Eserlerini bıraktılar yadigâr…

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK [email protected]

2013 uğursuz bir yıl olarak yaşandı, desem geride kalana haksızlık mı etmiş olurum? Hayır! Çünkü, savaşlar, doğa felâketleri, krizler yalnız Türkiye’de değil, bütün dünyada insanoğlunun peşini bırakmadı geçtiğimiz sene.

Ve ölümler... Sanat, edebiyat, basın, bilim dünyamızdan biribiri ardına gelen “acı kayıp” haberleri hepimizde “bu yıl bir an önce bitsin!” duygusunu ve dileğini güçlendirmedi mi?

Neyse ki bu kadar “hasar”la 2014’e girebildik! Daha güzel bir sene olacağını umut etmekten başka bir şey de gelmiyor elimizden.

2013’te aramızdan ayrılanları 2014’ün bu ilk yazısında bir kez daha anmak istiyorum. Onları sevelim sevmeyelim, yaptıklarını beğenelim beğenmeyelim şairin dediği gibi karşılaşılan “her ölüm, erken ölüm.” Ve çok daha önemlisi, yalnızca ölüm tüm insanları eşitlemiyor mu? Onlar hayattayken hissettiklerimizin artık hiçbir önemi kalmıyor. Zaten tarih de gayet nesnel bir biçimde geride bıraktıklarımızı zaman içerisinde mutlaka hak ettikleri yerlere yerleştiriyor.

Geçtiğimiz sene herhalde en çok tiyatro ve sinema sanatçıları sonsuz yolculuklarına çıktılar:

Tuncel Kurtiz, Macide Tanır, Nejat Uygur, Tomris Oğuzalp, Metin Serezli, Osman Gidişoğlu, Tekin Akmansoy, Dinçer Çekmez, Savaş Akova, İsmet Hürmüzlü, Zafer Önen, Çetin Akcan, Alev Sururi, Haşmet Zeybek, Fikret Tartan, Gül Yalaz’ı bir daha sahnelerde, televizyon ekranlarında, beyazperdede izleyemeyecek olmak gerçekten üzücü. Tabii ki “ben onları zamanında sahnede de izlemiştim” tesellimi bir kenarda saklı tutuyorum...

Edebiyatçılarımız Leylâ Erbil, İsmet Kür, Turgut Özakman, Metin Kaçan’ın yeni öykülerini, romanlarını artık okuyamayacağız. Neyse ki bize çok güzel, eskimeyecek kitaplar bıraktılar... Anıları çağrıştıran imzalarına, ilk sayfalara yazdıkları sözcüklere zaman zaman bakıyor, o kitapları farkında olmadan sevgiyle okşuyorum...

Ömrünü edebiyatçılarımızın telif haklarına adayan Osman Necmi Karaca, Nurcihan Kesim, Nimet Tuna ise edebiyat ajansları dünyasından kaybettiklerimiz... Namık Kemal Atalay ve Muhsin Çetin 2013’te yitirdiğimiz yayıncı dostlarımız...

Müzik dünyasında ise Müslüm “Baba” Gürses, Ferdi Özbeğen, Şenay ve Adnan Şenses bizi seslerinden ve ezgilerinden mahrum bıraktılar...

Ressam Burhan Doğançay’la birlikte Turgutreis’teki konserler izleyemeyeceğim artık...

Gazeteci yazarlar Mehmet Ali Birand, Sadun Tanju, Savaş Ay, Aytunç Altındal; bilim insanları Prof. Dr. Toktamış Ateş, Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da artık yoklar... Ah, Toktamış Abi’m... Benim ilkgençlik dostum... Onu öyle çok özlüyor, arıyorum ki...

Kaybettiklerimizin anıları önünde saygıyla eğiliyorum...

2014’ü sanat, edebiyat, bilim dünyasından ustalarımızla birlikte yaşamayı diliyorum... Onlara hayattayken “Ustalara Saygı” yapmanın keyfini çıkarmak istiyorum.

Önümüzdeki senenin, 2015’in ilk yazısı kaybettiklerimize yer verdiğim bir “Odak” olmamalı; güzel şeyleri, uluslararası ödülleri, dünyanın konuştuğu başarılarımızı anlatmalıyım...

Evet, umut fakirin ekmeği: Yeni yılın ülkemize ve dünyamıza iyilikler, esenlikler getirmesini diliyorum.

Tüm okurlarımın yeni yılını kutlarken sağlıklı, huzurlu, barış ve mutluluk dolu günler yaşamalarını umut ediyorum...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar