Eski dost cellat oldu

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

 

 

Derbide kişisel performansların; bekleneni veren, veremeyen ya da kapasitesinin üzerine çıkan oyuncuların sonuç üzerinde fazlasıyla etkili olduğunu gördük. "Maç bitti" denilen bir anda Olcay Şahan'ın kaydettiği golle derbiyi 3-2 kazanan Beşiktaş'ta, Mamadou Niang'ın Fenerbahçe günlerinden adeta bir kolaj sunması "Eski dost düşman olmaz" deyişini sorgulattı bizlere. Bir gol ve bir asistle eski takımının ipini çeken Senegalli, kalan sınırlı sayıdaki maçta siyah-beyazlı kulübe önemli katkı sağlayacağının sinyallerini verdi.
Aslına bakarsanız, maçın ilk yarım saatini seyredip televizyonunu kapatan bir futbolsever daha sonra maçın skorunu öğrendiğinde muhtemelen ufak çaplı bir şok geçirmiştir. Karşılaşmaya önde baskı yaparak başlayan Fenerbahçe, rakibinin Fernandes'i ileride kullanmasından doğan zaafını mükemmel şekilde kaşıdı. Defansın önünde köprü olması gereken Veli ve İbrahim Toraman pas yetenekleri kısıtlı oyuncular olduğundan Beşiktaş'ın bu bölümde topu kullanması mümkün olmadı. Bahsettiğimiz periyotta sarı-lacivertli takımın baskısı öyle yoğundu ki, Gökhan Gönül ileri-geri çalışarak değil adeta çakılı biçimde sağ açık mevkiinde oynadı. Önce Sow - Webo ortaklığında bulunan nizami gol yardımcı hakem Mustafa Emre Eyisoy tarafından iptal edildi. Devamında köşe vuruşundan gelen topu Sow kafayla ağlara yollayınca sarı-lacivertliler oyun üstünlüklerini skora taşıdılar. Hafta içinde gündemi oluşturacak konulardan biri büyük olasılıkla Fenerbahçe'nin ilk yarım saatten sonra duraklaması olacak ancak sarı-lacivertlileri yakından takip eden futbolseverler Aykut Kocaman'ın skor üstünlüğü ele geçirildikten sonra "rölanti pas oyununa dönmeyi" istediğini çok iyi biliyorlar. Samimiyetle ifade edilmeli ki, bu kurgu Beşiktaş'ın maçı kazanmasının yolunu açan çok kritik bir hata oldu. Topu dirençle karşılaşmadan Fenerbahçe yarı sahasına taşımaya başlayan siyah-beyazlılar bu bölgede Fernandes'i de kullanarak etkili oldular. Konuk takımın yaptığı türden etkili baskının 90 dakika geneline yayılması elbette mümkün değil ancak eğer Fenerbahçe, rakibinin Fernandes ile olan bağlantısını kesebilseydi galibiyet için çok daha şanslı olurdu. İlk yarının kalan dakikaları klasik bir Beşiktaş maçına sahne oldu. Ligde siyah-beyazlılara topu kullanma imkânı veren her takım gibi Fenerbahçe de topun peşinden koşmaya başladı. Duran toptan gelen gol sonrası ev sahibinin üzerindeki tedirginliği de atarak ikinci 45 dakikaya çok daha hırslı ve istekli başlayacağı tahmin ediliyordu. İkinci devre teknik adamların da karşılıklı hamleleriyle "gitti geldili" bir maç izledik. Her iki takımın da maçı kazanabilecek etkinliği zaman zaman gösterebildiği bu bölümde; Fenerbahçe orta sahasının giderek oyundan düşmesi, Beşiktaş'taki mevkidaşlarının da "arap atı" misali dakikalar ilerledikçe açılması ibrenin siyah-beyazlılara dönmesine yol açtı. Hatırlayın, ligin ilk yarısındaki derbide Fenerbahçe rakibini sürklase ederken bir devrede Beşiktaş'tan 5 kilometre fazla koşmuş ve sonuca kolay ulaşmıştı. Pazar gecesi ise siyah-beyazlılar toplamda 115 kilometre mesafe kat ederken, Fenerbahçe 112 kilometrede kaldı. İlk yarıdaki derbide sarı-lacivertlilerin sarf ettiği efor aradaki kalite farkının ortaya çıkmasını sağlarken, İnönü'deki belki de son derbide Beşiktaş'ın bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi siyah-beyazlıları maçın içinde tuttu. Bunu 90+3'te büyük bölümü depar olmak üzere 92 metre koşarak golü atan Olcay Şahan'ın katkısında da net şekilde görebiliyoruz. Yazımızın girişinde bahsettiğimiz bireysel performaslardan biri de buydu. Olcay, Niang ve Sow takımları adına derbiye ağırlık koyan isimler oldular.
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016