiği iddia ediliyor; fakat şu ana kadar tam mutabakata varılamadığı biliniyor. Tahminler anlaşmanın yerel seçimler sonrasına kalacağı yönünde yoğunlaşıyor. Etkili çevreler tedirgin, yetkililer gergin ve finansal piyasalar ise şimdilik sakin. Doğal olarak merak ediliyor; neden IMF ile anlaşmak zorundayız ve sonuca ulaşılmasını engelleyen faktörler nelerdir?
Etkili çevreler tedirgin, çünkü çok korkuyorlar ve artık rahat uyuyamıyorlar. Küresel düzeydeki olumsuzlukların 2008 yılı boyunca, hatta 2010'un önemli bir kısmında etkili olacağını biliyorlar. Bu süreçte ticaret hacmi ve sermaye hareketlerinin daralacağını, ihtiyacı karşılayacak oranda yabancı kaynak girişinin pek mümkün olamayacağını görüyorlar. Türk Lirası'nda ciddi değer kayıpları olmadan kısa vadeli faizleri geriletebilmenin bir formülünü arıyorlar. Bu sebeple yetkililere mali disiplinden vazgeçilmemesi ve IMF ile anlaşılması yönünde baskı yapıyorlar.
Yetkili çevreler ise gergin, zira ne yaparlarsa yapsınlar siyaseten hızlı bir şekilde yıpranacaklar. Gerçekçi bir bütçe çerçevesinde IMF'nin istediği gibi bir mali disiplin peşinde koşsalar da, tersini yapsalar da itibar kaybı kaçınılmaz olacak: Hal böyle olunca olumsuz seçenekler arasından daha az olanını seçmek kolay olmuyor, likidite bolluğu dönemindeki hoşgörü ve takdirin yerinde yeller esiyor, güven bunalımı yetkilileri de etkisi altına alıyor. IMF eskiden olduğu gibi beklentileri yönlendirerek durumu idare etmenin mümkün olmadığını görüyor ve bu kez olabildiğince gerçekçi bir bütçe istiyor. Hayali ekonomik hedeflere göre tasarlanmış iddialı gelir hedefi olan bütçenin fiyasko ile sonuçlanacağını ve ortaya çıkacak itibar kaybını telafi etmenin mümkün olmadığını görüyor. Gerçekçi hedefler ve buna uygun makul gelirler istiyor; bütçe açığının kontrolden çıkmaması için harcamaların olabildiğince kısılmasını talep ediyor. Yetkililer ise bu durumun yaratacağı siyasi maliyeti görünce ayak sürüyor; önceki yıllarda fazlası ile gördüğü anlayışlı tavrı arıyor, fakat bulamıyor. Ne kadar zorlasa da tüccar mantığı ile istediklerinin tümünü alamıyor ve görüşmeler kilitleniyor. Yetkililer gerçekçi olmayan bir bütçe çerçevesindeki mali disiplin görüntüsü ile idare edilmesi konusunda hem etkili çevreleri hem de IMF'yi ikna edemiyor.
Bu gelişmeler, yerel seçimler sonrasında da etkili çevreler ile yetkililer arasındaki güvensizliğin büyüyebileceğine, son yıllarda gözlenen uyumlu görüntünün geri gelmeyeceğine işaret ediyor olabilir. Küresel düzeyde her şey değişir iken ülkemizde hiçbir şeyin değişmemesi veya ufak tefek farklılaşma ile sınırlı kalması maalesef olası görünmüyor. Yetkililer, etkilileri memnun etmek adına siyaseten kendilerini feda etmeye hazır bir görüntü sergilemiyor. Gerek etkililer ve yetkililer, gerekse finansal piyasalar ve ekonominin hep birlikte gerginleşebileceği günler yaklaşıyor.